Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Esendemir, bugün Türkiye'de basın üzerinde büyük bir baskı olduğunu, böylesi bir ortamda 'özgür basın'dan söz edilemeyeceğini savundu.
ÇEP Adana Ticaret Meslek Lisesi Radyo-Televizyon Bölümü'nce organize edilen ve yoğun ilgi gösterilen 'Benim Mesleğim' adlı söyleşiler dizisi kapsamında; 'Basın Özgürlüğü' konusu da ele alındı. Okulun Konferans Salonu'ndaki etkinliğe katılanlar arasında ÇGC Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Esendemir de yer alırken, oturumu da TRT Adana Bölge eski Müdürü Gürses Vargül yönetti. Televizyonun toplumsal hayattaki önemine dikkat çeken Vargül, televizyonun bilgi edindirmenin yanında kimi zaman eğlendiren, kimi zaman da fikir edindirip kültürel kimliğin korunmasını sağlayan önemli bir cihaz olduğunun altını çizdi.
"1990'DAN SONRA TÜRK TELEVİZYONCULUĞU BÜYÜK GELİŞME KAYDETTİ"
1990'lı yıllardan sonra Türkiye'de televizyonculuğun büyük gelişme kaydettiğini ifade eden Vargül, öğrencilerin kendilerini geliştirecekleri iletişim alanını iyi tespit etmelerini önerisinde bulundu. Vargül, "Herkes araştırmacı-gazeteci olamayabilir, ancak kameranın arkasında birçok alan mevcut. Sektörün ışıkçıya, dekorcuya da ihtiyacı var" ifadesini kullandı. Kendisinin iktisat mezunu olduğunu, finans sektöründe işe başlayacakken fikir değiştirip, gazeteciliğe yöneldiğini anlatan NTV AdanaTemsilcisi Hamza Gül, mesleğe ilk başladığı dönemde kazandığı paranın, bir bankacının eline geçen maaşının yaklaşık 4 katı olduğunu dile getirdi.
"TÜRKİYE'DE GAZETECİLER ÇOK ZOR ŞARTLAR ALTINDA ÇALIŞIYOR"
NTV'nin ilk kurulduğu dönemlerde; 'haber kanalı tutmaz' şeklinde bir önyargı olduğunu, ancak bu algının ortaya konulan çaba ve çalışmalarla birlikte zamanla değiştiğini vurgulayan Gül, "Zaman ilerledikçe görüldü ki, Türkiye'de haber kanalı bir ihtiyaçmış. Bugün NTV bunun en önemli ispatı" diye konuştu. Habercilikte mutfakta duranlar kadar, haberi ulaştıran muhabirlerin de büyük bir çaba gösterdiğini anlatan Gül, sektörde yaşanan sorunları da dile getirdi. Bugün Türkiye'de gazetecilerin çok zor şartlar altında görevlerini yerine getirmeye çalıştığına dikkat çeken Kanal B Adana Temsilcisi Sema Erdoğan da, özellikle yerel basının içinde bulunduğu durumu gözler önüne sererek, "Yerel televizyonlarda çalışmak çok zor. Oradaki dekoru bile kendiniz oluşturuyorsunuz, kese kağıtlarını toplayıp farklı bir dekor oluşturduğum bile olmuştur. Ücretler sağlıklı değil" dedi.
"BASIN ÜZERİNDE BASKI VARKEN 'ÖZGÜR BASIN'DAN SÖZ EDİLEMEZ"
ÇEP Ticaret Meslek Lisesi Okul Müdürü Uğur Özcan, basın sektörünün ihtiyaç duyduğu 'kalifiye eleman'ı yetiştirme noktasında önemli bir misyon üstlendiklerini anlattı. Konuşmaların ardından öğrencilerin sorularına geçildi. Bir öğrencinin; "Sizce Türkiye'de 'basın özgürlüğü' var mı?" sorusu tartışma konusu oldu. NTV Adana Temsilcisi Hamza Gül, "Keşke bugün sizin karşınızda; 'Ben özgürce gazetecilik yapabiliyorum' diyebilseydim. Ancak bundan o kadar uzağız ki" yanıtı verdi. Türkiye'de basın özgürlüğünden söz edilmesinin mümkün olmadığını savunan Kanal B Adana Temsilcisi Sema Erdoğan ise, Türkiye'de son dönemlerde yaşanan olaylara dikkat çekti. ÇGC Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Esendemir de, aynı sorunun kendisine yöneltilmesi üzerine; Türkiye'de basın üzerinde çok ciddi bir baskı olduğunu, böylesi bir ortamda basının 'özgür basın' diye bir şey olamayacağını savundu. - ADANA
Son Dakika › Yerel › 'Basın Özgürlüğü' Masaya Yatırıldı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?