Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesi olayına ilişkin davanın 78. duruşmasında gizli tanık "Deniz Uygar" kod adıyla bilinirken kimliği deşifre olan davanın sanığı ve tanığı İlker Çınar'ın çapraz sorgusuna devam edildi.
Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada söz alan tutuklu sanık Hüseyin Yelki, cezaevi ikinci müdürünün kendisini yanına çağırarak, ifadesini değiştirmesi için içeriden ya da dışarıdan baskı aldığına yönelik bir ihbar mektubu geldiğini, bunun doğru olup olmadığını sorduğunu aktardı. Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa da kendilerine böyle bir bilginin gelmediğini belirterek, cezaevinden mektubun bir örneğini kendilerine göndermesini isteyeceklerini söyledi.
Daha sonra tutuklu sanık Levent Ercan Gelegen, Çınar'a sorularını yöneltti. Gelegen'in sosyal paylaşım sitesi üzerinden Türkiye Protestan Kiliseler Birliği'nin istifasını isteyen, çoğunluğu gençlerden oluşan 600 kişilik bir grup olduğunu, bunu bilip bilmediğini sorması üzerine Çınar, Gelegen'in manipülasyon yaptığını, söz konusu grubun Gelegen tarafından oluşturulduğunu savundu.
Gelegen'in 2012 yılında bir internet sitesi hazırladığını, bu site üzerinden tutuklu sanık eski Malatya Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Mehmet Ülger'in yaptığı gibi sahte birlik oluşturduğunu ileri süren Çınar, Gelegen'in varmış gibi gösterdiği grup üzerinden manipülasyonlarla Türkiye Protestan Kiliseler Birliği'nin istifasını istediğini iddia etti. Gelegen'in kurduğu sitelerde, sahte belgelerle Ülger'in sahte belgelerini teyit eder nitelikte açıklamalar yaptığını öne süren Çınar, "İnternette, sosyal medyada bu tür faaliyetleri sen yürüttün. Başkalarını üye olmaya zorladın. Ülger'e verdiğin katkılar bunlar" ifadelerini kullandı.
İlker Çınar, Levent Ercan Gelegen'in Kayra Yayınevi'nden ayrıldıktan iki yıl sonra tutuklu sanıklardan Hüseyin Yelki'nin Gelegen'e Zirve Yayınevi'nde ölenler için başlatılan yardım kampanyasına kimlerin katılıp katılmadığını sorduğunu ileri sürerek, "Yelki neden iki yıl önce yayınevinden ayrılan birine bunu soruyor? Sen o yapının içindeydin" dedi.
Misyonerlerden birinin Çınar için sahte belgeler üreten bir sahtekar olduğunu söylediğini savunan Gelegen, Çınar'a ithafen "İn artık o gemiden Çınar, gemi batıyor" dedi.
Çınar da söz konusu misyonerin hem kendisine hem de Amerikalı misyonerlere karşı sınır koyduğunu, "bir cahillikle kendisiyle ilgili kültürel bir sorunu yargıya taşıdığını, bu nedenle sıkıntı yaşadıklarını" belirtti.
İlker Çınar'ın kendisi için hem Mersin'de hem de Malatya'da haber elemanı olduğunu iddia ettiğini hatırlatan Gelegen, iki yerde birden nasıl haber elemanı olabileceğini sordu. Çınar, Gelegen'in ameliyatında kendisinin de yardımcı olduğunu öne sürerek, "11 Ocak 2007'de (tutuklu sanık Ruhi) Abat senin resmini neden gösterdi? Ben bunları nereden biliyorum. Sen elindeki sahte belgeleri servis etmek için diyaloğa giriyordun. Sen haber elemanı olsan ne olacak?" diye konuştu.
Duruşma, Çınar'ın çapraz sorgusuyla devam ediyor. - Malatya
Son Dakika › Yerel › Zirve Yayınevi'ndeki Cinayetlere İlişkin Dava - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?