Bayburt'ta yapılan Ahilik Haftası kutlamalarında 2012 yılının Ahisi Eşref Boyacı seçildi . Boyacı'ya kaftanını Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği Başkanı Selahattin Karaman giydirdi.
Şair Zihni Kültür Sitesinde düzenlenen kutlama törenlerinde Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Selahattin Karaman, Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Sekmenli ve Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Yumak'ın yaptıkları konuşmaların ardından Bayburt Belediye Başkanı Hacı Ali Polat bir konuşma yaptı. Polat konuşmasında; "Bu haftanın Bayburt'un ticari hayatına siyasi hayatına katkı sunmasını temenni ediyorum. Esnafımızda olmasını istediğimiz arzuladığımız değişimleri sloganik cümlelerle onlara bildireceğiz. Değiş, vitrinini değiştir, kendini değiştir! Hoş geldin, güle güle de! Almayacaktın niye raftan indirttin deme! Gibi sloganlarla Bayburt büyüyecek, değişecek ve gelişecek, üniversitesiyle, polis okuluyla gelişecek. Ama bir şeyi değiştirmek zorundayız. Esnafımızın ve sanatkarımızın da kafa yapısını değiştirmek zorundayız. Özellikle bakkal esnafına bir tavsiyede bulunmak istiyorum. Bakkallar teker teker kapanıyor. Böyle giderse kapanmaya da devam edecek. Ben üç senedir Esnaf ve Sanatkarlar toplantılarına katılıyorum. Darvin'in tabi seleksiyonunu biyolojide reddediyorum ama ticarette maalesef geçerli. Yeni şartlara uymayan esnaf teker teker yok olmaya mahkümdur. Tedavisi firmanızı ortaklaştırmaktır. Ucuz alımı gerçekleştirecek modelleri geliştiremezseniz teker, teker kapanacaksınız. Onun için hepiniz bir araya gelip büyük market açın. Öyle esnaf var ki şuanda bakkal olarak gidip bir marketten malzemeyi satın alıyor, bakkalında satıyor. Ben müşteri olarak gider marketten alırım, senden neden alayım? Bu tavsiyelerle ahilik haftasının Bayburt'a hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Ticaretin daha da büyümesini temenni ediyorum. Esnafımızın değişmesine gelişmesine yeni müşteri potansiyeline uygun olarak kendisini değiştirmesine vesile olmasını temenni ediyorum. Başlı başına İslam ahlakı olan ahiliğin, o dağıtılan broşürlere bakarsanız, hemen hemen hepsi hadislerden, rivayetlerden oluşuyor. İslam ahlakı neyse ahilik de odur. Ahi Emir Ahmedi Zencani'yi rahmetle anıyorum. Bayburt o mana da gerçekten büyük bir geçmişe sahip. Ahi Emir Ahmedi Zencani zamanında Of, Sürmene, Çaykara, Araklı bölgesinde, Bayburt kocaman bir ildi. Çünkü Bayburt sanatın, zanaatın merkeziydi. O günlere tekrar dönmeyi temenni ediyorum."dedi.
Bayburt Valisi Hasan İpek yaptığı konuşmada; "Ahilik kardeşlik veya kardeşçe esnaflığın birbirleriyle ilişkileri demektir. Bunun içerisinde bir mecliste kendilerini temsil etmeleri ve kendi haklarını ve tüketicinin hakkını korumaları ile ilgili bir okul Ahilik Okulu. Maalesef zaman içerisinde bu değerlerimizi yitirmişiz. Bunu yitirirken de sadece bir ideoloji uğruna, maalesef çok kıymetli bir şeylerimizden vazgeçmişiz. Bunun yerine gelen işte Esnaf odaları, Ticaret odaları aynı bunlar gibi odaları koymuşuz, ama içine ruh koymamışız.
Şimdi ahilik hem hukuku bir alt yapı olan bir müessese hem de şinans ruhlu bir müessese yani insanlar bu günkü esnafımızla Ahi olan bir esnafın arasındaki fark Ahi o işi yaparken kendisini ibadet ediyor gibi sayıyor. Kendisini inandığı cennetine hazırladığını düşünüyor, ticaret yaparken bir çocuğa öğretirken kedisine bugün öğretmen dediğimiz kişi yapıyor çırağını çalıştırırken ve kendisine bu işi öğreten insanlara da hep öyle bir saygı gösteriyor. Kuşağını kuşanamamış yani bugün diploma dediğimiz şeyi çokta ciddiye almıyor birçok insanlar. Ne yapabilirsin ona bakayım diyor, ama bugün kuşağını kuşanamamış kendisine kuşağını kuşatan hocasına saygı duyuyor ve o kuşağı kuşattıktan sonra biliyor ki herkes o hem ahlaken hem beceri itibariyle dört dörtlük bir insandır ve o işin ehlidir. O ne derse odur o onu biliyor. Hem diğer esnaf arkadaşları onu görüyor, hem de vatandaş görüyor, böyle bir sistem ahilik sistemi.
