Urfa'da 'İslam ve Demokrasi' Paneli

İmralı Cezaevinde bulunan PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın çağrısı üzerine Diyarbakır'da yapılacak Demokratik İslam Konferansı için bölgedeki illerde hazırlık panelleri yapılmaya devam ediyor.

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) İnanç Komisyonu ve din alimleri öncülüğünde, Nisan ayının sonlarında geniş katılımlı bir şekilde gerçekleştirilmesi planlanan konferans için Urfa Cıty Konferans Salonunda "Ortadoğu'da barış arayışı, İslam ve demokrasi" konulu panel düzenlendi. Panele bazı kanaat önderleri ve din adamlarının yanı sıra Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Şanlıurfa İl Eş Başkanı Celalettin Erkmen, BDP PM Üyesi Sait Üçlü, BDP Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Eş Başkan Adayı Leyla Akça ile MAZLUMDER, MED-ZEHRA ve DİSK gibi çok sayıda sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı. Panelist olarak Prof. Dr. Bilal Sambur, Doç. Dr. Veysel Ayhan, Araştırmacı-Yazar Arif Koçer ve BDP Hazro Belediye Eş Başkan Adayı Güler Özavcı'nın katıldığı panel, Kuran-ı Kerim tilaveti ile başladı.

SAMBUR: MEDİNE VESİKASI ÖRNEK ALINMALI
Panelin moderatörlüğünü üstlenen Prof. Dr. Bilal Sambur, İslamiyet'in barışa hasret kaldığını hatırlatarak, farklı ırkların ve toplumların bir arada yaşaması için Ortadoğu'da Medine Vesikası'nın örnek alınarak yaşanması gerektiğini belirtti. Allah'ın onlarca ırk yaratmasının tek nedeninin insanların birbirleriyle daha iyi geçinmek olduğunu kaydeden Sambur, İslam dininin şiddete ve katliamlara karşı olduğunu ifade etti. Sambur, Ortadoğu'da halkların geleceğinin barış ve özgürlük temelinde gelişebilmesi için dinin siyaset malzemesi olarak kullanılmasından vazgeçilmesi gerektiğine değinerek, "İslam dini, barışı esas alan, ırkçılık, milliyetçilik ve kabileciliğin olmadığı tüm halkların huzur içinde yaşamasını sağlayan bir dindir. Bu coğrafyada demokrasiyi, özgürlüğü, çoğulculuğu, barışı ve İslam'ı savunacak, geliştirecek insan kaynağı kalmamıştır. Ortadoğu'da İslam adına barış istenilmemektedir ve aksine İslam adına şiddet istenmekte ve kurutacak, yok edecek bir sistem kurulmuştur. Bu sistem halkların bir arada yaşamasına izin vermeyen bir sistemdir. Yeniden şekillendirilmeye çalışılan Ortadoğu'ya getirilmek istenen sistemde adalet yoktur" diye konuştu.

AYHAN: İNGİLİZLERDEN ÖNCE ŞİİLER VE SÜNNİLER ARASINDA SORUN YOKTU
Panelistlerden Doç. Dr. Veysel Ayhan ise, konuşmasında Ortadoğu'da iktidar odaklarının sürekli dini kullandığını ve bunun üzerinden meşruiyet kazanmaya çalıştığına dikkat çekerek, Ortadoğu'nun tarih boyunca çok farklı diller, dinler, ırklar ve kültürlerden meydana geldiğini belirtti. Bu kardeşlik ortamının daima dış güçler tarafından bozulmaya çalışıldığını kaydeden Ayhan, batı kültürünün tekçi bir kültür olduğunu dile getirdi. Ayhan, "Egemen güçlerin himayesinde kalmıştır. Ulus devlet evimize geldikten sonra kimliğimizden, değerlerimizden ve kültürümüzden uzaklaştık. Öyle bir ideoloji oluşturulmuş ki halklar kendi aralarında çözülmüşlerdir. İngilizler Ortadoğu'ya gelmeden önce Şiiler ve Sünniler arasında hiçbir sorun yoktu. Herkes kendi evini yönetmeli, başka kimsenin himayesinde değil. Kendi dili, kültürü ne ise onu yaşamalı" dedi.

ÖZAVCI: MODERN ZAMANIN KÖLELERİDİR
Ortadoğu'da yaşanan şiddet ve zulme dikkat çeken diğer bir panelist olan BDP Hazro Belediye Eş Başkan Adayı Güler Özavcı, İslam'da kadın konusuna değinerek, bazı İslami grupların İslam adına katliam yaptıklarını ve bunda kadınların en çok zarar gördüğüne dikkat çekti. Özavcı, "Kadın toplumun her döneminde ötekileştirilen, hor görülen, ezilen ve dışlanan bir pozisyonunda kalmıştır. Erkek egemen zihniyet yüzünden kadınlar evden çıkamıyor ve makbul gözüyle bakılıyor. İktidar ve cemaat ne derse o doğrudur algısı yerleştirilmiş. Kapitalizmin zalim çarkında kalan kadınlar var. Bunlar modern zamanın köleleridir" diye konuştu.

Araştırmacı Yazar Arif Koçer de, Kuran ve hadisler ışığında ezen ve ezilenlerin durumuna yönelik kısa bir konuşma yaptı. "Bir masumu öldürmek, tüm insanlığı öldürmekten farksızdır" diyen Koçer, hak yemenin, zulüm etmenin İslamiyet'te yer almadığını söyledi.

Panel, konuşmaların ardından soru-cevap bölümünden sonra son buldu.
(Kaynak: Gazeteipekyol)