Manisa'nın sembol ürünlerinden olan dünyaca ünlü çekirdeksiz sofralık Sultaniye tan üzümün hasat zamanının yaklaştığını belirten Manisa Ziraat Mühendisleri Odası Şube Başkanı İbrahim Demran, "Üzüm ihracatında destekleme primlerinin arttırılması ve destek oranın acilen açıklanması gerekiyor" dedi.
2013 yılının diğer ürünlerde olduğu gibi üzümde de oldukça badireli ve zahmetli geçtiğini ileri süren İbrahim Demran, "Mart ayında yaşanan iki don olayı rekolteyi ciddi anlamda düşürecek zararlara neden oldu. Ardından dolu afetleri Sarıgöl, Alaşehir, Manisa Merkez, Ahmetli, Turgutlu, Saruhanlı ve Akhisar ilçelerimizde zarara yol açtı. Bağlarda 2013 yılı üretim sezonunda yaklaşık 10 günlük bir erkencilik söz konusudur. İsteğimiz, hasada yaklaştığımız bugünlerde Sofralık Üzüm ihracatının destekleme primlerinin arttırılması ve destekleme oranının hemen açıklanmasıdır."dedi. Manisa Ziraat Mühendisleri Odası Şube Başkanı İbrahim Demran, kiraz ürünündeki endişelerinin üzümde de yaşanmasından endişe duyduklarını belirterek, "Aksi takdirde, kirazda olduğu gibi rekolte düşüklüğüne rağmen ihracatçının isteksizliği ve içinde bulunduğu durum nedeniyle sıkıntılar yaşanacak olmasından endişelenmekteyiz. Sofralık üzüm fiyatları, kurutmalık üzümü de yakından ilgilendirdiğinden üzüm piyasasının ilk açılış fiyatları bu anlamda önem arz etmektedir. İklimsel olayların ortaya çıkardığı afetler, hastalık ve zararlıların olumsuz etkileri ve üretimde dünyanın en pahalı girdilerini kullanıyor oluşu üreticimizi sarsmıştır. Don ve dolu olaylarının ardından Üreticiler TARSİM ihtilaflarında, bir hakem heyetinin bulunmayışı, üreticileri sigorta sektöründen soğutmaktadır." dedi. İbrahim Demran, bu konudaki değerlendirmesini de şöyle açıkladı.
"Önerimiz; anlaşmazlık durumunda üreticinin itirazını yapabileceği bağımsız bir Hakem Heyetinin oluşturulmasıdır. Özellikle sofralık üzümde ve diğer taze meyve - sebze de dolandırılmak adeta üreticinin kaderi haline gelmeye başlamıştır. Başta Sarıgöl olmak üzere birçok yerde üreticilerimiz, hala geçen yılın paralarını alamamışlardır. Bu konuda acilen yasal düzenlemelere ihtiyaç duyulmaktadır. Öte yandan, üreticilerimiz kalıntı konusunda azami özeni göstermeleri, kullanmış oldukları zirai ilaçların bekleme süresi dolmadan üzümlerini hasat etmemeleridir. Erken hasat, sofralık üzümde kalite kaybına yol açarak ülkemiz üzümünün imajını olumsuz etkilemekte, kuru üzümde ise verim kayıplarına neden olmaktadır. Bu nedenle üreticilerimizin hasat olgunluğuna erişmiş olan üzümleri hasat etmelerinde yarar vardır." - MANİSA
Son Dakika › Yerel › Üzümde Hasat Dönemi Yaklaşıyor - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?