, 17 Ağustos 1940 tarihinde Kahramanmaraş'ın Afşin ilçesinin Berçenek Köyü'nde dünyaya geldi. Asıl adı Şerif Cırık olan Mahzuni, Berçenek'te ilkokul olmadığı için Elbistan'ın Alembey Köyü'nde, Lütfü Efendi Medresesinde Kur'an eğitimi aldı. Eski Türkçe'yi okuyup yazabilen halk ozanı, 1956 yılında kendi köyüne gelen ilkokuldan mezun olabilmiş.
Henüz 17 yaşındayken babasının zoruyla dayısının kızı Emine ile evlenir. Bu eşinden Züleyha adında bir kızı olur ancak bu evliliğini bir mektupla bitirir. 1957 yılında Mersin'de askeri okula giden Mahzuni, askeri okulda saz çalıp şiir yazmaya, türküler söylemeye başlar. 1960 yılında Ankara'da İtalyan asıllı Sovina (Suna) isimli bir kızla tanışan ozan, onunla evlenmeye karar verdi ve Suna'yı kaçırarak evlendi. 6 Ay birliğinden uzak kaldığı için TSK ile ilişiği kesilir. Askere giderken eşi ve oğlu Emrah'ı babasına emanet eden Aşık Mahzuni, döndüğünde eşi Suna'nın, arkadaşına kaçtığını öğrendi. Bu evliliğinden Emrah, Ferhat ve Şirin adında 3 çocuğu olur.
Ordudan sonra halkın sorunlarını kapsayan türkülerle halk ozanlığına başladı. saz çalmayı amcası Aşık Fezali (Pehlül Baba)'den öğrendi. 1964 yılında çıkarttığı ilk plağı ile müzik piyasasına girdi. 1963 ve 1964 yıllarında ise Ankara'da İşçi Partisinin gençlik kollarında aktif olarak görev yaptı. Halk ozanlarının seslerini duyurmak için Aşıklar Derneğini kurdu. Fikret Otyam'ın ve Gazeteciler Sendikası'nın desteği ile konserler verdi.1968'de kendi adına bir plak şirketi kurdu. Ancak ortakları Ayhan Coşkun ve Abas Sütçü'yle kısa zamanda batırdı.
Mahzuni 1974'te, üçüncü eşi Fatma Hanım ile evlenir. Bu evliliklerinden Derya, Ali, Şeyda ve Yetiş adlı dört çocukları olur. Aynı yıl gerçekleşen askerî darbenin ardından kurulan Nihat Erim hükümetinin Deniz Gezmiş ve arkadaşlarını idam etmesi üzerine Aşık, 'Erim Erim Eriyesin' türküsünü yapar ve bu türkü nedeniyle tutuklanıp dört ay cezaya çarptırılır. Gaziantep'deki evi kundaklandı. Bu yangında ünlü halk ozanının tüm ödülleri ve arşivinin yandığı söyleniyor. 1973 yılında halkı suça teşvik etmekten tutuklanarak, Ankara'da Sıkıyönetim Mahkemesi'nde yargılanır. 1962 - 1988 sürecinde defalarca saldırıya uğrar, evi yakılır, mahkemelik olur, tutuklanır, hapse atılır, dövülür ve işkence edilir.
, 1989 -1991 yılları arasında 'Halk Ozanları Derneği' genel başkanlığını yaptı. 1997 yılının Haziran ayında Almanya'da beyin kanaması geçirip, Almanya'nın Ulm Şehrinde tedavi görmeye başlar. 1998 yılında, 58 kaset sahibi olan Mahzuni, dünyanın yaşayan üç büyük ozanı arasında birinci sırayı aldı.
Tüm türkülerinin yer aldığı 8 kitabı bulunan ozanın, Bektaşi Kültürünün ve Anadolu Ezgilerinin dünyaya tanıtılmasında önemli bir rolü vardı. 2001 yılının başlarında rahatsızlanarak, kalp ve solunum yetmezliği nedeniyle tedavi altına alındı ve hastalığı atlatmayı başardı. Ve aynı yılın Kasım ayında, ''Elhamdülüllah Kızılbaşım ve Laikim. Ben değil yedi sülalem kızılbaştır. Bir suç varsa oda dedemdedir! " dediği için, DGM tarafından dava açıldı. Âşık Mahzuni, 62 yıllık ömrüne; 453 plak, 58 kaset ve yayınlanmış 8 kitap sığdırdı. Ayrıca TRT tarafından hazırlanmış iki belgeseli vardır. Mahzuni, 2002 Mayıs ayının 17'sinde Almanya'nın Köln Şehrinde hayata gözlerini yumdu.
Son Dakika › Yaşam › 78'inci Doğum Gününde Aşık Mahzuni Şerif Kimdir? - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?