Anadolu Ajansı 92 Yaşında

Milli mücadelenin sesini dünyaya duyurmak amacıyla 6 Nisan 1920'de kurulan ve günümüzde de Türkiye'nin dünyaya açılan penceresi olan Anadolu Ajansı (AA), 92'nci kuruluş yıl dönümünü kutluyor.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Orhan Erinç, Anadolu Ajansı'nın yeni bir Türk devleti kurulması mücadelesinde Türkler'in haklılığını dünyaya duyurmak amacıyla ve Atatürk'ün ön görüsüyle kurulmuş ilk ulusal ajans olduğunu söyledi.

Erinç, "Anadolu Ajansı uzun yıllar tek başına, gerek içeriden, gerekse dışarıdan aldığı haberleri yayın organlarına ileten ve halkın bilgilenme hakkını kullanmasına olanak sağlayan en kıdemli haber ajansı olma özelliğini taşıyor. Anadolu Ajansı'nın 92'nci yayın yılına ulaşmış olması basın tarihimiz açısından da çok önemlidir" dedi.

Bu yıl dönümünde de ajansa emek veren, ancak hayatta olmayan gazetecileri saygıyla andıklarını dile getiren Erinç, çalışan gazetecilere ve AA'ya nice başarılı yıllar diledi.

Gazeteci-yazar Mehmed Şevket Eygi de AA'nın Türkiye'nin, halkın, devletin, kıdemli, ciddi ve köklü kurumlarından biri olduğunu söyledi.

"Bu ajansın katkısı ve yardımı olmadan başarılı, kaliteli ve sağlıklı gazetecilik ve habercilik mümkün değildir" diyen Eygi, 1960'lı yıllarda günlük Bugün Gazetesini yayımlarken ana haber kaynaklarının AA olduğunu anlattı.

Eygi, "İnsanlar ve kurumlar hata yapabilirler ama kendi konusunda en az hata yapan kurum AA'dır. Ajansın 92'nci kuruluş yıl dönümünü tebrik ediyor, bir basın mensubu olarak teşekkürlerimi sunuyorum. İzin verilirse, milli kültür ve sanat haberlerine bugünkünden daha fazla yer verilmesini temenni ediyorum."

Anadolu Ajansı'nın, Anadolu'nun sesini dünyaya duyurmak için kurulduğunu hatırlatan gazeteci-yazar Mehmet Barlas da şunları kaydetti:

"Şu anda Anadolu Ajansı, Türk kamuoyuna ve Türk medyasına dünyada olup bitenleri de yansıtan modern bir haberleşme kuruluşudur. Ben gazeteci olarak mesleğe başladığımdan beri AA'nın her bültenini dikkatle gözden geçiririm. Çünkü AA benim için ciddi bir kaynaktır. Anadolu Ajansı, hem teknolojik altyapı olarak, hem de dünyaya açılmak bakımından gerekli bütün adımları attı. Kadrolarıyla hem bölgedeki, hem de dünyanın çeşitli ülkelerindeki insanlara kendi dillerindeki haberleri duyuruyor. Bu başarıyı da kutluyorum."

-"AA, bir nevi haberlerin doğrulatıcısı gibiydi"-

Gazeteci-yazar Gürbüz Azak da Anadolu Ajansı'nın milli ve ciddi bir kuruluş olduğunu belirterek, "AA, bunca yıldan sonra bile hala basılı yayın kuruluşlarımızı aydınlatmakta, beslemekte ve geniş haber ağı ve kaynaklarıyla güvenilirliğini sürdürmektedir" dedi.

Anadolu Ajansı'nın başka haber merkezlerinin kuruluşunda da heveslendiriciliği ve öncülüğü olduğunu dile getiren Azak, yetişmiş elemanları ile adeta bir okul görevini üstlendiğini söyledi.

