MHP Kastamonu Milletvekili Adayı Hayati Hamzaoğlu, 8 Haziran'da iktidara geldiklerinde mazotu 1.75 kuruşa düşüreceklerini söyledi.
Subaşı köyünde vatandaşlarla bir araya gelen Hayati Hamzaoğlu, sandığa gidilirken seçmenin niçin oy kullanacağını unutmamasını isteyerek, "Birincisi, bu ülkede 81 tane İl var. Bu sınırlar, hizmet sınırlarıdır. Lütfen Kastamonu'yu, Çankırı'yla, Çorum'la, Karabük'le, Sinop'la, Bartın'la veya diğer illerle kıyaslayınız. Biz, 7 Haziran'da bize hizmet edecek milletvekilleri arıyoruz. Vekaleti verdiğimiz bu insanlar, bizi Ankara'da temsil edecekler. Ayrıca bunlar, sizin avukatlığınızı da yapacak insanlar olacak. Daday'ın sıkıntısını, İnebolu'nun sorununu, Tosya'nın derdini, Araç'ın problemlerini de Ankara'ya taşıyacak ve çözecek insanlar olacak. Yani bizlerin avukatlığını, Ankara'da yapacaklar. Şimdi bir davayı, avukata verdiniz. O dava, mahkemenin karşısında iyi savunulmadığı zaman söz kaybedersiniz. Şimdi siz, o avukata bir daha tekrar dava verir misiniz? Şimdi soruyorum o zaman size Kastamonu, 12 yıllık iktidar döneminde az önce saydığımız illerden geri kalmış bir dönem yaşıyor. Kastamonu, bu bölgede 2002 yılında diğer illerin merkezi konumundaydı. Kastamonu'ya 15 tane bölge müdürlüğü yapıldı. Ama ne yazık ki, Türkiye'de tek olan ve iki tane bünyesinde Milli Park bulunan Milli Parklar Bölge Müdürlüğünü elimizden alıp, Sinop'a verdiler. Burada, sizin vekalet verdiğiniz insanlar, sizin hakkınızı koruyamamış oldu. Çorum'un Sungurlu ilçesinde 300 yataklı hastane var. Karabük'te 400 yataklı tam teşekküllü hastane, Sinop'ta tam teşekkürlü hastane, Çankırı'da tam teşekküllü hastane var. Zonguldak'ta ve Bartın'da da tam teşekküllü hastaneler var. Ağrı'nın köy yollarının şu anda yüzde 70'inden fazlası asfaltlandı. Kastamonu'ya dönüp baktığımızda, yıllardır bir hastane problemimiz var. Bir türlü yaptıramadık. Birçoğunuz yaşıyor sağlıktaki sorunları. Tosyalılar, 112 ambulansı Çankırı'dan buluyor. Diğer ilçelerdeki hastalarımız, şifayı başka illerde arıyor. Hastanelerimizde doğru düzgün daha doktor yok. Bir muayene olabilmek için saatlerce kapıların önünde bekliyoruz. En önemli konularımızdan bir tanesi sağlık olmasına rağmen, bu noktada bizim vekalet verdiğimiz insanlar, vekaleti yerine getiremediler. Yani davayı bize, kaybettirdiler. Kime karşı kaybettirdiler, yanımızda komşu dediğimiz illere karşı kaybettirdi. Şimdi AK Parti'nin Karabük İl Başkanı açıklama yapıyor. Diyor ki: "Kastamonu'dan gelen hastalar nedeniyle artık biz, kendi hastalarımızı tedavi ettiremez hale geldik" diyor. Karabük, o kadar çok gelişti diyor ki, bölgesinde Kastamonu, Karabük'ün mahallesi olacak diyor. İşte bu yüzden, davamızı kaybettik. Bu meydanlarda ne söylendiyse, bunlar yapılmadan bu insanların huzuruna çıkılmaması gerekiyor. Ben, bunun iddiasındayım. Bence, delikanlılık budur. Ben, eğer millete verdiğimiz her sözü yerine getirmeden milletin karşısına tekrar çıkarsam namerdim. Ben, kendime çok güveniyorum. Bu memlekete hizmet etmek için, Türkiye'de hakkı bulunan Kastamonu'nun haklarını vermeyecek kişiyi göremiyorum. Vermezlerse de, söke söke alırız" dedi.
