Son Formula 1 Testinden Öğrenilen 10 Bilgi

Formula 1 araçlarının Avustralya’da gerçekleştirilecek yarıştan önce son kez motorlarını çalıştırdıkları testleri geride bıraktık. Herkesin bildiği üzere pilotlar ve takımlar üzerinde çok büyük baskılar bulunuyordu.

Katalunya pisti kış testlerinin son ayağının gerçekleştirildiği yer oldu, takımlar ve motor üreticileri 12 günlük testlerde harcadıkları eforlarla beraber ilk yarışa hazır paketlerle gitmeyi hedeflediler.

Bazı takımlar diğerlerine göre biraz daha iyi göründü ancak testler hiçbir kesinlik göstermemekte. Son yapılan 4 günlük testler bize neler öğretti gelin onları ele alalım.

McLaren, Melbourne için hazır değil

McLaren Honda için yanlış giden ne ? Acaba Murphy Kanunları mı geçerli ?

Perde arkasında yaşadıkları teknik problemlerin (Ve yıldız pilotlarının geçirdiği kaza) ardından böyle hissetmek kaçınılmaz.

Son yapılan testin McLaren için ilk iki testten daha iyi geçtiği ortada. Jenson Button testlerin 2. gününde 101 tur attı ve MJÜ – K sistemiyle en uzun sürüşlerini gerçekleştirdiler.

Gelecekte yaşanılabilecek sıkıntıları düşünürsek takımı ilk yarışlarda hala problemler beklediği gözükmekte.

Ferrari iyileşme yönünde olumlu adımlar attı

Ferrari’nin sezon öncesi gerçekleştirilen kış testleri Maurizio Arrivabene’nin demeçlerine göre yeni araç planladıkları bütün hedeflere ulaştı.

2014 sezonunda yeni V6 motorlara geçildikten sonra Ferrari takımında Maranello’dan ayrılan bir sürü isim oldu.

Scuderia’nın geliştiğini anlamak o kadar zor değil. Red Bull ve Williams geçen sene Ferrari’ye göre oldukça hızlıydılar, ancak Scuderia bu sezon onları pek rahat bırakacak gibi gözükmüyor.

Ferrari fanları için güzel günler yakında.

Mercedes hızlı ancak pilotları mutlu gözükmüyor

Mercedes takımı 2015 sezonuna başlarken bir kez daha hızlı bir araç üretti. Son testlerde takım Nico Rosberg ve Lewis Hamilton’ın attığı hızlı turlarla bunu gösterdi.

Rosberg’in Cuma günü yumuşak lastikle attığı tur adeta bir işaretti. 1.203 saniye farkla Valtteri Bottas’ı geçmeyi başardı.

Padoktaki herkes Mercedes’in gücünü kabul ederken Rosberg verdiği demeçlerde zor bir gün olduğu ve sürekli ayarlarda değişiklik yaparak zaman kaybettiklerini dile getirdi.

Cumartesi günü ise Hamilton süper yumuşaklarla tur atan Felipe Massa ve Kimi Raikkonen’i yumuşak lastiklerle geçmeyi başardı.

Hamilton pist şartlarının Rosberg’i etkilemesinin bir payı olduğunu söyledi, anlaşılan o ki Mercedes tarafından hala gelecek bir şeyler var.

Renault’un hala yapması gerekenler var

Geçtiğimiz testlere bakılırsa Renault performans anlamında gözle görülür bir gelişme kaydetti ve bu gelişimin ardında yeni güç ünitelerinin olduğu düşünülmekte. Hedeflere birer birer ulaşıldı. Yapılan gelişmelerden sonra Red Bull ve Toro Rosso takımlarının performanslarına bakılırsa daha fazla performans bulunabileceği gözükmekte.

Yeni Renault motorunun bir önceki versiyona göre daha güçlü olduğu ortada ama Red Bull’un Ferrari, Mercedes veya Williams’ın temposunu yakalayabileceği sorusunun cevabı hala net değil.

Son haftada gerçekleştirdikleri gelişim göz önüne alındığında, yapılacak yeni güncellemeler, yeni sürüş problemlerinin ortaya çıkması ve Renault’un ifadelerine göre Melbourne’de gerçekleştirilecek ilk yarışa performans anlamıyla tam güçte olmaları beklenmemekte.

Williams görünenden daha ileride olabilir

Williams takımı geçen seneyi beklenenden çok üstte hatta 2013 sezonundan sonra büyük bir gelişme kaydederek sezon boyunca 1 yarış hariç tüm pole pozisyonlarını alan Mercedes ile (Avusturya’da pole Massa’ya aitti) mücadeleye en yakın olan takımdı.

Başarının getirdiği baskıyı düşünürsek takım testlere beklenenden daha rahat geldi ve testlerde çok az problemler yaşadı. (Bazı günleri erken kapatsalar bile takım test programlarını tamamladıklarını açıklamıştı)

Performans ve verimlilik anlamında gelişim sağlasalar bile takım hala ilk 2 çizgi için mücadele edecekleri konusunda hemfikir. Hala yakalayıp geçmek zorunda oldukları bir Mercedes ve geçen sezonlara göre gelişim sağlayan bir Ferrari olduğunu göz önüne alırsak rekabetçi bir sezon Williams’ı bekliyor.

