Serie A'da 21. Haftaya Önbakış

Napoli'nin merkezi

Edinson Cavani ve son dört sezon takımın geldiği noktada çok büyük payı olan Walter Mazzarri'nin takımdan ayrılması sonrasında Napoli'nin vites artırarak devam etmesini pek çok insan beklemiyordu. Rafael Benitez dünyanın en iyi taktisyenlerinden biriydi fakat son üç sezonu iki farklı takımda pek de verimli geçmemişti ve özellikle transfer kurguları üzerinden büyük eleştiriler alıyordu. Edinson Cavani'yi kaybeder kaybetmez takımın başına gelip Gonzalo Higuain'e 40 milyon Euro'yu saydıran, Cavani'den kalan 25 milyon Euro'yu da yine İspanyol Jose Maria Callejon ve Raul Albiol'e gömen Benitez'in bu hareketleri de fazlasıyla eleştirildi. Üstelik 4 sezondur 3-4-3 oynayan takımın sistemini 4-2-3-1'e çevireceğini açıklaması da başka soru işaretlerini beraberinde getiriyordu.

Ne var ki olumsuz beklentilerin birçoğu gerçekleşmedi. Gonzalo Higuain gollere çok çabuk başladı ve Jose Maria Callejon da bir sağ kenar oyuncusuna göre hem oyuna, hem de skora oldukça hızlı katkı yapmaya başladı. Raul Albiol'un dörtlü defans tecrübesini Mazzarri döneminde fazla oynamayan Miguel Britos'la birleştirerek üçlü defans alışkanlığını da kırmayı başaran Benitez'in takımı hem hücumda, hem de top rakipteyken iyi işler çıkaran kompakt bir takım görüntüsünü erken vermeye başladı.

Fakat elbette her şeyin sorunsuz gitmesi çok kolay değildi. Roma'nın lige 10'da 10'la rekor bir başlangıç yapması ve Juventus'un üst üste 12 galibiyetle kulüp rekorunu kırarak devam etmesi, şampiyonluk hayalleri kuran Napoli'nin rüyadan çabuk uyanmasına neden oldu. Savunmada yaşanan sakatlıklara yine özellikle ilk yarının son bölümünde Marek Hamsik'in sakatlığı eklendi ve forvet arkasında ikinci bir opsiyonu yaratmakta bir hayli zorlandılar. Kenarlarda Callejon ve Insigne'ye formunu sezon ortasına doğru yükselten Dries Mertens'le birlikte yeterli rotasyon yaratıldı fakat özellikle merkez orta sahadaki görece kalite eksikliği, muhtemelen Napoli'nin sakatlık problemleri dışında Juve ve Roma ikilisinden geri kalmasına yol açan ana problemdi.

Jorginho Napoli'de

Andrea Pirlo, Claudio Marchisio, Arturo Vidal ve Paul Pogba'yla sadece ligin değil, Avrupa'nın da en etkili orta saha rotasyonlarından birine sahip olan Juventus'un yanında Daniele de Rossi, Kevin Strootman ve Miralem Pjanic'li etkileyici Roma'ya karşı Marek Hamsik'in arkasında yer alan Gökhan İnler, Valon Behrami ve Blerim Dzemaili üçlüsü biraz düşük profilli kaldı. Rafael Benitez'in bu nedenle özellikle istediği orta saha transferiyle birlikte gidilen Radja Nainggolan'ın da Roma'ya kaptırılması, işleri Napoli için biraz daha zorlaştırdı. Hellas Verona'da gösterdiği performansla hem takımın çıkışında, hem de bireysel yönden çok etkili olan Jorginho'yla birlikte Napoli bir hamle yaptı fakat daha fazlasına da ihtiyacı olabilir. Corinthians'ın bir dönem Galatasaray'ın da gündemine giren orta saha oyuncusu Ralf'in yanında Interli Fredy Guarin ve Etienne Capoue için de hamle yapmaya çalışan Napoli'de bu bölgeye en az bir transfer daha gelecek gibi görünüyor. Topu tutma konusunda Roma ve Juventus'a göre geride olduklarını söyleyen Rafael Benitez'in bunu tolere etmek için yeni bir merkez orta saha kurgusuna ihtiyacı var ve Jorginho'nun yanında aynı profilde gelecek başka bir oyuncu Marek Hamsik üzerinde de zamanla farklı bir tasarrufta bulunulmasını sağlayabilir.

