Gaziantep'te Doktorun Öldürülmesi

Gaziantep'te bir doktorun hasta yakını tarafından bıçaklanarak öldürülmesi, Mersin'deki meslektaşları tarafından protesto edilmeye devam ediliyor. Türk Sağlık-Sen Mersin Şube'sine üye sağlık çalışanları, Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi bahçesinde bir saat iş bırakma eylemi yaparak tepkilerini ortaya koydular.

Türk Sağlık-Sen Mersin Şubesi üyeleri, sabah saat 8.30'da Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimliği önünde toplandı. Ellerinde Türk bayrakları ve beyaz önlükleri ile eyleme katılan sağlık çalışanları, Gaziantep'te Dr. Ersin Arslan'ın, bir hasta yakınının bıçaklı saldırısı sonucu yaşamını yitirmesini protesto ettiler. Alkışlar ve sloganlarla tepkilerini dile getiren sağlık çalışanları adına açıklama yapan Türk Sağlık-Sen Mersin Şube Başkanı Ümit Turhan, sağlıkta yaşanan şiddetin Gaziantep'te cinayete dönüştüğünü, Gaziantep Avukat Cengiz Gökçek Devlet Hastanesi'nde görevli Dr. Ersin Arslan'ın gencecik yaşta servisteki odasında bir hasta yakını tarafından katledildiğini söyledi.

Sözlü şiddet, darp derken Gaziantep'te şiddetin yerini cinayete bırakmasının vahametin boyutunu anlatmaya yeterli olduğunu dile getiren Turhan, sağlıkta şiddetin, cinayetin önüne geçmek için ne zaman tedbir alınacağını merak ettiklerini kaydetti. Gaziantep'te yaşanan bu olayın sonrasında artık herkesin şapkasını önüne koyması ve harekete geçmesi gerektiğine dikkat çeken Turhan, "Bizler sağlık sektöründe sağlık hizmet üreticisi ve sağlık hizmeti veren çalışanlarız. Ancak son yıllarda AK Parti Hükümetinin sağlıkta reform adı altında yaptığı düzenlemeler sonucunda sağlık hizmeti ticarileştirilmiştir. Sağlık, üzerinden kar elde edilen, alınıp satılan bir mal gibi görüldükçe, bu sistemde sorunların görmezden gelinip sorun yokmuş gibi hareket edilmesine son derece öfkeliyiz" dedi.

Üniversite hastanelerinde yaşanan sorunlara da değinen Turhan, 18 Şubat 2011'de yürürlüğe giren performans yönetmeliği ile üniversitelerin temel işlevi olan eğitim-öğretim ve bilimsel çalışmalar yapmaları yerine sağlık hizmetini önceleyen bir yöntemle faaliyetlerini yürütmesinin kurallaştırıldığını vurguladı. Yürürlüğe giren yönetmenlikle dağıtılacak olan ek ödeme oranlarının idarenin takdirine bırakılmasının da son derece yanlış olduğunu dile getiren Turhan, şöyle devam etti:

"Üniversite hastanelerinde çalışma barışı kalmamıştır. Yöneticilerimizin hastaneyi kurtarmak amacı ile sürekli kemer sıkmaktan yana tavır aldığı, daha çok performans yaparak daha çok para kazanmamızın istendiği bir ortamda idarecilerimizin artık bizlerin de isyanını duymasını istiyoruz. Bu kadar çok çalışmamıza rağmen her ay alacağımız ücretlerin düşürülmesi kabul edilebilir bir durum değildir. Daha ne kadar çok çalışalım, evimize, eşimize ve çocuğumuza zaman ayırmayalım mı?"

Alacakları ücretlerin yöneticilerin inisiyatifinde olmasını istemediklerini belirten Turhan, "Hak ettiğimiz ücretlerin düzenli, eşit ve zamanında ödenmesini istiyoruz. Artık bizler birer performans robotları olarak görülmek istemiyoruz. Performans sisteminden kısmi olarak pay alan hemşirelerden, sağlık teknisyenlerinden performans sisteminden hiç para alamayan, sadece ek ödeme miktarı kadar ödeme yapılan memur ve hasta bakıcıların, asistanlarımızın, hocalarımızın kısacası mağdur olan tüm sağlık çalışanlarının taleplerinin ve beklentilerinin yerine getirilmemesi durumunda haklı direnişimize devam edeceğimizin bilinmesini istiyoruz" diye konuştu.

Sağlık çalışanları, Turhan'ın konuşmasının ardından hastane bahçesinde bir saatlik oturma eylemi yaparak, olaysız şekilde dağıldı. - MERSİN