Vakıfbank, Basınla Buluştu

Vestel Venüs Sultanlar Ligi Finali'nde Eczacıbaşı VitrA'yı 3-2 mağlup ederek şampiyonluğa uzanan Vakıfbank, medya gününde basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Eczacıbaşı VitrA'yla karşılaştığı final serisinde 2-1 geriye düşmesine karşın üst üste 2 maçı kazanarak seriyi 3-2'ye getiren ve Vestel Venüs Sultanlar Ligi'nde şampiyonluğa uzanan Vakıfbank, medya gününde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Kulüp Başkanı Osman Demren, Antrenör Giovanni Giudietti ve Kaptan Gözde Kırdar, soruları yanıtladı. 32 yıllık genç bir kulüp olduklarını söyleyen Başkan Osman Demren, "32 yıllık genç bir kulübüz. Büyümeye devam ediyoruz. Bu 32 yıla çok büyük başarılar sığdırdık. Bu süreç içinde son 5 yılda 14 kupa sığdırdık. Son 5 finalimizi de kazandık. İnşallah 6. finalimizi hafta sonunda kazanacağız. Kolay olmadığını biliyoruz. Şampiyonluktan dolayı teşekkür ediyoruz oyuncularımıza. Başarıya değer katan en önemli husus rakibinizdir. Çok güçlü bir ligde şampiyon olmak çok değerli. Uzun yıllardır yaşanmayan bir seriye yaşandı Eczacıbaşı'yla. Bu maçları kaybettiğimiz zaman bile zevkli oluyor. Ahlakın, rekabetin ve kalitenin en üst seviyede olduğu maçlar yaşadık. Bizimle eşit seviyede bir takım olması, ayrı bir değer kattı bu kupaya. Onlar da kazanabilirdi. Eczacıbaşı'nı ayrıca tebrik etmek gerekiyor burada. Kendilerine teşekkür ediyorum" diye konuştu.

"Böyle bir rakibe karşı, ancak Vakıfbank bu direnci gösterebilirdi"

Eczacıbaşı'nın çok önemli bir rakip olduğunun altını çizen Başkan Osman Demren, "Vakıfbank büyük bir aile. Bankamız yönetiminden buradaki en alt düzeydeki arkadaşımıza kadar herkesin büyük katkısı var. Birlikte hareket edebiliyorsak şampiyon olabiliyoruz. Türk voleybol tarihinin, kendi kulüp tarihimizin en değerli oyuncusunu, en değerli insanını bu şampiyonluklarla uğurluyor olmanın gururunu yaşıyoruz. İnşallah Avrupa'da da başarılı olacağız. Vakıfbank bunu hak ediyor ama Gözde de bunu ayrıca hak ediyor. Koçumuz, oyuncularımız, emek harcayan bütün arkadaşlarımız, herkesin aynı değerde olduğunu bilerek çalışmalarını yürüttüler. Burada herkes aynı değerde. Böyle olunca başarı geliyor. Böyle bir rakibe karşı bu direnci gösterip kazanabilmek ancak Vakıfbank'ın gösterebileceği bir başarıydı. Genç oyuncularımız da şans buldu. Yıl içindeki çalışmalarımızda hocamız, gençlerin çok güçlü geldiğini ifade etmişti. Altyapımızdan yetişen Beyza'yı da kutluyorum. Sezon başında Eczacıbaşı'nı tercih etmişti ve kendisini tebrik ediyorum" açıklamasını yaptı.

