Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk, TRT Spor'da katıldığı ve canlı yayınlanan programda gündemdeki birçok konu hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Buruk, Osimhen'in transfer sürecini de anlattı.
Okan Buruk'un açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde;
"Genelde kötü başlayıp iyi devam ediyoruz. Performans olarak da biraz daha eylül ekim ayı gibi performansımızı buluyoruz. En çok zorlayan bu sezon; milli takımdan gelen oyuncular. Geçen sezon çok uzun sürdü. Avrupa Şampiyonası'nda sonuna kadar gittik. Copa America'da Davinson sonuna kadar gitti. Onlara 2 hafta izin verdik, tekrar başlamaları, adapte olmaları, futbolu yaşamaları... Çok kişiyle konuştum, tüm takımlarda bu sıkıntı oldu.
Young Boys maçları, Beşiktaş maçı... Ne kadar eksik olsak da, transferi tamamlamasak da bizi üzen kötü oynamak. Bazen iyi oynar elenirsiniz, şanssızsınızdır. Kötü oynamak bizi üzdü. Bir hayır vardır. Hayır olarak şunu görüyorum; Avrupa Ligi'nde olmak, orada yolu görmek... Kendimize hedef çizdik. Oradaki üzüntünün tam tersine Avrupa Ligi'nde yukarılara gitmek için ümitliyiz.
Barış Alper geçen sezon 69 maç yaptı. 1 ay tatil yapabilse, yeni sezona adapte olabilir. Mental olarak da çok zorlandılar. Biz bile 1 ay tatil yaptık, onlar bile geldiğinde ne çabuk başladı dediler. Futbolda tatil süreleri çok düşük. Birçok oyuncunun açıklaması var böyle, fikstür kalabalık. Basketbol, voleybolda tatiller çok ama futbolda çok az. Bazı oyuncularımız da Abdülkerim gibi, fiziksel olarak kalın olan oyuncular, daha geç form buluyorlar. Nelsson da öyle... Young Boys maçlarında en büyük sıkıntımız da buydu. Davinson sakattı, yoktu; diğerleri yoktu, sağ sol bek yoktu. Defansif kurguda sıkıntılar yaşadık. Oyunu da etkiliyor. Biz önde oynayan bir takımız. Önde oyunu oynayamadık. Rakiplere o anlamda çok fazla şanslar verdik.
Dünyanın hiçbir yerinde rastlamayacağınız şey... İnanılmaz bir sabırsızlık. Ülkede var, birinci suçlu teknik adam. Kazanınca hep beraber kazanıyoruz, oturduğu sandalyenin bile etkisi oluyor. Kaybedince teknik adam. Bunu da kabul ettim. Bir sene 14 maç kazandık, 15'inciyi yenilince kıyamet koptu. Geçen sezon 17 maç kazandık, 18'inciyi kaybedince olay oldu.
Fenerbahçe bence bize karşı normal çıktı, Kasımpaşa maçındaki aynı oyun ve benzer 11'le çıktı. Öndeki karşılamaları, ikinci - üçüncü bölgede karşılamaları, birebir Kasımpaşa maçı analiziyle eşleşti. Önemli olan ilk golü bulmaktı. Bir anda iki gol bulunca maç bitti. 1-1 olsa farklı olur, 1-0 geriye düşsen farklı olabilir. 2-0'ı yakaladıktan sonra maçı çok rahat geçirdik.
Mourinho'nun ülkemizde olması çok güzel. Herkesin sevdiği saydığı, dünya çapında bir isim. Mourinho'nun Türkiye'de olması hepimiz için çok büyük mutluluk. Karakterini, daha önce ya ptıklarını, saha içi saha dışı yaptıkları beklediğimiz, hazır olduğumuz şeylerdi. Tarzı bu, bu tarzı sevip kabul etmek lazım. Derbide maç öncesi, maç sonu sarıldık, sahadan çıktık. O anlamda bir şey olmadı. Sizi rakip olarak görüyor, 2 senenin şampiyonu, belki de bir strateji. Direkt Galatasaray'a veya bana değil, şampiyon takıma karşı stratejiydi bu.