İnşallah birde onların yarısına gelmeye çalışırız, yetişmeye çalışırız. Şuanda her şeyimiz var ama bazen şinas ruhumuz olmuyor, o anlamda sıkıntılarımız var. Ben Bayburt'ta bunun daha farklı olduğunu düşünüyorum. Birçok tenkitler yapılıyor, alınıyor, ediliyor bu çok güzel bir şey. Tenkit alınacak ki kendimizi daha iyi geliştirebileceğiz, daha ileriye götüreceğiz, yanlışlarımızı göreceğiz çünkü aynaya bile baktığımızda kendimizin güzel yerlerine bakmaya çalışıyoruz hiç çirkin taraflara bakmak istemiyoruz, görmek istemiyoruz. Ama birileri de bize çirkin tarafımızı gösterdiğinde orayı da bir şekilde düzeltmemiz gerekiyor. Bu tartışmalar güzel ama kesinlikle şuna katılmıyorum, iki gün önce öğretmenlere konuşma yaptım, orada söylediğim bir iki cümleyi burada da sizlerle paylaşmak istiyorum. Çocuklar heyecanla gelmişler Bayburt'a, acaba nasıl bir yer pek bilmiyorlar dedim ki arkadaşlar güvenlik acısından Türkiye'de 8. sırada bir ile geldiniz. Bayburt Türkiye'de yaşanabilir iller içerisinde 31.sırada her şeyiyle sosyal imkanlar da dahil bir ile geldiniz. Yani bu ne demek? Türkiye'nin 50 tane ilinden daha iyi bir ile geldiniz. İkincisi, Bayburt hem önemli nüfus olarak hem de kalkınmışlık olarak geçen yıl ve bu yıl arasında 66. sıradan 64. sıraya geldik ekonomik kalkınmışlık olarak ama yeter mi? kesinlikle yetmez.
Mesela ben bir köye gittiğimde diyorlar ki niye bizim köye doğal gaz gelmiyor, benimle birlikte oraya gelen birkaç arkadaşım tebessüm ettiler. Bende dedim ki hayır doğru söylüyor, çünkü 1991 yılında Rusya'ya aralık ayında gittiğimde Azerbaycan, Nahcivan, Ermenistan hepsinin köylerinde doğalgaz vardı. Bu elbette ki Benim köylümün de hakkı. Gelişmeyi istememiz lazım, daha da ileriye gitmemizi istememiz lazım, daha ileriye gideceğiz ihtiyacımız var mı? Var. Geçen Ramazanda çarşıda oturuyoruz, arkadaşımızın bir tanesi şikayet etti, esnaflardan bir tanesi dedi ki ya "Bayburt'ta lunapark yoktur" Bayburt Konağının karşısında vardı hatta Bayburt havaları çalmıyor Ankara havaları çalınıyor diye sitem ediyordular. Şimdi birde konuşurken bilmek lazım şunu söylemeye çalışıyorum. Bilmek lazım, bilerek tenkit etmek lazım. On gün önce Antalya'da bir hanımefendiyle karşılaştım. Kırk yıldan beri Almanya'da yaşadığını, her yıl Türkiye'ye tatile geldiğini ve Türkiye sevdalısı olduğunu, ama çok üzüldüğünü belirterek, Türkiye'deki insanların dört elli ve hepsinin çamurun içerisinde olduğunu söyledi. Bende dedim ki hanım efendi siz her halde Türkiye'ye geliyorsunuz otele giriyorsunuz çıkıp hiç dışarı bakmıyorsunuz dedim. Ben bu kadar insan tanıdım iki elli insanlar dört elli insan nerde göreceksiniz. Yani şimdi bu şekil bilinçsizce tenkit doğru tenkit değildir. Ama bilerek tenkite ihtiyacımız var, yanlışlarımızı, ayıplarımızı görmeye ihtiyacımız var. Hiç kimse bende dahi özellikle tenkite ihtiyacım var, yanlışlarımı görmeye ihtiyacım var. İnsanlar gerçekten çoğu zaman kendi hatalarını göremiyor.
Ahilik böyle bir müessese Ahilik gerçekten kendisini ibadet hissiyle, kendisini ahirete hazırlar hissiyle ticaretini yapması, ibadet ettiğini düşünerek yapması yani siz düşünün her salladığınız çekiçte Allah'ı zikrettiğinizi düşünüyorsunuz. Her tarttığınız kuru fasulyede Cenabı Allah için bir şey yaptığınızı düşünüyorsunuz ve bu inançla ticaret yapıyorsunuz ve El rızkı suphanallah diyorsunuz. Allah diyorsunuz, benim rızkımı ver diyorsunuz. Şimdi böyle bir ticarette bu günkü kapitalist sistemin içerisindeki çarpışmalarınızın arasındaki büyük manevi katkı bu Ahilik haftası sebebiyle görmenizi istiyorum. Bunun için daha açık ve net konuştum, Ahilik böyle bir şeydir. İnşallah bir gün dünyada Ahiliği canlandıracak bir şekilde Türkler olarak yapacağız ve Türkiye Cumhuriyeti olarak yapacağız ve beklide ilk defa Bayburtlular olarak yapacağız.
