İsrail'e Tepki Açıklamaları

Adıyaman'da çeşitli sivil toplum kuruluş temsilcileri ve siyasiler, İsrail'in Filistin halkına yönelik vahşetine tepki gösteren açıklamalarda bulundu.

İsrail Devleti'nin Filistin halkına yönelik gerçekleştirdiği vahşete Adıyaman'da ki STK temsilcileri ve siyasiler sessiz kalmıyor.

Petrol-İş Şube Başkanı Ali Tırpan, İsrail'in işgal ettiği topraklarda sürekli çatışarak topraklarını genişlettiğin belirterek, "Yahudi sermayesi para gücünü kullanarak ABD ve AB ülkelerinde lobileri aracığıyla medyayı da kullanarak yavuz hırsız misali kendini mazlum göstermektedir. Hem Filistinlilere evlerini başlarını yıkıyor hem de dünyaya seslenerek savunma hakkını kullandığını iddia ediyor. Dünya çok zulüm gördü ama İsrail'in yaptığı gibi vahşet eşine az rastlanır bir vahşettir. Petrol-iş emekçileri olarak Filistin ve Gazze halkının haklı mücadelesinde yanlarındayız" dedi.

Haksen Adıyaman Şube Başkanı Mahmut Yaman ise açıklamasında Müslümanları katleden İsrail'i terör devleti olarak nitelendirerek, "Saldırıların ve kara harekatının Filistinliler arasında sağlanan birliğin ardından gerçekleşmesinin manidar. Maalesef her Ramazan ayında olduğu gibi bu mübarek Ramazan'da da yine Müslüman kardeşlerimizin kanı akıyor. Ortadoğu'da barış istemeyen, Filistin'de yeni kurulan birliği hazmedemeyen İsrail, kara harekatı başlatarak yine kadın çocuk yaşlı demeden Müslüman kardeşlerimizi katlediyor. İsrail, yine insanlığın ortak utancı olduğunu bir kez daha tüm dünyaya göstermiştir. Ama maalesef çok daha acısı, Batı'nın yanı sıra diğer Müslüman ülkelerinin de bu duruma sessiz kalmasıdır. Vicdanları asıl yaralayan da budur. Bundan faydalanan şımarık terör devleti İsrail de tüm dünyanın gözü önünde çocukları katletmeye devam ediyor. Artık uluslar arası toplum hareket geçmeli ve İsrail durdurulmalıdır" dedi.

İşadamı ve Belediye Meclis Üyesi Orhan Uslu ise açıklamasında, tarih boyunca insanlığın başına bela olmuş, her türlü fitne ve fesada imza atmış bulunan bu kavmi insanlığa, barışa davet etmek öyle zannediyorum ki çok büyük saflığı veya bu hain kavmin geçmişinden haberdar olmamayı gerektirdiğini söyledi.

Orhan Uslu, "İsrail oğulları Allah tarafından kendilerine gönderilmiş peygamber, hatta peygamberlerini öldüren tek lanetlenmiş kavimdir. Bunlar Beni Kaynuka ve Kureyzaoğulları olarak Peygamber Efendimize de ihanet etmişlerdi. Efendimiz kimini sürgün etmiş kimini de kılıçtan geçirmişti. Gün geçtikçe insanlığın nefretini kazanan bu kavim tekrar kendi sonunu hazırlamaktadır ve de her ne olursa olsun mutlaka bunun hesabını en acı şekilde vereceklerdir. Artık bu zulüm öyle boyutlara ulaşmıştır ki ABD den veya Avrupa'dan bir şeyler beklemek hakikaten saflıktır. Bizlerin kendi geleceğini kendilerinin tayin etme zamanı gelmiş ve de geçmektedir. Kınamaları bir tarafa bırakıp her ne pahasına olursa olsun bu alçak, namussuz kavimle bütün ticari, askeri ilişkilerimizi kesip en küçük diplomatını dahi sınır dışı etmeliyiz" diye konuştu.

Alevi Kanaat önderi Hasan Doğan ise açıklamasında, yapılanların savaşın ötesinde bir vahşet, bir cinayet olduğunu belirterek, "Bugün Ortadoğu ülkelerine bakıldığında dökülen kanların çoğu hatta yüzde doksanı Müslümanlara ait olduğu, öldürme davranışlarını, ölen Müslümanların kardeşleri tarafından yapıldığına tanık olacağız. Bunun asıl müsebbibi ABD, AB gibi ülkelerin kendi politikaları ışığında kazanımlarını daha fazla iyileştirmek için Müslüman halkın arasına nifak tohumları serpiştirerek kendi ekmeklerine yağ sürmeleridir.

Selahaddin Eyyübi'nin Haçlılar karşında gösterdiği cengaverliği bugün itibariyle Müslüman ülkeler şiar edinmeli, kurulan bu ittifağı yerle bir etmelidir. Türkiye devleti ve halkı Gazze konusunda üzerine düşen hassasiyetini geçmişten bugüne kadar sürekli devam ettirmiş maddi ve manevi olarak Filistin halkının saffında yer almıştır. Çünkü, biz atalarımızın fikriyatıyla ezilenlerin yanında yer almış,zalimin kılıcına asla boğun eğmemişizdir. Başbakanın 'Ey Filistin asla yalnız değilsin. Asla yalnız olmayacaksın' düsturu, Türkiye'nin duruşunu ve tavrını net göstermektedir. İsrail; döktüğü kanda boğulacağına kanaat getirdiğim gibi, Nazilerin onlara yaptığı kıyımları meşru kılma yolunu düşündürmesini bertaraf etmesi için İsrail halkı, Netanyahu hükümetine baskı yaparak,aktif yürütülen katliamları kınamalı ve durmalıdır. Aksi takdirde onları tarih ağır yargılacaktır" dedi.

CHP Gençlik Kolları Başkanı Engin Özer ise, işgal altındaki Filistin topraklarında İsrail Devleti'nin işlediği savaş suçlarına karşı durmak ve Gazze'de Filistin halkının yanında olduklarını belirterek, "Dünyada nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu yerleşim yerlerinden biri olan Gazze'de İsrail devletinin sivillerin üzerine yağdırdığı bombalar devlet terörünün ta kendisidir.

İsrail açık şeklide yerleşim yerlerini ve sivilleri hedef almaktadır. Sadece dün gece gerçekleştirdiği hain saldırıda bir aileyi daha yok etti. Yüz binlerce Filistinli çocuk evlerinde korku ve dehşetle her bomba düştüğünde ailelerine daha şiddetle sarılıyorlar. Bunun bir sebebi uluslararası kamuoyu ve medyanın İsrail'in Gazze saldırılarına gözlerini kapatıp yanlı haberciliklerine devam etmeleridir. Dünya liderleri İsrail'e gönderilen füzeleri İsrail'in toprak bütünlüğünü koruyucu açıklamalar yaparken Filistin konusunda üç maymunu oynuyorlar. Bizler bu insanlık dışı muamelenin karşısında tüm sesimiz ve gücümüzle haykırıyoruz: İsrail'in askeri operasyonları uluslararası hukuka aykırıdır. İsrail Savunma Kuvvetleri kasti olarak sivilleri ve yaşam alanlarını hedef alarak savaş suçu işlemektedir. İsrail hükümeti acil bir şekilde bu saldırılara son vermelidir" dedi. - ADIYAMAN