Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesine ilişkin davanın 96. duruşmasının öğleden sonraki bölümünde, tutuklu sanıklar Mehmet Ülger ve Haydar Yeşil'in talepleri alındı.
Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, tutuklu sanıklar Mehmet Ülger, Haydar Yeşil ve Ruhi Abat, tutuksuz sanıklar Emre Günaydın, Salih Gürler, Abuzer Yıldırım, Hüseyin Yelki, Adil Akçay, Adem Gedik, Murat Göktürk, Mehmet Çolak, Abdullah Atılgan ve Levent Ercan Gelegen hazır bulundu. Tutuksuz sanıklardan Cuma Özdemir Darende Adliyesi'nden, Hamit Çeker ise Elbistan Adliyesi'nden duruşmaya video konferans yöntemiyle dahil oldu.
Mahkeme heyetince taleplerinin ve görüşlerinin alınmasına devam edilen Ülger, davanın tanığı ve sanığı İlker Çınar'ın paralel yapının yalancı şahitliğini yaptığını söyledi.
Ülger, "Davanın sanıklarından Aykut Saka, 2. Ordu Komutanlığı askeri savcılığında verdiği ifadesinde, Gülen cemaati mensuplarının kendisinden Zirve Yayınevi cinayetini benim işlediğime dair ihbar mektubu yazmasını istediğini ifade etmiş" dedi.
Önceki Mahkeme Heyeti Başkanı Hayrettin Kısa ve soruşturma savcılarının gerçekleri ortaya çıkarmanın aksine delilleri karartmak için çaba gösterdiğini iddia eden Ülger, "Buradaki insanlar (sanıklar), Türkiye'deki cinayetleri kimin işlediğini ortaya çıkarmak istedikleri için buradalar" diye konuştu.
Ülger, mahkemede, paralel yapı tarafından gönderilen isimsiz ihbar mektuplarıyla suçsuz yere insanlara suçlamalar yüklendiğini dile getirdi.
Daha sonra Haydar Yeşil'e talepleri soruldu. Yeşil, dava savcısının 7 Haziran 2012'de mütalaasını henüz hazırlayamadığını beyan ettiğini ancak bir gün sonra mütalaasını sunduğunu belirterek, "Ya savcı, apar topar mütalaasını sunuyor ya da 'toplamadım' diyerek mahkemeye yalan söylemiştir. Savcıya soruyorum. Hazır olamayan, hazır olmayan bir mütalaayı niye sundunuz ya da niye böyle acele sundunuz" ifadelerini kullandı.
Yeşil, "Sanıklardan bazıları, silahlı terör örgütü, bazılarıysa terör örgütü üyesi olarak iddianamede yer alıyor. Mahkemeye böyle bir şey olup olmadığını sormak istiyorum" dedi.
Dava kapsamında geçmiş duruşmalarda ifadesine başvurulan Yaşar Adak'ın kenevir davasından tahliye ettirilerek Zirve Yayınevi cinayetine ilişkin davada tanık olarak gösterildiğini söyleyen Yeşil, "Savcılar, yalancı tanıklık yaptırarak dosyaya sahte evrak sokmuşlardır. Beni dosyaya sahte belge koymakla suçlayanlar, kendileri dosyaya sahte belge koymuşlardır. Hakkımda yalancı şahitlik yaptırılan Yaşar Adak, ödüllendirilerek tahliye edilmiştir" şeklinde konuştu.
Yeşil, Malatya'da işlenen Begüm Kartal cinayetinin hükümlüsü Osman Ulu'nun, Zirve Yayınevi davasının savcıları tarafından çağrılıp çağrılmadığını, çağrılmışsa davaya ilişkin bilgi verip vermediğini öğrenmek istediğini belirtti.
"İçerisinde siyah ve beyaz olan her şeyi delil olarak kabul etmişler"
Yeşil, Yaşar Adak, Veysel Şahin ve gizli tanık Adıyaman'ın yalancı şahit olduğunu ileri sürdü.
İddianamede yer alan Genelkurmay Başkanlığı Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda siyah ve beyaz kuvvetler olduğuna dair ifadelere değinen Yeşil, "Genelkurmay Başkanlığı'ysa bunların olmadığı yönünde cevap verdi. Savcılar ve mahkeme başkanı, içerisinde siyah ve beyaz olan her şeyi delil olarak kabul etmiş. Zekeriya Beyaz'ın da tanık olarak dinlenmesi herhalde soyisminin Beyaz olmasından kaynaklanmaktadır. Beyaz Şov'un sunucusu Beyazıt Öztürk'ün resimlerini araçlarda görseler herhalde onu da sanık olarak gösterirlerdi" diye konuştu.
Davanın 97. duruşmasına yarın saat 09.00'da devam edilecek. - Malatya
Son Dakika › Yerel › Zirve Yayınevi'ndeki Cinayetlere İlişkin Dava - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?