TUNCAY BEKAR - Bir zamanlar Osmanlı saraylarında kullanılan bakır eşyaların üretildiği Trabzon'da önemli iş kollarından bakırcılık, çeliğin mutfak eşyası olarak yaygınlaşmasıyla yok olma noktasına geldi.
Doğu Karadeniz'in en önemli ticaret ve kültür şehirlerinden, 4 bin yıllık tarihi geçmişe sahip Trabzon'da, Ortaçağ'dan beri bölgedeki zengin bakır yataklarından elde edilen bakır, kentin atölyelerindeki usta ellerde işlenerek, bölgeye özgü üstten saplı kazanlar, bakraçlar, ibrikler, güğümler, süt ve hoşaf tasları, hamur leğenleri, kapaklı hamsi tavaları, sahanlar, maşrapalar, tencereler, mangallar ve minare alemi üretiliyordu.
Bakırcılık, kentin en önemli iş kollarından biriydi. Atölyelerde işlenen bakır eşyalar, Osmanlı Sultanı II. Bayezid döneminde yapılan Topkapı Sarayı'nın envanter listelerine göre, Osmanlı sarayında kullanılacak kadar değerliydi.
Trabzon'daki atölyelerde büyük bir beceri ile işlenen bakır mutfak kapları eskiden kara yolu ile Doğu Anadolu ve Kuzeybatı İran bölgesine, kentin bir liman şehri olması sebebiyle de deniz yoluyla Karadeniz'deki diğer şehirlere gönderiliyordu.
Trabzon'daki bakırcılık sanatı günümüze kadar gelmeyi başardı ancak halk türkülerine bile konu olan bakırcılık ve kalaycılık meslekleri artık çeliğin mutfak eşyası olarak yaygınlaşmasıyla son yıllarda revaçtan düştü. Bakırcılık ve kalaycılık, kazancın eskisi kadar sonucu Trabzon'un Tarihi Bakırcılar Çarşısı'nda az sayıda sanatkar tarafından sürdürülüyor.
-"Çelik kaplar çıkınca yemeğin tadı kaçtı"
Tarihi çarşıda 55 yıldır bakırcılık yapan Emin Kara, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eskiden evlenecek çiftlerin mutfaklarına bakır eşya satın aldığını dile getirerek, "Geçmişte gelin bakırı almaya geldikleri zaman en az 50-60 kilo bakır eşya alınırdı. O zaman bakır mutfakta kullanılırdı. 1970'li yıllarda alüminyum çıktı ama uzun ömürlü olmadı. Sonra çelik çıkınca bakır eşya satışı durma noktasına geldi ama bakırın yerini hiçbir şey tutmaz. Bakır mutfak eşyasının yemeğin lezzetine büyük etkisi var. Çelikteki yemek haşlama olur ama bakır kaplar yemeği yavaş yavaş, sindire sindire pişirdiği için yemeğin lezzeti daha güzel olur" dedi.
Kara, artık yeni bakır eşya imal etmediklerini, eski eşyayı tamir ettiklerini söyleyerek, "Eskiden iş yerimde 8 kişi çalıştırırdım ve insanlar buradan geçerken çekiç sesinden kulaklarını tıkardı ama artık o ses yok. İnsanlar gelip çekiç sesi bulamayınca bakırcılar çarşısının nerede olduğunu soruyor. Trabzon'da en kalın bakır kullanılırdı, o yüzden bakırımız tercih edilirdi" diye konuştu. Kara, geçmişte bakırcılık mesleğinin çok popüler bir zanaat olduğunu ancak artık kazancının az olması sebebiyle yeni nesil tarafından tercih edilmediğini söyledi.
Çarşıda 43 yıldır kalaycılık yapan Muzaffer Göre de mesleğine ilginin eskisi kadar olmadığını belirterek, "Mesleğimizin bizden sonra devamı yok. Genelde kuymak, menemen, saç kavurma yapmak için kullanılan tavaları kalaylıyorum. Tencere, tava artık yaygın olarak kullanılmıyor. 30 yaşından küçük kişiler zaten bakır eşyanın ne olduğunu bilmiyor. Eskiden Trabzon bakırı bir numaraydı" dedi.
Aynı çarşıdaki iş yerinde bakır mutfak eşyası satan Emin Sağır da genellikle hediyelik amaçlı ve bakırdan yapılan servis kapları, tencereler, tavalar, kahve fincan takımı, demlik gibi eşyalar sattığını, halen az da olsa şehir dışına bakır gönderdiklerini söyledi. - Trabzon
Son Dakika › Yerel › Bakırcılar Çarşısı Çekiç Sesine Hasret Kaldı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?