Ligue 1'de 22. haftaya ön bakış

Tüm bu şartlar ışığında Napoli bu hafta ligde Chievo'yu ağırlıyor. Son 5 maçında sadece 2 galibiyet alabilen deplasman sıkıntılı rakibi önünde doğal olarak favoriler. Geçtiğimiz hafta Bologna deplasmanında 2 puanı son dakikada Bianchi'nin golüne engel olamayarak bırakan Napoli'nin eksiklerine rağmen Chievo karşısında rahat bir maç çıkarması olası. Fakat sonrasında gelen Lazio, Atalanta ve Milan girdabından çıkmak için yeni transferlerin iyi performansına ihtiyaç duyabilirler.

Serie A'nın 21.haftasının açılış maçı Cumartesi günü TSİ 19.00'da.

Lazio – Juventus (Cumartesi 21.45)

Edoardo Reja'nın takımın başına gelmesinden sonra oynadığı 3 maçta 7 puan çıkaran Lazio'da işler yolunda. Reja'nın kulübü ve oyuncuları iyi tanıması, teknik direktör değişikliğinin getirdiği doğal performans artışıyla birleşince Lazio'da işleri bir süreliğine düzeltti. Fakat problemler bu kadar çabuk bir şekilde bertaraf edilecek düzeyin ötesinde.

Bu hafta bu defoları ortaya çıkarabilecek son 12 haftanın kazananı Juventus'a karşı oynuyorlar. Siyah-beyazlılar için puan kaybı zamanı gelmiş olabilir ve istim üzerindeki Lazio bu anlamda doğru rakip olabilir. Haftanın en keyifli geçmeye aday ve en yüksek profilli maçında Lazio'daki sistem değişikliği ve Reja'yla birlikte ilk onbire yerleşen Onazi'nin yokluğu maçın ana faktörlerinden biri olabilir.

Bundesliga'da 18. haftaya ön bakış

Hellas Verona - Roma (Pazar 16.00)

Hellas Verona hala ligin en iyi iç saha takımlarından biri. Fakat Jorginho'nun Napoli'ye satılması sonrasında işler onlar için biraz daha zorlaşacak. Sahalarındaki ikinci mağlubiyeti iki hafta önce Napoli'ye karşı 3-0'la aldılar ve yeniden vites artırmış Roma'ya karşı da işleri pek kolay olmayacak. Verona'nın iyi oynadığı topa sahip olma oyunu Roma'nın en güçlü olduğu departman ve sarı-kırmızılılar bu şekilde oynayan takımlara karşı kontra oyunuyla da sorun çıkarabiliyor. Hellas Verona için kendisini yeniden kanıtlama maçı fakat kendilerini zor bir 90 dakika bekliyor.

Cagliari – Milan (Pazar 16.00)

Milan'da yeni başlayan Clarence Seedorf dönemi hala hem ligde, hem de Milano'da en önemli gündem maddesi. Hafta içi Udinese'ye İtalya Kupası'nda elendiler ve Hollandalı hoca önemli sorunları olduğunu tekrarladı. 4-2-3-1'e geçen ve bu yapıyla biraz daha sağlam bir görüntü vermesi muhtemel Milan'ın oyuncularını kaybetmiş sıkıntılı bir Cagliari deplasmanına çıkması onlar Clarence Seedorf için avantaj. Milan galibiyete beklenenden daha yakın olabilir.

