BBP Genel Başkanı Destici, Yozgat'ta

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, " PKK, Güneydoğu'nun bazı bölgelerinde açıkça özerklik ilan etmiş. Tabii ki kabul edilemez bir şeydir. Biz bunu reddediyoruz" dedi.

BBP Merkez Karar Yürütme Kurulu Üyesi Binat Doğan'ın babası Satılmış Doğan'ın (87) Yozgat'ın Sorgun ilçesindeki cenaze törenine katılan Destici, taziye evinde gazetecilerin sorularını cevapladı.

Van Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk'un "Süreç bitirildi, bizim ilan etmemiz isteniyor" şeklindeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine Destici, "çözüm süreci" diye bir sürecin olmadığını öne sürdü.

Bu sürecin "bölünme ve çözülme süreci" olduğunu iddia eden Destici, gelinen noktaya bakıldığında terör örgütü PKK'nın meşrulaştığını savundu.

PKK'nın bu dönemde büyük güç kazandığını ileri süren Destici, "İçeride bir tane KCK tutuklusu kalmadı, neredeyse bir tane PKK tutuklusu da kalmadı. Bu süreç içinde bunların tamamı serbest bırakıldı, dışarıya çıkarıldı. Bunlardan daha da önemlisi, bölgede şu anda fiili özerklik var. Bazı yerleşim birimleri resmi olarak da özerklik ilan etti. Yollar kesiliyor. Bir tarafta asker, polisimiz kontrol noktaları kurmuş, hemen 2 kilometre ötesinde PKK'nın kontrol noktası var. Mahkemeler kurulmuş, bunlar biliniyor. Yerleri belli, tespit edilmiş vaziyette. Yine aynı şekilde vergi daireleri oluşturulmuş. PKK, Güneydoğu'nun bazı bölgelerinde açıkça özerklik ilan etmiş. Tabii ki kabul edilemez bir şeydir. Biz bunu reddediyoruz" diye konuştu.

Destici, Şırnak Belediye Meclisi'nin şehir merkezindeki 12 mahalle ve 2 meydanın Türkçe isimlerini Kürtçe isimlerle değiştirme kararını hatırlatarak, bunun "ucube bir karar" olduğunu söyledi.

Dünyanın hiçbir ülkesinde, en demokratik ülkesinde bile resmi dilin dışında, başka dilde tabelalar görülmediğini belirten Destici, şunları kaydetti:

"Hiçbir ülkede başka dilde yer isimleri görmezsiniz. Almanya'da, Fransa'da, İngiltere'de göremezsiniz. Almanya, İngiltere, Fransa'yı geçtik, Makedonya'da, Kosova'da, yani üçlü, dörtlü halkların bir araya gelerek kurduğu, anayasasında dahi bunun yazılı olduğu yerlerde bile göremezsiniz ama ne hikmetse bunu Türkiye'de görüyorsunuz. Bir belediye çıkıp, o kadar hadsizleşip, kanun dışına çıkabiliyor ki yer ve mahalle isimlerini meclis kararıyla ki bunu yasal olarak yapamaz, başka bir dile çevirdiğini ilan ediyor. Hükümetten, İçişleri Bakanlığı'ndan, o bölgenin mülki amirinden, valisinden, kaymakamından hiçbir şekilde tepki yok ve en kötüsü milletten de beklenen bir tepki yok. Nasıl bayrağımız egemenliğimizin sembolüyse, dilimiz egemenliğimizin ta kendisidir. Dolayısıyla bunlardan taviz verilemez."

Çözüm sürecinin yürümeyeceğini savunan Destici, "Türkiye'yi yöneten hükümet, iktidar bunu gizlese de oluşturduğu Akil Adamlar Heyetiyle bunu meşrulaştırmaya, halkın tepkilerini azaltmaya çalışsa da bunun böyle olacağı belliydi. Tabii yakında bir seçim var, hükümet bunu seçimden sonraya bırakmaya çalışıyor. PKK da bir an önce bir şeyler koparmaya çalışıyor. Yani kendi içlerinde böyle bir anlaşmazlıkla karşı karşıya kaldıkları görülüyor. PKK'nın ya da sözcülerinin 'bu süreç bitti' türündeki açıklamaları, bizim tarafımızdan karşılığı olmayan açıklamalardır" dedi.

Yeni Cumhurbaşkanlığı Sarayı

Yeni Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve yeni uçağın maliyeti hakkındaki soru üzerine Destici, sarayın ve uçağın maliyetinin yüksek olduğunu savunarak, "Bu kadar borçlu bir ülkenin, bu kadar müsrif ve tüketime para harcıyor olması kabul edilemez bir şeydir" ifadesini kullandı.

Mustafa Destici, şunları söyledi:

"Bu kadar israfı doğru bulmuyoruz. Türkiye'nin 50 milyonu açlık ve yoksulluk sınırında yaşamaya mahkum edilmişken, 12 milyon çalışanın 6 milyonu asgari ücretle çalışırken siz bin odalı saraylarda oturursanız bunun hesabını Allah size sorar. 'Kendimize yaptırmadık' ki diyorlar, 'devlete yaptırdık' diyorlar, 'yarın biz gidince başkası oturacak' diyorlar. 'Biz oturmayı istemiyoruz'. O zaman sen devletin, milletin parasını neden çarçur ediyorsun. Millet, devlet israf istemiyor. Millet adaletli bölüşüm istiyor. Millet hakça paylaşım istiyor. Millet bir an önce ülkenin borçtan kurtulmasını istiyor. Millet ve vatandaş, refah seviyesinin yükselmesini istiyor." - Yozgat