Bence Kerem hep iyi oynuyordu. Hep gole yakın oynuyordu, kaçırıyordu. Benfica'da geçen 3 gol attı. Kendi gitmek istedi, çok istedi. Kerem'de hep bir Avrupa hayali vardı, gidip kendini orada görmek istedi. Bunu futbolcuyken hepimiz istedik. Buraya hep geri dönüş şansı var ama Avrupa'ya gitmek istiyor. Kerem yükselerek oynuyor. Avrupa'da daha çok duyulan bir oyuncu oldu. Hem Şampiyonlar Ligi hem lig performansı. Mili maçta şansız bir penaltı kaçırdı. Hatta Hakan Çalhanoğlu bile penaltı kaçırdı, ilk defa...
Rakibe göre, maça göre hem 3'lü hem 4'lü kullanmayı düşünüyorum. Çünkü 3-4-1-2'den verim aldık. Rakiple hep birebir eşleştik. Tottenham 4-3-3 oynadığı için biz direkt 2 santrfor ve stoper ile eşleşti, Mertens ise Bissouma ile eşleşti. 3-4-1-2 oynamamızın nedenlerinden biri buydu, adam adama baskı yapabilmek için... 1-2 orayı kapatıyor aslında. Orada, arkadaki 3'lünün işi zorlaşıyor. Davinson'u sağ kenarda kullandık, Kaan'ı ortada kullandık. Davinson çünkü hem içi hem dışı kapatabiliyordu. Abdülkerim de en iyi maçlarından birini oynadı, hem kanadı kapattı hem içeriye sıkıştı.
Transfere 1.5 aydan çok var. Avrupa Ligi 30 Ocak'a kadar gidiyor. Birini alırsan oynatamıyorsun, satarsan elindekinden oluyorsun. Gönderecek oyuncuları doğru düşünmek lazım. Kimse bilmiyor ama orada 3 tane oyuncu ekleyebiliyorsun, 5 tane çıkarsan da 3 ekleyebiliyorsun. Mevcut düzende elimizde Sallai var kadroya giremeyen. 2 transfer yapıp listeye ekleyebiliyoruz. Transferi doğru düşüneceğiz zamanında....
Transferde çok baskı oluşuyor hep. Çok fazla, gereksiz... Devamlı transfer transfer transfer transfer. Devamlı transfer istifa transfer istifa transfer istifa. Bu baskı hata yaptırıyor bazen. Geçen sezon da böyle oldu. Çok büyük bir şey oluyor, beklenti de çok yükseliyor. Osimhen geldikten sonra beklenti hep yükselecek. Beklentinin yüksek olması iyi bir şey ama bazen siz istiyor, beğeniyorsunuz, her türlü şartı kabul ediyorsunuz ama oyuncu kabul etmiyor. Buraya oyuncu getirmek kolay değil.
Hakem işine ne diyeceğimizi şaşırdık. Genç mi olsun tecrübeli mi olsun? Hiçbirine öz güven vermiyoruz. Hakemin o özgüveni göstermesi gerekiyor. İtalya'da falan çok şeyler, çok dominantlar hakemler. Ağırlıklarını saha içerisinde görüyorsun. Bence o özgüveni vermek gerekiyor, hakem rahat olmadığı sürece tecrübelisi de genci de hata yapıyor. Ben hata olduğunu düşünüyorum, bilerek kimse kendini kötü duruma düşürmez. Bile bile niye zarar versin. Kafa karışıklıkları çok fazla. En sıkıntı yaşadığım şey standartın olmaması. Aynı pozisyona birinde faul veriyor, birinde vermiyor. Birinde kart veriyor, birinde vermiyor. Lehime aleyhime rahatsız ediyor. Yabancı VAR hakemine doğru iş gidiyor. Orada ses çıkmadı geçen sene. Dışarının sesi kesildi. Daha iyi olacaksa yabancı VAR hakemi düşünülmeli. Çok fazla maç var. Yabancı hakem getirmek kolay bir organizasyon değil.