"MAZOTU, 1.75 KURUŞA DÜŞÜRECEĞİZ"
Mazotu 1.75 kuruşa düşüreceklerini ifade eden Hayati Hamzaoğlu, "Biz, MHP olarak karşınıza ve huzurunuza çıktık. Genel Başkanımız ve genel merkezimiz nezdinde 140 tane uzmandan oluşan toplumu, işçisini, köylüsünü, emeklisini, esnafını, kamyoncusunu, otobüsçüsünü hepsinin dertlerini 1,5 yıllık yakından inceleyerek sivil toplum örgütleriyle birlikte çalışarak, ortaya bir beyanname çıkarttılar. Bu beyannameler, siyasi partilerin namus sözüdür. Vatandaşlar, bu beyannamelere bakacak, ona göre karar verecek. Genel Başkanımız, beyannamemizi açıkladığı zamanda bizim bölgemizde kamyoncu var, çiftçi var, işçi var. Ben, köylünün derdini çok iyi bilen birisi olarak, köylü vergi vermeyen tek kesim. İşçisi vergi verir, memur vergi verir, esnaf vergi verir ama köylü vergi vermez. Bende diyorum ki, verginin en büyüğünü köylü veriyor. Yalnız köylümüz, verdiği vergiyi beyanname ile vermiyor. Diğerleri beyanname ile vergisini ödüyor. Ben, bir esnafım. KDV ve ÖTV denilen bir vergi sistemi var. Ben ödediğim KDV'yi, aldığım KDV'den devletten takas ediyorum. Yani ödediğim KDV'yi geri alıyorum. İşçi, memur vergi ailesi olarak geri alıyor. Esnaf vergi ailesi olarak geri alıyor. Peki, şimdi size soruyorum. İçtiğiniz sigaradan, telefonunuzdan, hayvanınızı aldığınız yerden, buğday aldığınız yerden, bankadan, traktörünüzden, mazotuna varana kadar yüzde 18 KDV ödüyorsunuz. Peki, bu yüzde 18 KDV'yi size geri iade eden var mı? Yok. Yoksa ayda bin TL masrafı olan bir ailenin, her ay 180 TL ödediği bir vergi var. Bu yıllardır çiftçimizin üzerinde gerçekten bir kambur. Bizim uzmanlarımız bunu tespit etti. Genel Başkanımız, sözümüz sözdür, sözümüz devlet sözüdür, köylümüzün ÖTV'si ve KDV'si çıktıktan sonra mazotu, 1 liraya kadar düşüreceğiz. Mazotun Türkiye'ye girişi, 1 lira 250 kuruştur. 500 kuruşta buna devlet kar koysun, olsun sana 1 lira 750 kuruş. Olur mu kardeşim, tabii ki olur. Kime veriliyor bunlar, tabii ki üreten köylümüze geri veriliyor. Biz, bunu inşallah iktidara geldiğimiz yapacağız" diye konuştu.
Devletin bütün zirai ilaçlardan ve bütün girdilerden vergi aldığını söyleyen Hayati Hamzaoğlu, "Bunun dışında devlet, zirai ilaçlarda ve bütün girdilerinizden vergi alıyor. Biz, iktidara geldiğimizde bunları kaldıracağız. Bu devlet sözüdür. Biz, milletimize güveniyoruz, milletimizin de bize güvenmesini bekliyoruz ve bunları yapacağımıza da söz veriyoruz. Bize verilen sözler, yerine getirilmediği taktirde iktidar milletvekilleri gibi elimizi indirip kaldırmayız. Meclis kürsüsünde şehrimizin sorunlarını yüksek bir sesle ifade ederiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Ayrıca minibüsçüler var, kamyoncular var, taksiciler var. Bunlar araçlarını değiştirdikleri zaman yüzde 50 ÖTV ve KDV ödemek zorunda kalıyor. Bu yüzden şoförlerin birçoğu aracını değiştiremiyor. Şoförümüz yeni araç alabilmek için bunun üzerini tamamlayamıyor. Örnek verecek olursak, 50 bin TL'lik bir minibüsün, 27 bin TL'si ÖTV ve KDV oluşturuyor. Ticari araçların ÖTV ve KDV'sini 10 yıl süreyle kullanmak üzere kaldırılacaktır. Aynı şekilde traktörlerimizde böyle olacak. Emekliye iki maaş ikramiye vereceğiz. Emeklimiz, yılda maaşı kadar iki maaşta ikramiye alacak. İşçi kardeşlerimizde, asgari ücretten vergi alınmadığından dolayı maaşı bin 400 TL olacak. Biz, böyle dediğimiz zaman işadamları batar diyorlar. Nasıl yapacaklar bu işi diyorlar. İşadamları batmaz. Benimde iş yerim var. Bende esnafım. Benim iş yerimde de 25 kişi çalışıyor. Ben, işçi başına 961 TL ödüyorum, fakat geri kalanını devlete vergi olarak ödüyorum. Asgari ücretten çalışan işçilerimizin maaşından vergiyi kaldırdığımda işvereninde cebinden para çıkmamış olacak. Bu sayede asgari ücretten çalışan işçi kardeşimiz, bin 400 TL'den net maaşlarını alacaklar. 'Yokluk, asaleti bozar' derler" şeklinde konuştu.