" Türkiye'yi en iyi temsil eden Vakıfbank"

Kendileri için önemli olanın toptan fayda olduğunu ifade eden Demren, "Bunu sağlarken kaliteli ve istikrarlı olmayı hedefliyoruz. Buna da devam edeceğiz. Hafta sonunda Şampiyonlar Ligi finalimiz var. Takımlar ve milli takım düzeyinde Türkiye'yi en iyi temsil eden spor voleybol. Burada da açık ara en başarılı takım Vakıfbank. Cumartesi ve pazar günü Romanya'daki maçların ardından ülkemize Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu hediye etmek istiyoruz. Daha önceleri finallerde kaybettiğimiz de oldu. Bakü'de, İtalya'da kaybettik. Sonuna kadar direnip vazgeçmeden direnip ülkemize bu önemli kupayı da hediye etmek istiyoruz. Sporda asıl olanın sadece kazanmak olmadığını biliyoruz. Her alanda ülkemize nasıl değer katacağımızı düşünüyoruz. Buralarda başarılı olduğumuzu görmekten dolayı da çok mutluyuz" ifadelerini kullandı.

"Zhu'nun burada olmasından dolayı mutluyuz"

Kariyerini noktalayacak olan kaptan Gözde'yle ilgili Vakıfbank'ın projeleri olduğunu ifade eden Osman Demren, "Gözde'yle ilgili projelerimiz var ama bunlar tabii Gözde'ye uyacak mı? Vakıfbank'a 13 yaşında geldi, burada çok değer gördü çok değer kattı. Kendisi bu şekilde hatırlanmak istiyor" dedi. Çin'de Vakıfbank'ın takip edilmesiyle ilgili konuşan Demren, "Çin'de takip ediliyor olmak bize çok büyük mutluluk veriyor. Final maçlarımız 17 ülkede canlı yayınlandı. Maçlarımız özellikle Çin'deki yayın saatlerine göre ayarlandı. Filipinler'de yarı finalde kaybetmiştik. Oradaki Çin'li kardeşlerimiz, nasıl önemli bir iş yaptığımızı bize göstermişti. Sevenlerimiz bizi takip etmeye devam etsin istiyoruz. Bizim sezonumuz uzun sürüyor. Rakipler transferleri tamamlıyor. Maçlarımız bitmeden transferle ilgili girişimde bulunmuyoruz. Zhu özelinde bir şey konuşmaya gerek yok. Fiziksel durumu ne kadar el verirse o kadar bizimle devam etmesini istiyoruz. Zhu burada olmaktan dolayı mutlu, biz de Zhu'nun burada olmasından dolayı mutluyuz" diye konuştu. Son olarak final serisiyle ilgili konuşan Demren, "Sahada eşit 2 takım vardı ve sonuna kadar mücadele edeceğimizi de biliyorduk. Ben takıma her zaman takımdan daha çok güveniyordum. Eczacıbaşı seride 2-1 öne geçse de farklı bir düşüncem olmadı. 2-1 önde olsaydık da işi bitirdik düşüncesinde olmazdım" diyerek sözlerini tamamladı.

Giovanni Giudietti: "Pes etmek kolaydı ancak etmedik"

Sözlerine Türkçe olarak başlayan antrenör Giovanni Giudietti, "Herkese merhaba. Tabii ki benim Türkçe çok yeterli değil" diyerek İngilizce devam etti. Çok zorlu bir final serisi oynadıklarını söyleyen başarılı hoca, "Türkiye Ligi'nde karşılaştığımız en zorlu final serisiydi bu. Sadece 5 maç değil, Eczacıbaşı'nın güçlü bir rakip olmasıydı işimizi zorlaştıran. Çok kaliteli bir ekipler ve zorlu bir final serisi atlattık. Aralıkta kazandığımız Türkiye Kupası'nın ardından tek bir hedef koyduk ve katıldığımız bütün turnuvaları kazanmalıyız dedik. 3'te 3 yaptık ve şimdi aklımız Romanya'da. Hedefimiz 4'te 4 yapmak. Göreve ilk başladığımda küçük bir salonda oynuyorduk. Ama şimdiki durum ortada. Bu fırsatlar için başkana teşekkür ediyorum. Kaptana da teşekkür etmek istiyorum. Son 10 yılda dünyanın en güçlü kulüplerinden birisi olduk, hatta en güçlüsüyüz diyebilirim. Bu seviyede devam etmek istiyoruz" dedi.

