Gaziantep Üniversitesi'nin (GAÜN) 40. kuruluş yılı nedeniyle; "19. Bilim Kültür Sanat Günleri Etkinlikleri" kapsamında, Rektör Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun ve Yazar Selahattin Yusuf tarafından, " Türkiye'de Aydın Olmanın Tarihi" adlı söyleşi düzenlendi.
Atatürk Kültür Merkezinde gerçekleştirilen söyleşiye; Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, Prof. Dr. Türkay Dereli, Prof. Dr. Ali Gür, Rektör Danışmanları Prof. Dr. Mehmet Yaşar Gündoğdu, Doç. Dr. Murat Agarı, Genel Sekreter Ercan Eroğlu, Genel Sekreter Yardımcısı Ökkeş Demir, çok sayıda öğretim elamanı ve öğrenci katıldı. Yazar Selahattin Yusuf, Tanzimattan sonra aydın, entelektüel tipinin karakteristik özellikleri hakkında bilgi verdi. Yusuf, "Tanzimat sonrası dönemdeki aydınlar, biz kendimiz kalarak Osmanlı Devletinin özgürlüğünü, kendine haslığını koruyarak meydan okuyacağız. Kendi çabalarımızla, kendimiz olarak yaşayarak meydan okuyacağız düşüncesi hakimdi. 1908'lerden sonra ise bu anlayış tamamen değişti ve kendimiz kalarak hiçbir şey yapamayacağız tamamen, fikren, zihnen, teslim olacağız, başka kurtuluşumuz yoktur anlayışı giderek yaygınlaştı" dedi.
Yazar Yusuf, "Türkiye'de 200-300 kadar benim hayal ettiğim çerçevede entelektüel olsaydı ve bunlar etkili yazarlar olarak sadece kitap yazsalardı, gazetelere tenezzül ederek yazsalardı Türkiye'nin entelektüel orta sınıfı gelişmiş, sağlam bir zihni yapısı olurdu" diyerek, doğru bilgiyi edinirken gazetelerin arkasındaki literatüre ulaşmak gerektiğini ve birinci sınıf edebiyat, birinci sınıf felsefe, düşünce gerektiğini söyledi. Türkiye'nin kültürel olarak mutlaka iç globalleşmesi gereken bir ülke olduğunu söyleyen Yusuf, "Türkiye aynı zamanda kültür evrimini ve iç küreselleşmesini yapmak zorunda. Olaya isterseniz şu çerçeveden bakalım. Bütün şehirlere İstanbul'dan uçak gidiyor. Hava yolları haritasına bakıldığında Antep - Adana ya da Antep - Konya arasında yoğun çizgiler yok. Sanki İstanbul Türkiye'nin merkezi, her yere oradan geliniyor, her yerden oraya gidiliyor. Bu ülkenin geri kalanının atıl olması anlamına geliyor yanlış bir şey. İnşaat ve alt yapı çalışmalarıyla seçkin bir yaşam kurmanın hiç ilgisi yok. Kültürel gelişme tamamlanmadan, gelişmeden, iyi bir hayat asla olamaz" diye konuştu.
"Entelektüel bir faaliyetten söz edildiği zaman okumanın ne kadar önemli olduğu beliriyor" diyen Rektör Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, entelektüel iç global gelişmemizi tamamlamamız gereken sürecin bazı öğeleri olduğunu insanların bireysel olarak, gazete ve televizyonu aşarak birinci sınıf edebiyat, birinci sınıf felsefe ve birinci sınıf şiir gibi o dünyayla tanışması gerektiğini söyledi. "Ölçüyü yapabilecek bir zihin terazisinin oluşması lazım" diyen Prof. Dr. Coşkun, "O zihin terazisinin oluşması yalnızca okuma guruplarının bir arada belirli bir yazar üzerinden okumasıyla da olmuyor. Bu biraz da mürittin mürşidi uçurması gibi bir şey. Dostoyevski'yi, Mevlana'yı, Yunus Emre'yi bireysel olarak bilmemiz, anlamamız gerek" diyerek, twitter üzerinden mesajlaşmanın insanları tatmin eder olduğu bir dünyada yaşadığını kaydetti.
Söyleşinin sonunda Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Gür tarafından günün anısına Yazar Selahattin Yusuf'a hediye takdim edildi. - GAZİANTEP
Son Dakika › Yerel › 'Türkiye'de Aydın Olmanın Tarihi' Söyleşisi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?