Bizim son maçtaki penaltılara hem penaltı hem değil diyebiliyorsun. Davinson'a ben omuz omuza diyorum hakem penaltı diyor. Aleyhimize çalınan ikinci penaltı, bana penaltı gibi gelmiyor. Elini koydu mu koydu, o da öyle diyor. 10. dakikada aleyhine hata yaptı ama maçı kazandın. 10. dakikada lehine hata yaptı, 4-0 kazandık, o maçta 3 puan aldı mı diyeceksin. Bunlar göreceli şeyler. Bazı pozisyonlar etmiyor. Antalya maçında Tete pozisyonu vardı, VAR'dan çağrıldı, ayak ucu şey geldi, maçta 10. dakikada. Galatasaray o maçı penaltıyla kazandı diyemezsin. Son dakika penaltısı, son dakika kararları daha farklı oluyor, süre bitmiş skoru etkiliyorsun, erken dakikalarda etkilemiyorsun. Lehimize ve aleyhimize hatalar yapılıyor, tüm takımlar için bu böyle. Trabzonspor'un sezon başında birkaç maç aleyhine hata yapıldı, Göztepe maçında lehine hata yapıldı. Şu ana kadar çok net şekilde her şeyi etkilediğini düşünmüyorum ama hatalar yapılıyor. Aleyhime hata yapıldı ama maçı kazandım, o zaman fazla dile getirmiyorum. Adana Demirspor maçı, Samsunspor maçı. 2 penaltı verildi ama demiyorum. Net olarak şeyi söyleyemem, bu takım lehine aleyhine hep hata yapıldı demiyorum.
Barış'a da önemli teklifler geldi ama bırakmayı hiç düşünmedik. Barış kaldı. Barış Alper'i sezon sonuna kadar bırakmayı düşünmüyoruz. Avrupa'da hedefimiz var bir kere. Format değişti, Şampiyonlar Ligi'nden yeni takım gelmeyecek. Bu 36 takım devam edecek. Kim ne olacak biliyoruz. Sadece biz değil, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın gözüne kestirmesi lazım. 3 takımın da finale kadar gidebilme olasılığı var, bu kadrolar, bu takımlar ve bu taraftarla. 3 takım olarak kovalamamız lazım.
Transfere 1.5 aydan çok var. Avrupa Ligi 30 Ocak'a kadar gidiyor. Birini alırsan oynatamıyorsun, satarsan elindekinden oluyorsun. Gönderecek oyuncuları doğru düşünmek lazım. Kimse bilmiyor ama orada 3 tane oyuncu ekleyebiliyorsun, 5 tane çıkarsan da 3 ekleyebiliyorsun. Osimhen kendisi de kalacağını söyledi. Ocak'ta gideceğini düşünmüyorum. Öyle bir şey yok. Barış Alper'e de gelen teklifler oldu. Ama bırakmak istemiyoruz tabii, bir kere hedefimiz var. Sezon sonuna kadar Avrupa'da ve ligde hedeflerimiz var.
Gardi bana söylediğinde 'Yok artık!' dedim. Görüştüğüm birisi olduğu için direkt aradı. Bütün yaz Osimhen transfer haberleri vardı. Liste dışı olduğunu biliyordum, görüntülü konuşma yaptık. Galatasaray'ı Mertens sayesinde çok iyi biliyordu. İş başkanımıza gitti, durumu anlattık. Normalde bir santrfor daha alalım desek adamı döverler. Başkanımıza en doğru şekilde izah ettik. Kiralama parası ödemiyorsunuz, kalan maaşını ödüyorsunuz. Camiaya pozitif anlamda etki etti. Düzgün karakter ve burayı sahiplendi. İlk etapta Icardi olduğu için sistem nasıl kurgularız diye düşündüm.
Son Dakika › Spor › Okan Buruk, Osimhen transferinin nasıl gerçekleştiğini canlı yayında açıkladı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Yorumlar (11)