Kilis'te, okuduğu okullarda söyleşilere katılan Kilisli Eğitimci Yazar Mahmut Balcı, öğrencilere Kilis'in kadim değerlerini anlattı.
Yaptığı kültür sanat çalışmaları ile bilinen ve aynı zamanda Birey Kitap kurucusu olan eğitimce yazar Mahmut Balcı, ortaokul ve lise öğrenimini gördüğü Kilis İmam Hatip Lisesi ve Kilis Lisesinde 'değerler eğitimi' söyleşilerine katıldı.
Kilis kadim değerleri olan bir şehir olduğunu ifade eden Balcı, "Bu şehirde yaşayan insanların geçmişte olduğu gibi sahip olduğumuz maddi ve manevi değerlere sahip çıkması önemlidir. İstanbul'da yaşadığımız için Kilis'e daha çok yaz aylarında gelip gitmeye çalışıyordum. Ancak bu sefer birkaç yıldır üzerinde çalıştığım değerler eğitimi çalışmalarını öncelikle mezun olduğum okulun öğrencileri ve eğitim kadrosu ile paylaşmaya karar verdim. Bu amaçla Kilis'e geldim. İstanbul'da çeşitli eğitim kurumlarında 'Değerleri Yaşamak ve Değerleri Yaşatmak, Birlikte ve Barış İçerisinde Yaşamak' konulu söyleşilere katılıyorum. Kilis'te katıldığım söyleşilerin ilgiyle takip edilmesi beni çok mutlu etti. Bu noktada emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi.
Eğitimci Yazar Mahmut Balcı, Kilis Anadolu İmam Hatip Lisesi'ndeki söyleşide şunları söyledi:
"Bir şeyin değer haline gelmesi zaman almaktadır. Değerlerimizin kıymetini bilmeliyiz. İmam Hatip Neslinin gerek dini ve gerekse insani sorumluluklar noktasında daha fazla duyarlı olması, insanlığa hizmet görevini en iyi şekilde yapması gerekir. İslam coğrafyasının yaşadığı sorunları kendisine dert edinmesi gerekir. Dünyaya yön veren kuruluşların ürünlerini tüketirken aynı zamanda bunların dünya barışına ne kadar hizmet edip etmediklerini de merak edelim. Ancak ne yazık ki çoğumuz bu çelişkilerin farkında değiliz. Tercih ettiğimiz, tükettiğimiz markalara dikkat etmiyoruz. Bir müslüman için çok önemli olan maddi ve manevi değerlerin neler olduğunu bilmeliyiz. Sağlam bir fiziksel duruş için önce sağlam bir zihinsel duruşa yani sağlam bir bakış açısına ihtiyacımız vardır. Çünkü zihinsel duruş fiziksel duruşa yön verir. İslam anlayışımız sağlam ilkelere dayanmalı. Pusulamız Allah'a ve peygambere itaat olmalı. Allah ve resülüne dost olanlarla dost olmalıyız. Bazı konularda farklı düşünmek doğaldır. Ancak müslümanların büyük meselelerde aynı doğrultuda düşünmeleri gerekir. Tefrikaya düşmek yasaklanmıştır. Tefrika, yani bölünmek, parçalanmak, ayrışmak müslümanların gücünü kırar ve düşmanları ise sevindirir. Müslümanların ümmet bilinci ile hareket etmeleri gerekir. Müslümanın görevi insanlığa yaralı olmaktır. Duyarlı bir müslüman olmak, İslam kardeşliği için çalışmayı, mazlumlara da yardım etmeyi gerektirir. Çünkü bunlar da birer ibadettir. Sözde müslüman olmaz. İslam'ın emrettiklerini de yapmalıyız. Müslümanlık aynı zamanda iyi bir insan olmaktır. Şayet komşumuzda bir yangın varsa bize de sıçrama ihtimalinin olacağını düşünmeliyiz. Kilis halkının Suriye'den gelen sığınmacılara yaptığı insani yardım takdire şayen bir davranıştır. Kardeşliğin bedel gerektirdiğini bilmek ve gereğini yapmak gerçekten erdemli bir davranıştır."
Söyleşide hazır bulunan Kilis Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürü İbrahim Doğançay da kısa bir konuşma yaparak, bir vefa örneğini bizzat uygulamalı olarak gösteren Mahmut Balcı'ya teşekkür ettiğini ve bundan sonra da benzer çalışmalar yapacaklarını ifade etti.
Söyleşinin sonunda İmam Hatip Okullarının yüz yıllık geçmişini anlatan sinevizyon izlendi.