"Köylümüz sıkıntılı, köylüye üretme diyorlar" diyen Hayati Hamzaoğlu, şöyle konuştu: "Köylüye teşvik veriyoruz diyorlar ama teşvikler, büyük firmalara veriliyor. Kime veriyoruz, bin baş hayvanı bulunana teşvik veriyoruz. Yüzde 65 oranında teşvikte bulunuyor. Bunu da, verirken şu şartlara uymazsanız bu parayı sana veremem diyor. Şartlarını uydurdun, projeni yaptın, zaten cebinde para yok. Bunu yapacak gücünde yok. Bu teşvikleri biz, iktidara geldiğimizde daha da kolaylaştırıp, parçalara indireceğiz. Cebinde parası olmayan köylümüzün, para bulup proje hazırlama derdi de olmayacak. Bu projeleri isteyenlere devlet yapacak. Bunun dışında paranızın yetişmediği yerde de üzerine kredi alacaksınız. Ziraat Bankasından çeşitli vesilelerle kredi alacaksınız. Ziraat Bankası, şu anda kredi verirken çeşitli evraklar isteyip, şu tapuyu vereceksiniz, şu evrakı getireceksiniz gibi çeşitli evrak ve tapu falan istiyor. Bu şartları yerine getiremeyince bu krediyi de alamıyoruz. Biz, köylümüze kredi verilmesi hususunda esneklik yapacağız ve isteyene kredi imkanı sağlayacağız. Şehir tapusu istenmeden, köyündeki hayvanına kadar ipotek verilerek sadece köyündeki varlıklarıyla kolay bir şekilde kredi alabileceksiniz. Bankalara olan borçlarınız var. Bu borçlar, 4 yıl süreyle faizsiz ertelenerek yeniden yapılandırılacak. Köylümüze, çiftçimize, yeniden yapılandırma ve yeniden ayağa kalkma fırsatı verilecektir. Ülkemizi yeniden ayağa kaldıracağız. Toplumun huzura kavuşmasını sağlayacağız. Çünkü köylümüz, kredi alırken, abisini, yok kayınçısını, yok arkadaşını veya başka birisini kefil gösteriyor. Ondan sonra krediyi de ödeyemeyince aralarında tartışma hatta bazen de büyük kavgalar çıkıyor. Buda toplumun huzurunu, toplumun refahını bozuyor. İnşallah biz, iktidara geldiğimizde bunun önüne geçeceğiz ve toplumun yeniden huzura kavuşmasını için bütün önlemleri en üst seviyede alacağız. Biz, MHP olarak bunun hazırlığını yaptık, inşallah 7 Haziran günü sizlerin büyük desteğiyle ve ülkemizin de büyük desteğiyle bu iş olacak"
"ESNAFIMIZDA VATANDAŞIMIZDA MUTSUZ"
Esnaflarında vatandaşlarında herkesin mutsuz olduğunu aktaran Hayati Hamzaoğlu, şunları kaydetti:
"Bizler, seçim çalışmaları kapsamında 20 ilçemizi ve bu ilçelere bağlı köylerimizi geziyoruz. Her 12 yılda bir vatandaş, denedikleri iktidara hesabı keser. Bundan önce kesti, 12 yılsonunda esnafımız mutsuz, köylümüz mutsuz, işçimiz mutsuz, memurumuz mutsuz. Demek ki bir mutsuzluk varsa vatandaşımız artık bir değişiklik yapacaktır. Bunu kafasına koymuştur. Samimi söylüyorum, bu değişikliği artık vatandaşımız kafasına koymuş. 7 Haziran'da Türkiye'de bir değişiklik olacak. İnşallah vatandaş bizi de, MHP olarak Kastamonu'dan Emin Çınar ve Hayati Hamzaoğlu kardeşinizi, Ankara'ya gönderecektir. Bizler, sizlere hizmet anlamında emrinizdeyiz. Sizlerde, bizim verdiğimiz sözlerin takipçisi olacaksınız. Size verdiğimiz sözün bir daha ki dönem yapmadığımız taktirde biz, sıraya giremeyiz. Bu yüzden, doğru bildiğini söylemeyen dilsiz, şeytandır. Yüreksizdir, cesaretsizdir. Bizde Allah'ın izniyle bu insanlardan değiliz." - KASTAMONU
Son Dakika › Yerel › Hayati Hamzaoğlu'ndan Seçim Değerlendirmesi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?