Thohir'e yaylım ateşi

Inter – Catania (Pazar 16.00)

Son 8 maçında sadece 1 galibiyet alabilen Inter'de işler yolunda gitmiyor. Erick Thohir'in göreve başladıktan sonra açıklamalarında ortaya çıkan dengesizlikler Endonezyalı iş adamının kafasında takım için çok daha büyük bir plan olduğunu gösteriyor olabilir. Ne var ki bu hafta ligin en zayıflarından Catania'ya karşı iç sahada oynuyorlar. Rolando Maran'ın geri döndüğü deplasmann ekibine karşı Inter yine kazanamazsa Walter Mazzarri için çok daha büyük sorunlar ortaya çıkabilir.

Livorno – Sassuolo (Pazar 16.00)

Ligin küme düşme hattının içindeki iki takımını karşı karşıya getiren maç alt tarafı direkt bir şekilde ilgilendiriyor. Son 9 maçında sadece 1 puan alabilen Livorno'da hafta içinde iki sezondur görev yapan Davide Nicola kovuldu ve yerine ligin vasat teknik direktörlerinden Domenico Di Carlo geldi. Dolayısıyla kendi evlerindeki maçta önemli rakiplerine karşı suni bir çıkış sergilemeleri mümkün. Sassuolo'daki problemler Domenico Berardi'nin 4 gol attığı enteresan Milan galibiyetinden sonra elbette son ermedi ve onları fazlasıyla zor bir maç bekliyor.

La Liga'da 21. haftaya ön bakış

Parma – Udinese (Pazar 16.00)

Parma geçtiğimiz hafta Chievo'yu deplasmanda yenerek bu sezon ilk kez üst üste üçüncü galibiyetini aldı. Özellikle forvet rotasyonunda yaptığı rotasyonla dikkat çeken Roberto Donadoni böylece Antonio Cassano ve Amauri gibi oyuncuları taze tutmayı başarıyor. Hafta içi kupada Milan'ı eleyen Udinese'ye karşı kendi evlerinde avantajlılar.

Sampdoria – Bologna (Pazar 16.00)

Sampdoria'da dün çıkan haberde Sinisa Mihajlovic'in Manolo Gabbiadini'nin Galatasaray'a satışını engellediği yönündeydi. Kadro profili yönünden sıkıntı yaşayan takım şu anda önemli oyuncularıyla tehdit altında ve hala yeni sayılabilecek Mihajlovic'in önündeki haftalar onlar için kritik. Hoca değişimi yaşayan Bologna için işlerin kötüleşme ihtimali bir hayli fazla. Geçtiğimiz hafta Napoli karşısında beraberliği son dakikada aldılar ama Sampdoria'ya karşı deplasmanda o kadar şanslı olmalarını beklememek lazım.

Torino – Atalanta (Pazar 16.00)

Atalanta ligin iç ve dış saha performansı en zıt takımlarından biri. Onlarda da özellikle German Denis'in takımdan ayrılacağına dair dedikodular var ve takımın sportif direktörü de teklifleri doğruladı. Oldukça formda olan Torino'ya karşı deplasmanda iyi sonuç alabilmeleri için bazı alışkanlıklarını bırakmaları gerekiyor ve onlar için ümitvar olmak şu aralar mantıksız olabilir.

Rüya başlangıç

Fiorentina – Genoa (Pazar 21.45)

Fiorentina'da Alessandro Matri'nin takıma geldikten iki gün sonra çıktığı maçta 2 gol ve 1 asist üretmesi Vincenzo Montella'yı epey rahatlattı. Bu hafta Gian Piero Gasperini'nin sert ve hızlı oynayan Genoa'sına karşı topa sahip olmaktan biraz daha fazlasını yapmaları gerekiyor. Fakat yine de Mor Menekşeler etkileyici seyircisi ve iyi iç saha futboluyla galibiyete bir hayli yakın.