Romanlar, "Biz Çingene miyiz" Diyen Yılmaz Vural'dan Özür Bekliyor

Edirne Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı Erdem Güyümgüler, Gençlerbirliği Kulübü'ndeki teknik direktörlüğü 6 gün süren Yılmaz Vural'a bir açıklamasında geçen "Çingene miyiz" sözü nedeniyle tepki gösterdi.

"ÇİNGENE MİYİZ" İFADESİ AŞAĞILAMA İÇERİYOR

Güyümgüler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Vural'ın Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin Levent'teki tesislerinde düzenlediği basın toplantısında, Gençlerbirliği Kulübü Başkanı İlhan Cavcav'la bir diyaloğunu aktardığı sırada kullandığı "Çingene miyiz" ifadesinin aşağılama içerdiğini söyledi.

"YILMAZ VURAL'IN ÖZÜR BORCU VAR"

Çingene ya da Roman olarak adlandırılan kişilerin de Türkiye Cumhuriyeti'nin asli unsurları ve vatanın bölünmez bütünlüğüne sıkı sıkıya bağlı insanlar olduklarını vurgulayan Güyümgüler, şunları kaydetti: "Biz, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız ve biz de her Türk vatandaşı gibi Türk lirası kullanırız. Sayın Vural, yaptığı açıklamada, 'Çingene-Roman' toplumunu açıkça aşağılamakta ve hakir görmektedir. Hiç kimsenin anne ve babasını seçme hakkı yoktur. İster Kürt ister Laz ister başka bir toplumdan ol, bunu seçme hakkına sahip değilsin. Hoşgörü coğrafyasında, üstelik dostluk, centilmenlik ve kardeşlik anlamına gelen sporun uzun yıllar içerisinde olan bir spor adamının ağzından dökülen aşağılayıcı sözler, biz Romanları, dilerseniz Çingene de diyebilirsiniz, yaralamıştır. Vural'ın biz Çingeneler'e, Romanlar'a bir özür borcu vardır. Bunu en kısa sürede yaralanmış bir toplum olarak bekliyoruz. Ayrımcılık ve hakaret, en çok birlik olunması gereken zamanda hiç hoş olmamıştır."

SUÇ DUYURUSNDA BULUNACAKLAR

Güyümgüler, Türkiye genelindeki pek çok Roman dernek ve federasyonunun Vural'a suç duyurusunda bulunacağını öğrendiklerini, kendilerinin de suç duyurusu hazırlığında olduklarını belirtti.

YILMAZ VURAL NE DEMİŞTİ ?

İlhan Cavcav ile arasında geçen diyaloğu anlatan Vural, şunları aktarmıştı; "İlhan Cavcav, gittiğim günden beri rapor istedi. Ben de 'İlhan ağabey, 4 günlük antrenörün verdiği rapor ne kadar sağlıklı olur. Yeri gelince takım düzenini söylüyorsun. Gel kimin kalıp, kimin gideceğini söyle' dedim. Ondan sonra müsaade istedim. Eskişehirspor maçından sonra takım otobüsünde idari menajer Emrah Atasoy'a 'Bana göre bu takımda verim alamayacağımız 13 oyuncu var' dedim. Ertesi gün İlhan ağabey ile telefonda görüştüm. Bana, 'buraya gelmenize gerek yok. Görevinize son verdik' dedi. Nedenini sorduğumda '18 oyuncu seni istemiyor' dedi. Oyuncuların adını daha söyleyemiyorum. Kulüpteki odamın yolunu bilmiyorum daha. 'İlhan ağabey senin tarzın mı değişti. Önceden sen yolluyordun, şimdi oyuncular mı bizi gönderiyor. Onlara ne diyorsunuz, hocanızdır gidin işinize bakın diyemedin mi' dedim. İlhan Cavcav, 'zaten çok zor durumdayız. Bir de sen 13 oyuncu istemişsin. 20-25 milyon eder' dedi. Ben de 'bu oyunculardan istifade edemeyiz. Ben senden oyuncu istemiyorum. Bu takımı ligde tutarım' dedim. O da 'ben bir karar aldım. Vazgeçemem. Yardımcı hocaların ilk maaşını vereceğim. Sana da birkaç kuruş veririz' deyince cinnet geçirdim. 'Sen ne diyorsun. Çingene miyiz. Olmaz' dedim."