Dergah Camisi'nin önünde bir araya gelen ve aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu Şanlıurfa Sivil Toplum Kuruluşları İnsani Yardım Platformu, Mısır'da 529 kişi hakkında verilen idam kararını kefenler giyerek ve boyunlarına ip geçirerek kınadı. Sık sık tekbir getiren ve 'her yer Rabia her yer direniş', 'kahrolsun İsrail, kahrolsun Sisi', 'İslami hareket engellenemez', 'Avrupa değil İslam birliği', 'İhvan'a selam direnişe devam' gibi sloganlar atan grup adına basın açıklaması yapan Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Eğitim ve Kültür Derneği (RUHA-DER) Başkanı Murat Müjdeci Mısır'da yaşanan insanlık dışı vahşete karşı sessiz kalmamak için toplandıklarını söyledi.
Gayelerinin, zalimin karşısında, mazlumun yanında yer aldıklarına Allah'ı şahit tutmak olduğunu kaydeden Müjdeci, "Mısır'da seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ve İhvan-ı Müslim'ini hedef alan ve 28 Şubat'taki 'Demokrasiye balans ayarı yapıldı' cümlelerine benzer şekilde batı tarafından büyük bir teveccüh ile karşılanan Mısır'daki Sisi cuntasının düzmece mahkemesi Müslümanlar ile ilgili kararını açıkladı. Buna göre İhvan-ı Müslim Üyesi 529 kişi hakkında Mısır mahkemeleri ve kiralık hâkimleri tarafından komik ve düzmece gerekçeler ileri sürülerek idam cezası verildi. Bu utanç verici kararı kınıyor ve kabul edilemez olduğunu bildiriyoruz" dedi.
BU İDAM KARARLARI İHVAN-I SİNDİRMEK İÇİNDİR
Mısır'da verilen idam kararlarının İhvan hareketini yıldırmaya yönelik bir girişim olduğunu vurgulayan Müjdeci, "Bugün burada yalnızca darbe zihniyetinin vermiş olduğu idam kararının değil, darbeci zihniyet adına çalışan bu mahkeme, binlerce sayfalık dosyaları dakikalar içerisinde ele alarak, iki saniyede bir idam kararı vererek bir dünya rekoru kırmıştır. Tamamı İhvan-ı Müslim'den oluşan direnişçilere idam kararı vererek, demokrasi ve insan haklarına tarihi bir kara leke düşürmüştür. Bu idam kararı İslamiyet üzerine kirli emellerini gerçekleştirmek isteyen karanlık odakların İhvan-ı Müslim'ini sindirme çabalarının bir ürünüdür" diye konuştu.
'BU HAKLA BATIL MÜCADELESİDİR'
"Bu mücadele dün başlamadı, yarın da bitmeyecektir" diyen Müjdeci, "Biz bu zihniyeti Hz. Adem ile beraber tanıdık. Biz bu zihniyeti Hz. İbrahim ile Nemrudun mücadelesinde, Hz. Musa ile Firavunun mücadelesinden beri tanıyoruz. Biz bu zihniyeti Hz. Muhammed ile Ebu Leheb ve Ebu Cehil'den tanıyoruz. Bu zihniyetle mücadelemiz hak-batıl mücadelesidir. Bu mücadele tevhid ve şirkin mücadelesidir. Diktatörlere, emperyalistlere ve askeri vesayet rejimlerine karşı başkaldırı olan Ortadoğu intifadalarının önemli ayaklarından biri olan Mısır devrimi ve İslamcı kadrolarını seçimle iktidardan uzaklaştıramayacaklarını anlayan İslam karşıtı Kıpti, liberal, sosyalist, milliyetçi koalisyon ve askeri cunta tarafından askeri darbe ile yönetime el koydu. ABD Dışişleri Bakanı, 'Mısır Ordusu demokrasiyi inşa ediyor' diyerek, ABD'nin darbeyi desteklediğini açıkça ortaya koymuştur" diye kaydetti.
'DARBE TARAFI İSRAİL'İN İŞBİRLİKÇİLERİDİR'
Mısır'da yaşanan darbeyle ilgili İsrail'in tutumunu eleştiren Müjdeci, yapılan darbenin İsrail'in güvenliğini ve Filistin halkına karşı sürdürdüğü savaş politikalarını tahkim etmek amacıyla yapıldığını belirtti. Müjdeci, "Bölge ülkeleri 'Arap Baharı' etkisi ile zalim düzenlerinin yıkılabileceğinden korkarak Mısır'da darbe sürecini desteklemişlerdir. Son yıllarda Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da yaşanan ayaklanmaların gittikçe İslamileşmesi ve özgür bir ortamda yapılan seçimlerde İslam'ı referans kabul eden partilerin itibar kazanması hegemonik güçlerin rahatsızlığını zaten gittikçe arttırmıştır. Mısır Ordusu ve başındaki Sisi'ye karşı Mısır halkının büyük bir cesaret örneği sergileyerek ortaya koydukları sivil direnişlere karşı ordu, meydanları kan gölüne dönüştürmekten çekinmemiş, binlercesini şehit etmiş ve binlercesini de cezaevlerine atmıştır. Şimdi de cezaevlerindekilere idam cezası vererek Müslümanların devam eden mücadelelerini kırmak istemektedirler" dedi.