3. günde atılan tur zamanlarına bakılırsa ne demek istediğimi anlarsınız.

Felipe Massa süper yumuşak lastiklerle 1:23.262 yaptı.

Ferrari’den Kimi Raikkonen aynı lastiklerle sadece 0.014 saniye ile gerisindeydi.

Bu arada ulaşılan maksimum hızlara bakılırsa (Bu veriler Autosport’tan ulaşılmıştır) Massa 331 km/h Raikkonen ise 329 km/h hıza ulaştı.

Bu verilerle beraber Williams’ı sert bir mücadele bizi ise seyir zevki büyük bir mücadele bekliyor.

Alonso’nun kazası güvenli sürüş ile ilgili bazı kıvılcımlar oluşturabilir

3. virajda McLaren – Honda’sı ile Alonso kaza yaptıktan sonra bazı bilinmeyen gerçekler var.

Alonso’nun ilk yarışta olamayacağı ve yetkili isimler tarafından hala açıklayıcı bir cevap gelmese bile FIA takımların gelecek sene yüksek hızlı kameralarla yarışması için yeni bir kural getirebilir.

Medyada Alonso’nun kazası büyük bir yankı uyandırdı ve 3 günü hastanede geçiren Alonso sadece son testleri değil, açılış yarışına da katılamayacak.

Romain Grosjean’de bu konuda konuştu ve bu tür durumlarda daha fazla koruma gerektiğini belirtti.

“Yandan gerçekleşen kazalardan sonra süspansiyon kolları bu kadar kolay kırılmamalı”

“Eğer tek parça halinde kalırsa enerji başka yerlere gidecektir”

Force Indıa: Kapalı kutu

Force India çok umutsuz bir kış dönemi geçirdi.

Force India hakkında sezon öncesi çok fazla spekülasyon çıktı. Hatta öyle ki takım Barcelona’da gerçekleştirilen ilk testlere 2014 aracıyla katıldı.

Takım finansal anlamda bazı problemler yaşamakta. Ancak takımın yeni aracı umut verdi.

Son testlere yeni araçla çıkan Force India takımı zoru başardı, Nico Hulkenberg ve Sergio Perez 365 turu 3 günde tamamladı.

Bundan sonraki mücadele ise performans bulmak için olacak ancak kış döneminde kısa sürüşler yapan takımı bazı teknik problemler vurabilir.

Kendisinden söz ettiren isim Verstappen

Eski Formula 1 pilotu Karun Chandok testlerde pist üzerinde izlediği isimlerden bir kişiye özellikle dikkat çekti. O kişide Max Verstappen’di.

“Bir çaylak gibi görünmüyor. Sürüşleri tutarlı (Verimli) gözüküyor ve doğru yolda ilerliyor. Çok agresif gözükmüyor ancak sahip olduğu agresiflik lastiklerin çalışması için yeterli derecede. Lastiklerini kilitlediğini veya pist dışına çıktığını görmedim. Bence oldukça etkileyici bir isim.”

Melbourne’e giderken çaylak Verstappen konuşulacak gibi gözüküyor.

Gelenekselden farklı bir Hamilton

Son senelerde alıştığımız üzere geçen sezon şampiyon olan pilot bir sonraki sezon 1 numaralı araçla yarışıyordu. Ancak Lewis Hamilton bu geleneği geride bırakarak yeni Formula 1 çağına ayak uydurdu.

2014’de ve karting günlerinde sahip olduğu 44 numarayı gelecek sezonda şampiyon aracında tutacağını Lewis Hamilton geçtiğimiz haftalarda açıkladı.

Bazı kesimler hala 2015 için 1 numarayı kullanması gerektiğini belirtse bile Hamilton kararından dönecek gibi durmuyor.

Basın karşısında sordukları zaman ilgisiz davranan İngiliz pilot 1 numaraya sahip olduğunu bildiğini ancak bunu taşımasına gerek olmadığını belirtti.

Mercedes’in baskınlığı devam ederse ve Hamilton bir kez daha şampiyonluğa uzanırsa (Taraf tutma veya istek olarak algılanmasın bu bir ihtimaldir) bir sezon daha 1 numarasız araçla bir Formula 1 sezonu geçirebiliriz.

Magnussen spor araçlarının hayranı

Bir yıl önce hiç kimse gelecek sezon Magnussen’in Le Mans 2015’te GT serisinde yarışacağını düşünmezdi.

Ancak durumlar değişti. Çaylak sezonunu geride bırakan pilot Fernando Alonso’nun takıma katılmasıyla beraber koltuksuz kalmıştı.

Babası Jan ile konuşan Magnussen’in Corvette serisinde yarışma ümidi vardı ancak o seride de boş koltuk kalmadı.

Artık Magnussen önüne gelen fırsatları değerlendirmek zorunda olduğunu biliyor ve Formula 1 kariyeri için bunlar çok önemli.

Alonso’nun kazasının ardından testlerde sürüş yapan ve açılış yarışında geçen sene podyuma çıktığı yarışa katılacak olan Magnussen eline geçirdiği bu fırsatı iyi değerlendirmeli.

Benzer haberler için TRF1.net