Mahmut Balcı, daha sonra ise Kilis Anadolu Lisesinde düzenlenen söyleşiye katıldı. Balcı, buradaki söyleşide ise şunları söyledi:
"Sadece nerede o eski günler, nerede o güzel insanlar demek yetmez. Her gözyaşı bize acı vermeli. Değerlerin yozlaşmasında benim payım nedir diye kendimizi sorgulamalıyız. Bizlere 'Üzümünü ye bağını sorma, rahatını bozma, icat çıkarma, haline şükret, bizi uğraştırma, otur oturduğun yerde' diyenler aslında bizleri pasifleştirmek istiyorlar. Üzümünü ye bağını sorma sözü ilk bakışta masum bir sözdür. Ancak bu tür sözlerin bir de olumsuzlama yönleri vardır. Üzümünü yediğimiz bağın kime ait olup olmadığını da bilmeliyiz. Çünkü kime ait olmadığını bilmeden, soframıza gelen bir üzümü yemek haram yemektir. Sosyal işlerimizde de helal ve harama dikkat etmek ve işlerimizde titiz olmak gerekir. Bazı konularda ayrıntılar önemlidir. Örneğin çoğumuz gideceğimiz yere erken gitmek için acele ederiz. Bir başkasının yolunu alırız. Bu işi sürücüler çok yaparlar. Halbuki hayati bir durum yok ise trafikte yol sahibine yol vermemek kul hakkı yemektir. 'Herkes öyle yapıyor ben de aynısını yapıyorum' demek yanlıştır. Bu anlayış göre kişi ben bir hiçim demektedir. İnsanlar hakkında gelişi güzel konuşmak doğru değildir. Ortak değerlerin başında gelen can, inanç, adalet, barış, doğru bilgi, mabet, mesken, dil, emek, kardeşlik, özgürlük, onur, şeref gibi değerlerin yaşanması için daha fazla çaba göstermeli. Barışın, birlikte yaşamanın değerini bilmek gerekir. Düşmanlığın sonucu acı ve gözyaşıdır. Çevremizde yaşananlar bizi üzüyor ise çare olacak çözümler de üretiriz. Yeni ve güzel şeyler yapmak için bir araya gelmeliyiz. Diploma sahibi olmak yetmez. Sadece kariyer tepesine tırmanmak için okumamalıyız. Çok satan değil her zaman okunan kalıcı kitaplara yönelmeliyiz. Anlamak, işin hikmetini farketmek için ve gereğini yapmak için okumalıyız. Edep ve erdem bizim ölçümüz olmalı. Adab-ı muaşeret kurallarına dikkat etmeli. Bir başarı için risk almak, hak elde ederken demokratik tepki vermek, duyarlı insanlarla birlikte hareket etmek, maddi kazanım için önce manevi arınmaya inanmak gerekir. Temel değerler konusunda kimseyle pazarlık yapılmaz. Herkesin bu haklarını kullanması gerekir. Hak etmediğimiz bir şeyin haram olduğunu bildiğimiz, adalete bağlı olduğumuz, birbirimizi Allah için sevdiğimiz zaman Allah'ın rahmetiyle tanışırız. İyilik yapmak, kendimizi düzeltmek için ertelemeden hemen işe başlamalı. Çünkü yarın geç kalabiliriz. İslamın çok önemsediği 'kim bir kötülük görürse engel olsun, içinizden hayra çağıran bir topluluk olsun' ilkelerini yaşatmak gerekir. Kardeşlik bedel ister. Kendine iyi insan, kendine iyi müslüman olmak yetmez. Kardeşimize mazlum iken onu o durumdan kurtararak ve zalim ise o durumdan da uzak durması için ona yardımcı olmalıyız. Her işimiz hayır eksenli olmalı. Çevreyi ve bütün canlıları korumak gerekir. İyilik çalışmaları gündeme geldiğinde 'işim var gelemem, başkası yapsa' demeden sosyal sorumluluk duygusuyla harekete etmek ve katkıda bulunmaya çalışmak gerekir. Barış ve kardeşlik gibi bir değeri yaşadıkça sırtımız yere gelmez. Birlikte yaşamanın dışında her yol çıkmaz sokaktır."
Mahmut Balcı, öğrencilerin sosyal medyayı nasıl kullanmaları gerektiği konusunda da şunları söyledi:
"Kilis ili kadim değerleri olan bir şehir. Bu şehirde yaşayan insanların geçmişte olduğu gibi sahip olduğumuz maddi ve manevi değerlere sahip çıkması önemlidir. Her şehrimizin bir Çanakkale Destanı gibi bir istiklal mücadelesinin yaşandığı bir tarihi geçmişi var. Sadece nerede o eski adamlar, nerede o eski ramazanlar demek doğru değildir. Geçmişteki güzellikleri, bugün de yaşamak gerekir. Manevi ve etik değerlere bağlı inançlı bir insan teknolojiyi de doğru kullanmalı. Sosyal medyada paylaştığımız, beğendiğimiz her şeyden sorumluyuz. Sosyal medyanın yararları kadar zararları da vardır. Sosyal medyada her şey yazmaya ve paylaşmaya gelmez. Çünkü at çamuru tutmazsa bile sosyal medyada izi kalır. Aksi halde daha sonra bunların pişmanlığını duyarız."
Mahmut Balcının verdiği söyleşiyi dinleyen Kilis Anadolu Lisesi müdürü Salihiddin Ataköşker de şunları söyledi:
"Okulumuzun eğitim kadrosu ve öğrencilerimiz değerler eğitimine önem veren bir okul. Değerleri hem bireysel hem de eğitim hayatımızda yaşamaya çalışıyoruz. Söyleşi için okula gelen Mahmut Balcının bu tavrını çok anlamlı buldum. Mezun olduğu okula karşı özel bir davet beklemeden bize vakit ayıran Kilisli hemşehrimiz Mahmut Balcıya çok teşekkür ediyorum. Başka zamanlar dada kendisini ağırlamaktan gurur duyacağız." - KİLİS
Son Dakika › Yerel › Kilis, Kadim Değerleri Olan Bir Şehirdir' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?