"Bu örnek ajansımıza nice 10 yıllar ve eksilmez başarılar diliyorum" diyen Azak, şunları kaydetti:

"Gazeteciliğim döneminde başka ajanslardan da haber alıyorduk ama 'acaba' sorusu ortalıkta dolaşıyordu. 'Mutlaka Anadolu Ajansı'na da bakmamız gerekir' derdik. Anadolu Ajansı, bir nevi haberlerin doğrulatıcısı gibiydi. O yüzden güvenilirliğini o günkü gibi koruyor. Seviniyoruz böyle bir ajansımız olduğuna. Sonra Cumhuriyet başlangıcında basın yayın iletişim konusunda dışarıya ve içeriye dönük çok önemli hizmetleri olmuştur."

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim üyesi ve eski AA İstanbul Bölge Müdürü Prof. Dr. Atilla Girgin de AA'nın Kurtuluş Savaşı'na en büyük katkılarda bulunan kişilerin oluşturduğu bir kurum olduğunu ifade ederek, kurumun daha sonra da Türk basınına, demokrasiye, Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığına her aşamada katkılarda bulunduğunu söyledi.

Girgin, "Gazeteci Olmak Demek Önce Adam Olmak Demektir" adlı bir kitap yazdığını hatırlatarak, "Ben adam olmayı Anadolu Ajansı'nda öğrendim. Ankara'da üniversitede okurken 1968 yılında stajyer olarak başladım. Orada verilen birçok şeyi öğrendim. Terbiyeyi öğrendim, adab-ı muaşereti öğrendim. Türkiye'nin büyüklüğünü öğrendim. Benden sonra gelenlere de o kurumun bana kattığını aktarmaya çalıştım" dedi.

-"AA'nın şu anki gelişimi iyi gidiyor"-

AA'nın Cumhuriyet tarihinde, devletin kuruluş dönemi dahil, resmi tarihin arşivlerinden biri sayılabileceğini dile getiren gazeteci-yazar Prof. Dr. Mehmet Altan, "Tarihsel bir çalışma açısından AA'nın bizzat kendisi ve haberciliği, arşivi olağanüstü değerli niteliktedir" dedi.

Altan, Anadolu Ajansı'nın son zamanlardaki teknik gelişimi ve faaliyet alanlarını kurumsallaştırma anlamında da önemli adımlar attığını belirterek, bu adımların habercilik içeriği ve referans gazeteciliğinin de güçlendirilmesinde atılacağının kaçınılmaz olduğunu söyledi.

Sabah Gazetesi yazarı Emre Aköz de AA'nın toplumun çeşitli kesimlerine hitap eden bir haber ajansı haline geldiğini belirterek, "Anadolu Ajansı'nın şu anki gelişimi iyi gidiyor. Ajans eski yapısına kıyasla çok zengin bir habercilik anlayışı içerisine girdi. Tabii bu gelişmeleri memnuniyetle izliyoruz" ifadelerini kullandı.

Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve köşe yazarı İsmail Küçükkaya da Anadolu Ajansı'nın tüm medyanın tartışmasız en büyük ortak haber alma adresi olduğunu söyledi.

Küçükkaya, "Gazeteciler biliyor ki, yetişemedikleri her yerde, ulaşamadıkları her köşede mutlaka bir Anadolu Ajansı muhabiri vardır. AA, Türkiye'deki yaygın örgütlenmesi, dünyadaki gelişmeleri kucaklayan haber ağıyla medyanın ve halkın habere ulaşması konusunda çok büyük katkı sağlıyor" diyerek, son dönemde yoğunlaştırdığı özel haber çalışmalarının da gazeteler ve tüm yayın kuruluşları açısından zengin bir kaynak oluşturduğunu ifade etti.

Anadolu Ajansı'nın, objektif ve tarafsız yayıncılık konusunda önemli sorumluluk taşıdığını dile getiren Küçükkaya, şunları kaydetti:

"Milli Mücadele'nin ve Kurtuluş Savaşı'nın her aşamasına, Cumhuriyet devrimlerine tanıklık eden, Meclis'in çıkardığı ilk yasaları duyuran AA'nın bu yönüyle de tarihi bir misyonu var. Pek çok dilde haber akışı sağlaması, çok sayıda ülkeye ulaşması, Türkiye'nin gücünün artmasına da katkı sağlıyor. Gazetelerin en yakın yol arkadaşı olan AA'yı, kuruluş yıl dönümünde kutluyoruz."

- İSTANBUL