"Dünyanın en iyi takımındayım"

Üst üste 6 kez Final-Four'da olmanın çok önemli olduğunu söyleyen Giudietti, " Bükreş'te üst üste 6. kez Final-Four oynayacağız. Bu durum, kazandığımız 3 kupadan daha değerli bir durum haline geliyor. Oraya gidip kazanmak istiyoruz. Bükreş'teki ilk maçımız sezonun en zorlu maçı olacak. Rakibimiz çok güçlü bir takım ve iyi bir kadroları var. Bu turu geçersek, rakibimiz Galatasaray olabilir ve tabii ki zorlu bir maç olacaktır orada. Takımımız fiziksel ve mental olarak hazır. Kalan 3 günde de iyi hazırlanıp oraya gideceğiz. Bu kazandığımız 3 kupa için personele ve teknik ekibe teşekkür ediyorum. Dünyanın en iyi personeline ve teknik ekibine sahibim. Ayrıca oyuncular ve kaptana da teşekkür ediyorum. Final serisinde 3. Maçın ardından pes etmek kolaydı ancak onlar pes etmedi. Kulüp idaresi ve yönetimi de sonsuz güven ve desteğini esirgemedi. Bu yıl Eczacıbaşı ve Vakıfbank 8 kez karşı karşıya geldi. Sonuç 4-4. Böyle olunca da iki takımın ne kadar güçlü olduğu belli oluyor. Final serisinde 3 farklı değişiklik yaptık ve bunlar da etkili oldu" açıklamalarında bulundu.

Gözde Kırdar: "Çok yorucu bir sezon geçirdim"

Kariyerini Final-Four'un ardından noktalayacak olan kaptan Gözde, söylenenlere teşekkür ederek, "Osman Bey'le 8, 9 senedir birlikteyiz ancak babam gibi beni koruyup kolladı bunca sene. Geçen sene Galatasaray'a yarı finalde elendik, bu sene Eczacıbaşı'na karşı 2-1 gerideydik. Bugün benim son 6 günüm. Çok yorucu bir sezon geçirdim. Geçen sene benim için çok kötü bir dönemdi. Tek istediğim kendimi yeniden göstermek. Bunu başardım. Son 6 günüm ve elimden gelenin en iyisini vererek oynayacağım. Rakibimiz hızlı oynuyor ama biz de ne kadar güçlü olduğumuzu final serisinde gösterdik. Ben mutluyum 5 maç sürmesinden dolayı. Takımı takım yapan budur" dedi.

"Anne olmak istiyorum"

19 senedir bu kulüpte olduğunu söyleyen Gözde Kırdar, "Bence artık çok bile oynadım. 10 sezondur Giovanni ile birlikte çalışıyorum. Milli takımda da beraberiz. Antrenman, maç, milli takım derken ciddi yoruluyorum. Dizimden iğne oluyorum. Bırakmamdaki en büyük sebeplerimden birisi fiziksel durum. İkincisi de voleybolu her zaman en üst seviyede bırakmak istedim. En büyük sebeplerimden birisi de Allah nasip ederse anne olmak istiyorum. Bıraktıktan sonra bir planım yok. Stressiz ve huzurlu hayatımın tadını çıkarmak istiyorum" diye konuştu. Takım menajeri Pelin Yüce Falay da, zor bir final serisi geçirdiklerini söyleyerek, "Böyle bir rakip karşısında 5 maçlık final serisi oynamak ve psikolojik olarak ayakta kalmak çok zordu. Ancak daha bitmedi, bu hafta Şampiyonlar Ligi'ne gideceğiz. Çocuklar çok büyük bir başarıya imza attılar ancak bunun keyfini 1, 2 gün sürebildiler. Bu kupayı da alarak sezonu 4 kupayla bitirmek istiyoruz" diyerek sözlerini tamamladı. Açıklamaların ardından toplu pasta kesildi ve toplu fotoğraf çekimi yapıldı. - İSTANBUL