Medeniyetler Diyalogu 'Medeniyetin Başladığı Yerde'

İlki arkeolog ve medeniyet tarihçilerinin katılımıyla Guantanamo'da gerçekleştirilen Uluslararası Medeniyetler Diyalogu Sempozyumu, bu kez Kültür ve Turizm Bakanlığı Medeniyet Araştırmaları Merkezi ve National Geographic Vakfı işbirliğiyle 3-9 Mayıs tarihleri arasında Türkiye'de gerçekleştirilen sempozyumun dördüncü oturumu Şanlıurfa'da gerçekleştirildi. Nevali Otel'de düzenlenen sempozyuma aralarında tarihçi, medeniyet tarihi araştırmacılarının da bulunduğu yaklaşık 40 bilim insanı katıldı.

Sempozyumun başında konuşan Başbakanlık Başdanışmanı ve Medeniyetler İttifakı Eşgüdüm Başkanı Prof. Dr. Bekir Karlığa medeniyetin insanoğlunun en uzun yolculuğu olduğunu söyledi. "Medeniyetin en görkemli, en muhteşem eserlerinin sergilendiği saha ve bu medeniyet yolculuğunun başladığı noktada şu anda biz medeniyetler diyaloğunu konuşuyoruz" diyen Karlığa, "Bundan 12 bin sene önce, şu andaki bilgilerimize göre insanlığın medeniyet yolundaki adımlarının ilk kalıcı adımları burada, 20 kilometre ötedeki Göbektepe'de başladı. Medeniyetler Diyalogu Türkiye'de yapılması arzu edildiği zaman bizim düşündüğümüz medeniyetin başlangıç yolundan yola koyulmaktı. İstanbul'daki sempozyumdan sonra misafirlerimizi buraya getirdik. Burada medeniyet nehrinin akışını izlemek üzere buradan başlayacağımız yolculuğu Mezopotamya medeniyetini bugün Urfa'da, yarın Antep'te ve ondan sonra da Ankara'da Anadolu medeniyetlerini, medeniyet felsefesini İstanbul'da tartışmak üzere planladık" diye konuştu.

'BURASI HZ. İBRAHİM'İN ŞEHRİDİR'

Urfa'da medeniyetlerin iç içe geçtiğini vurgulayan Karlığa, "Kültür, medeniyet, hava gibi, su gibi nereden geldiği belli olmayan biçimde yayılır, devam eder, zaman zaman kopukluk olduğu görülür ama başka zaman başka bir yerden çıkar. Urfa sadece medeniyete öncülük eden bir şehir değildir. Asıl övülmesi gereken tarafı insanlık tarihinin en büyük dönüşümlerinden birisi olan Hz. İbrahim'in şehridir. Hz. İbrahim'in ortaya koyduğu tevhit inancı, tek tanrı inancı ve yaratıcı anlayışı insanlık tarihinde bir dönüm noktası oluşturmuştur" dedi.

NATİONAL GEOGRAPHİC İKİ KEZ GÖBEKLİTEPE'Yİ BAŞLIK YAPTI

National Geographic Kurumu'nun dünya kültür mirasına yaptığı katkılardan da söz eden Karlığa, "National Geographic Kurumu dünyanın en prestijli kurumlarından birisidir. Bu sene 125. yılını kutluyor ve 125 yıldır dünyada kültür, sanat, tarih, medeniyet ve arkeoloji araştırmalarında hep öncülük rolünü almıştır. Medeniyetler Diyalogu yolunda başlatmış oldukları bu adım da son derece anlamlıdır. Burada 40 kişilik ekip içerisinde 20 kişiyi National Geographic ekibi seçti. 20 kişiyi de biz seçtik. National Geographic Dergisi dünyada yaklaşık 3-4 milyon satan bir dergi ve yine iki kez Göbeklitepe'ye başlık yaptı diye hatırlıyorum" diye konuştu.

'BUGÜN DÜNYAYI URFA'YA GETİRDİK'

Sözlerine Kültür Bakanlığı'na, Şanlıurfa Valiliğine ve Medeniyet Diyalogu Eşgüdüm Başkanı Bekir Karlığa teşekkür ederek başlayan National Geographic Program Görevlisi Christopher Thornton Urfa'da olmaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi. 125 yıldır National Geographic Society'nin dünyaya bir pencere sunduğunu belirten Thornton, National Geopraphic'in insanlara hiç deneyim yaşamadıkları hayatları ve yerleri gösterme olanağı sunduğunu kaydetti. "Bugün dünyayı Şanlıurfa'ya getirdik" diyen Thornton Medeniyetler Diyalogu'nun ikinci ortağı olmaktan da büyük mutluluk duyduklarını vurguladı. Konuşmaların ardından sempozyuma geçildi.

'NEOLİTİK DÖNEM TARİHİN YENİ İCADIDIR'

National Geographic ve Medeniyetler Diyalogu Sempozyumlarında emeği geçenlere teşekkür ederek başlayan ve sempozyumun oturum başkanlığını yapan Harran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Abdullah Ekinci, "Sayın Christopher dünyayı Urfa'ya getirdik dedi. Evet, dünyayı Urfa'ya getirdiniz ama dünya kendi evine geldi. Çünkü burası uygarlığın başlangıç noktasıdır. Bugün bizim için önemli bir gün. Çünkü neolitik dönem tarihin yeni icadıdır. Eskiden tarihin babasını Heredot olarak kabul ederlerdi. Onun anılarını, notlarını okurlardı ve kendi uygarlıklarını ondan öğrenmeye çalışırlardı. Bugün eski tüfek tarihçilerin çok da farkına varamadığı yeni bir uygarlığın, yeni bir icadın merkezinde yer alıyoruz. Bu da Mezopotamya ve çekirdek bölge diye nitelendirdiğimiz Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki neolitik merkezlerdir. Nasıl ki, her teknolojik gelişme bir öncekini çöpe atıyorsa bu neolitik bilgiler, buluntular, arkeolojik veriler tabletleri ve her türlü verileri demode etmiştir. İnsanlık 12 yıl öncesini daha yeni yeni anlamaya çalışmaktadır. O yüzden insanlığın pek de farkına varamadığı bu dönem bazıları için önemli olmayabilir. Çünkü onlar geçmişin bilgilerinden hemhal olmuş ama bugüne, bugünün yeni icadına varamamış insanları tarih meraklıları olarak görmek lazım" diye konuştu. Ekinci'nin oturum başkanlığı yaptığı sempozyumda Prof. Dr. Willeke Wendrich 'Mısır'da tarımın başlangıcı', Dr. Ling Qin, 'Çin'de tarımın başlangıcı', Dr. Rakesh Tewari 'Kuzey Hindistan'da tarımın başlangıcını' ve Prof. Dr. Recep Şentürk ise 'Medeniyet Sosyolojisi' adlı sunumlarını yaptı.
(Kaynak: Gazeteipekyol)