Çünkü tarihinde bölgede Şeher olarak adlandırılan ve bu kültürün yeri hem aile kültürü, hem aile yaşantısı kültürünün, hem ticaret yaşantısının kültürü, hem zanaatın hem de yönetimin hem de kültürün şairlerimizin yazarlarımızdan bahsediyorum kültürün bölgedeki gerçekten merkezi olmuş ve bölgede ciddi bir Şeher denilen tek bir yer olmuş Bayburt. Bu anlamada Bayburt'unda inşallah hem bizim bu çalışmalarımızla hem maneviyatıyla, hem reel yapısıyla önderlik etmesini temenni ediyorum. Bunun içinde alt yapımız var, yapıyoruz. Ticaret Odası Başkanımız söyledi yani Türkiye'de olmayan bir yapıya en yüksek rakamla taş ocağımız inşallah onunda müjdesini sizlere vermek istiyorum. Çok kısa sürede ihalesi yapılacak şunu söylemek istiyorum. Bayburt'un geleceği birçok anlamda gerçekten çok parlak çünkü, ekolojisi bozulmamış yani doğası bozulmamış, göç etmiş insanı bozulmamış, gerçekten Ahiliğe uyan insan yapısı halen duruyor. Kararlılar fakat başarmanın da mutluluğunu duyacak bir yapıdalar. Eğitimimiz gayet iyi, sağlıkla ilgili sıkıntılarımız hemen, hemen hiç yok.Köylerimizin şehrimizin atlı yapıları çok iyi. Bu güne kadar kimse bana bizim elektriğimiz, suyumuz, kanalizasyonumuz yok diye gelmedi. Gelenler ise benim köyüme de bir tane çocuk bahçesi yap, köyümün içini asfalt yap veyahut ta parke yap, işte benim köyüme de gölet yap bende alabalık yetiştireyim, balık tutayım diyor. Ahilik haftasının bu güzel tartışmayla daha katılımcıların artmasıyla gelecek yıl devam etmesini diliyorum. Bu haftanın düzenlenmesinde emeği gecen tüm arkadaşlarıma başta Esnaf Odaları Başkanımız olmak üzere, tebrik ediyorum. Türkiye gelişiyor Bayburt'ta gelişiyor, dünyadan kendimizi soyutlayamayız. 1987 yılında Kıbrıs'a gittim bir dükkana girdim şuna bakalım, buna bakalım, şu eşyayı indir şuna bakalım derken bütün tezgahı aşağı indirirdik. Çıkarken adam kapıya kadar çıkartırdı bir de teşekkür etti, yine gelin dedi. Ogünlerde tüm Türkiye'de yani İstanbul'da dahil, bu hareketi nerde yaparsanız yapın dükkanın önünden döverek kovarlardı.
Şimdi Bayburt'ta bu gelişmelere alışacak alışıyor artık. Bir iki tane olur onlarda diğerlerinden görür kendisini geliştirecektir. Yani oraya "Müşteri Veri Nimettir" demekle olmuyor, gereğini de yapacaksınız yapıyoruz da yani tenkitler tek tek olumsuz örnekler üzerine bana göre Bayburt'ta bu yapıda esnaf çok az var mı? Belki vardır ama başka yerlerde de bu kadar vardır. Bu anlamda gelişmeyi belki ben hep karşı çıkıyorum, gerçekten de öyle Bayburt'ta işte şu yok bu yok diyorlar ben Ankara'da bir toplantıya katıldım, kendilerinin mahallelerini biliyorum bana da yakın, kendisi çamur içerisinde yaşıyor. Ondan sonra da diyorlar ki Bayburt böyle ya hu sen Ankara'da yaşıyorsun senin yaşadığın yer Bayburt'tan daha kötü sırf tenkit etmek için tenkit etmemek lazım. Ama Bayburt'ta nüfus niye artıyor işte hem Üniversite var hem de geri dönenler var Çünkü daha iyi bir hayat var. Bu anlamda ahilik haftanızı kutluyorum. Tüm esnaf ve sanatkar arkadaşlarıma başarılar diliyorum, bol kazançlar diliyorum inşallah hepimiz kendimizi geliştireceğiz, sıkıntılarımız olursa biz her zaman yanınızdayız. Sizlerle hep beraber çalışmaktan çok mutluyuz. Hepinize hayırlı kazançlar diliyorum, Ahilik haftanızı tebrik ediyorum." Diye konuştu.
Daha sonra yılın Ahisi seçilen Eşref Boyacıya kaftanı takdim edildi.
Yılın Ahisine Vali Hasan İpek tarafından plaket, Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Gökhan Budak tarafından da Onur belgesi takdim edildi.
Törenlerin son bölümünde Ahilik haftası nedeniyle düzenlenen Kompozisyon yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödül verildi.
Yılın esnafı seçilenlere de Sanayi ve Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Sekmenli tarafından onur belgesi takdim edildi. - BAYBURT
Son Dakika › Yerel › Yılın Ahisi Eşref Boyacı Oldu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?