Haftanın olayı tabii ki Jean Louis Gasset'nin St Etienne'den istifa etmesi. Harika geçen bir sezon, herkesin yardımcılığını yapmış Gasset'nin kendi takımıyla muazzam iş yapması, gelecek sezon Avrupa Ligi bileti alınması falan derken pat, Gasset ara vermek istediğini söylemiş. En son Remi Garde'ın ailesel sıkıntılar sebebiyle kariyerine ara vermesi bu kadar iç burkucuydu. Daha kötüsü takımın başına kimin geleceği veya planların ne olacağı değil, Yann M'Vila başta olmak üzere beş-altı oyuncunun Gasset gidiyorsa ben de gideceğim demesi. Bu St. Etienne hakikaten lanetli galiba abi. Adamlarda iki sezon üst üste işler iyi gidemiyor. Not; Gasset St Etienne tarihinin 37 maç sonunda – 1972-1985 arası çalışan Robert Herbin'in 1.85'i sonrası– maç başına 1.75'le en fazla puan toplayan ikinci hocası. Gitme be hocam.
Ya sezon bitti, Nicolas Pepe ile Jonathan Bamba hâlâ gol atıyor. Salın abi insanları artık, yazık değil mi orta sıradaki takımlara. 2019'da sadece bir mağlubiyet alarak ligin bu açıdan en iyi takımı oldu Lille. Ajax belki yazın en fazla parçalanacak takım ama Lille'i de Premier Lig takımları parça pinçik edecek gibi. Zeki Çelik’in bile büyük bir transfer yapma ihtimali çok yüksek, bırakın Pepe'sini Bamba'sını. Bu sezonki beşinci asistini yaptı. Şov yapıyor sezon başından beri, hem de Avrupa'daki ilk sezonunda. Bu arada Mike Maignan da 37 maçın 15'inde gol yemedi. Marsilya da işte Mandanda'yı falan geri alsın Crystal Palace'tan...
Çok alakasız ama Bordeaux'ya bir parantez açayım. Tarihlerinde ilk kez üst üste altı lig maçı kaybettiler. Abi şimdi son üç yılda altıncı hocayla çalışıyorsunuz. Malcom çıkıyor, çat satıyorsunuz yerine oyuncu almıyorsunuz. Son iki sezonda ilk 11'de oynayan stoper sayısı 10. Yani bu kadar istikrarsızlık sonrası nereye iş yapacak bu takım. Paulo Sousa bence kötü bir teknik direktör değil, kaldı ki son üç senede çalışılan en iyi hocalardan biri. Ancak bu takımın da bi’ resetlenmesi lazım. Caen ve Dijon ikişer maç daha kazanmış olsalar son haftaya düşme hattında çıkıyordu Bordeaux.
Dijon demişken, sezonun ilk 12 haftası, ligden düşmeyi geçen hafta garantileyen Guingamp'ı çalıştıran Antoine Kombouare, bu hafta PSG'ye kaybederek direkt ligde kalma şansını kaybetti. Ha nedir, haftaya Caen evinde Bordo'ya ya kaybedecek ya da berabere kalacak, bu sırada Dijon Toulouse'u yenecek ve galibiyeti de altı farklı alacak falan da ohoo... Kısacası hocam dediğim Kombouare bir sezonda iki takım birden düşürdü. Yazık.
Lyon 2000 yılından bu yana ligdeki 16. podyumunu gördü. En yakın rakibinden yedi fazla bu sayı. Traore'nin yerine Marcus Thuram'ı aldılar deniyor. Müthiş fizik, acayip atletizm ve bitirme konusundaki beceriksizlik. Büyük keyif.
Monaco Amiens'ı yendi, ligde – bir mucize olmazsa – kaldı. Jardim'in yazın işi çok. Önce kendisini sezon başında satan kardeşlerden kurtulacak, sonra devlerin alacağı yıldızların yerini dolduracak. Seneye Avrupa yok, Monaco'nun bütçesi azalabilir. Oyuncu transferi de zorlaşırsa bunlardan dolayı gidişat Blanc'la şampiyon olup sonrasında çöpe dönen Bordeaux da olabilir. Her şey Jardim'in elinde. Baktın olmuyor, kaç hoca.
Haftanın diğer skandalı da Lekip editörlerinin belirlediği PSG tarihinin en iyi 11'i. Pauleta ve Cavani yok, Mbappe'yi almışlar. Tamam abi tarihin en büyüklerinden biri olacak bu adam. Tamam 60'lardan sonra bir sezonda 30+ gole ulaşan ilk Fransız oyuncu da oldu da, tarih diyorsun ya.
Haftaya sezon ödülleri ve Ligue'e çıkan yeni ekiplerin kutlamalarıyla birlikte olacağız.
Son Dakika › Spor › Ligue 1 notları - 37. hafta - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?