Başbakan Yardımcısı Arınç Açıklaması

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, Bursa mitingindeki sözlerine ilişkin, "Bir genel başkana bu yakışır mı- Sonra da kendini kaybetmiş 300-500 tane adama,

'Söyleyeceğim ben, zamanı gelince emri vereceğim, o gün gereğini yaparsınız.' Bunun gereğinin yapıldığı zamanlar oldu. Koskoca bir gençliği kaybettik. Türkiye kayıp bir nesille karşı karşıya geldi" dedi.

Bursa'da, AS TV'de canlı yayınlanan "Objektif" programına katılan Arınç, kendisinin, Bahçeli'nin mitingdeki sözlerinin ardından savcıları harekete geçirmediğini söyledi.

"Savcılar bu konuda ne der bilmiyorum ama benim gördüğüm kadarıyla 'Vur de vuralım, kır de kıralım, öl de ölelim' diye birkaç yüz kişi bağırmışsa, buna da bir genel başkan 'Onun da zamanı gelecek' diye hançeresini yırtarcasına bir karşılık vermişse, 'Ey Bahçeli. Senin yaptığın hatadır. Hayatının en büyük hatasını yaptın. Çünkü senin bu sözlerin suç işlemeye teşviktir" dediğini anlatan Arınç, bunun ağır bir eleştiri olarak değerlendirilmemesi gerektiğini bildirdi.

Arınç, MHP tabanına uzak birisi olmadığını ve ülkücülerin haklarını yıllarca savunduğunu hatırlatarak, şöyle konuştu:

"Miting meydanındakilerin tamamı MHP'li midir- Tamamı Bursalı mıdır- İkisi de değil. Çünkü burada mesele hükümete karşıtlıktır. Yani o gün meydanda pek çok CHP'linin, pek çok başka partilinin olduğuna şahsen inanıyorum. O gün gelen araçlardan herkes de biliyor ki Ankara'dan tutunuz, Çanakkale'den, İstanbul'dan, Balıkesir'den, Bilecik'ten de binlerce insan gelmiştir. Tamamı Bursalı değildir, tamamı MHP'li değildir. Bu çok açık. Ulusalcısından Kemalistine, sosyal demokratından demokratik soluna kadar, biliyorum ki yelpazenin her tarafında, ortak paydası 'AK Parti düşmanlığı' olan herkes o mitinge gelmiştir. Mitingde her şey söylenebilir. Önce kişiliklere saygılı olacaklar. Başta Başbakanımıza ağız dolusu hakaretler etmişlerdir. Alın mitingde yaptığı konuşmaları, biz dahil, 'Ne kadar AK Partili varsa hepsi vatan hainidir, bölücüdür, hepsi hayduttur.' Bir genel başkana bu yakışır mı- Sonra da kendini kaybetmiş 300-500 tane adama,

'Söyleyeceğim ben, zamanı gelince emri vereceğim, o gün gereğini yaparsınız.' Bunun gereğinin yapıldığı zamanlar oldu. Koskoca bir gençliği kaybettik. Türkiye kayıp bir nesille karşı karşıya geldi."

-"Herhalde Bursa acı bir tecrübe oldu"-

Arınç, 12 Eylül 1980'deki darbe öncesi Milli Selamet Partisi (MSP) İl Başkanı olduğunu anımsatarak, şunları kaydetti:

"80'den sonra 'Ağabey gel bizi kurtar' diye yalvardılar. 'Meğer biz yanlış yapmışız' dediler. O zaman da vurdular, kırdılar. O kadar inanmışlardı ki 'öl' diyenler için de öldüler. Şimdi eski günleri hatırlatıyor. 'Ben emredeceğim, siz de gereğini yapacaksınız.' Bu yakışmaz. Aynı şey Erbakan'a karşı da söylenirdi. Biz onun yanında da çok mitinglere katıldık. 'İşte ordu, işte komutan' derlerdi.

'Vur de vuralım, kır da kıralım' derlerdi. Yani düşüncesiz bir grup bu sözleri söyleyebilir ama onlara karşı, 'Çok güzel söylüyorsunuz ama bekleyin, biraz daha sabredin, gerektiğinde ben size söylediğimde her şeyi dümdüz edersiniz' demek yakışır mı- Bizim eleştirdiğimiz bu."

Hiçbir savcının, Bahçeli'nin mitingdeki sözleriyle ilgili dava açmayacağını ve bunun ceza hukukuna girip girmeyeceğini bilemediğini anlatan Arınç, eskiden olsa parti kapatma davası bile açılabileceğini vurguladı.

"O devirler geçti artık. Mesela bizim mitingimizde bu yaşansaydı, 'suç işlemenin odağı haline gelmiştir' diye partiyi kapatırlardı. Refah, Fazilet, Milli Selamet, Milli Nizam böyle kapandı" diyen Arınç, bu sözlerin sosyal bakımdan çok yanlış olduğunu ve insanları şiddete teşvik ettiğini savundu.

Arınç, Bahçeli'nin çok sakin bir insan olduğunu bildiklerine işaret ederek, şöyle dedi:

"Oturduğu yerde kaşını, gözünü oynatmadan bile saatlerce durduğunu biliyoruz. Onun için takılan isimleri de biliyoruz ama bunları söyleyecek kadar edepsiz değiliz. Bu yakıştırmalar doğru değil. Yani Mesut Yılmaz ile Ecevit'in arasında saatlerce sağa sola bakmadan durabilmiş bir başbakan yardımcısının, bugün bile etrafında kavga varken sırasında başını çevirmeyen bir insan, 'Onun da zamanı gelecek' diyor. Bu, tasvip edilemez. Dolayısıyla Sayın Bahçeli'nin bir daha başka yerlerde tekrarlamadığını biliyorum. Herhalde Bursa acı bir tecrübe oldu."

(Bitti) - BURSA