'MISIRLI KARDEŞLERİMİZ MÜSLÜMANLARI ONURUDUR'
"Mısır halkı bu işi burada bırakmayacaktır" diyen Müjdeci sözlerin şöyle tamamladı: "İhvan-ı Müslim'ine yapılan bu hile ve tuzaklara karşı direnecektir. Mısır'ın onurlu insanları darbe sevdalısı bu zihniyeti ülkelerinden def edecektir. Muhammed Mursi ve kahraman Mısırlı kardeşlerimiz Müslümanların onurudur ve onuru olmaya devam edecektir. İslami hareketleri engellemeye çalışan güçler, Allah'ın izni ve Müslümanlar eliyle hak ettiği cezayı alacaklardır. Bizler İslam'dan başka bir çabası olmayan masum din kardeşlerimizin bu onurlu mücadelelerini destekliyor ve selamlıyoruz. Bu haklı mücadelelerinde hep yanlarında durduk ve durmaya da devam edeceğiz. Daha önceki katliamlara sessiz kalanların bu trajikomik idam kararlarına da ses çıkarmalarını beklemiyoruz. Şüphesiz ki, müminlerin velileri ancak Allah, resulü ve müminlerdir. Allah'ın vaadinin gerçekleşeceği günler yakındır. Müslümanlar olarak zulme hiçbir zaman sessiz kalmadık ve kalmayacağız. Ve son sözümüz; haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır." Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'ye ait fotoğraflarla, Rabia işaretinin bulunduğu pankart ve dövizleri taşıyan grup yapılan basın açıklamasının ardından sessizce dağıldı.
VİRANŞEHİR'DE DE BENZER ANLAR YAŞANDI
Viranşehir'de, Mısır'da 528 kişinin idama mahkum edilmesi protesto edildi. Cuma namazının ardından Viranşehir Sivil Toplum Kuruluşu Platformu öncülüğünde Ceylanpınar Caddesi'nde toplanan bir grup, Mısır'da verilen idam kararını proteste ederek, slogan attı.
Gup adına açıklama yapan Murat Karadaş, Mısır'da 529 Müslüman'ın idam edilecek olmasının, İslam Dünyasına kara bir leke olarak tarihte yer edineceğini belirtti.
İDAM KARARLARI SURUÇ'TA DA KINANDI
Mısır'da darbe karşıtı 529 kişiye idam cezası verilmesi, Suruç Cumhuriyet Meydanı'nda da protesto edildi. Suruç Anadolu Gençlik Derneği Temsilciliği ve diğer sivil toplum örgütleri tarafından düzenlenen basın açıklamasında, Mısır'da Müslüman Kardeşler üyesi 529 kişi hakkında verilen idam kararına tepki gösterildi.
Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan STK ve parti temsilcileri, adına okunan basın açıklanmasında şöyle denildi: "Mısırda yaşanılan sürecin daha da kötüye gitmemesi için bu idam kararlarının mutlaka durdurulması gerekir. Ülkemizde tepkiler uluslararası platformlara taşınmalıdır. İnsan hak ve özgürlüklerini noktasında duyarlılık sahibi uluslararası tüm kuruluşlar bu idam kararına karşı en sert tepkiyi göstermelidirler. Uluslararası toplum mısır'a baskı yapmalıdır. İslam ülkeleri bu kararla ilgili net bir diplomasi izlemelidirler. Göstermelik açıklamalarla ve cılız tepkilerle bir netice alınmayacağı açıktır."
Basın açıklamasının devamında Suruç Anadolu Gençlik Derneği Temsilcisi İsmail Yıldız, "Hakkı üstün tutan bir anlayışla yeni bir dünya kurulmadığı müddetçe bu zulümler engellenemeyecektir. Üç günlük iktidar ve çıkar hesapları ile bu ideali terk etmenin vebalini kimse ödeyemez. Hepimizin üzerine düşen zalimlerin karşısında ve mazlumların yanında yer alışımızda sahici olmaktır" dedi.
(Kaynak: Gazeteipekyol)
Son Dakika › Yerel › Urfa ve İlçelerinde Mısır'daki olaylara tepkiler - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?