Habertürk Haber Merkezi'nden Hayati Arıgan'ın aktardığı bilgilere göre,
Galatasaray'ın alt yapısında oynayan, son olarak Silivrispor takımında forma giyen 21 yaşındaki genç futbolcu
Burhan Yıldız, geçen yıl Ekim ayında Cengiz E. tarafından başından vurularak öldürülmüştü.
Beylikdüzü'nde bir kafede yaşanan olayın ardından kaçan katil zanlısı Cengiz E., yakalandıktan sonra tutuklanmıştı. Hakkında 'kasten adam öldürme' suçundan müebbet hapis cezası istemiyle dava açılan sanık Cengiz E.'nin yargılanmasına
İstanbul Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. 3. duruşmada, tutuklu Cengiz E. hazır edilirken, Burhan Yıldız'ın ailesi de davaya müşteki olarak katılma talebinde bulundu. Mahkeme, anne, baba ve iki ablasının davaya müşteki olarak katılabilecekleri yönünde karar verdi.
Sanık E.'nin, Burhan Yıldız ile aralarında alacak verecek meselesi olduğu yönünde iddiaları üzerine mahkemeden söz alan abla
Özlem Yılmaz, "Benim babamla birlikte kurduğumuz emlak ofisimiz vardır. Sanık bizden daire satın aldı. Sonra sattı başka bir daire daha aldı. Bundan dolayı bizim 95 bin lira bakiye borcumuz vardı. Ancak kardeşim Burhan'ın bizim işyerimizle ilgisi yoktur. Sanığa da herhangi bir borcu bulunmamakta aralarında alacak verecek meselesi yoktur" dedi.
"EŞİ AZMETTİRDİ"
Futbolcu Burhan Yıldız'ın ailesi sanık Cengiz E.'den şikayetçi olduğunu belirtirken, avukatları
Mehmet Uysal, "Sanık Cengiz E. ailenin canını yakmak için bu eylemi gerçekleştirmiştir. Ayrıca biz sanığın eşi olan Saadet'in de sanığı azmettirdiğini düşünüyoruz. Şikayette bulunacağız" diye konuştu.
AKIL SAĞLIĞI İNCELENECEK
Sanık E. ise savunmasında şunları söyledi: 2015 yılından beri daire alıp satımı sırasında alacağım bulunmaktaydı. Devamlı erteliyordu. Bana ve eşime hakaretlerde bulunuyordu. Olay günü de İstanbul Beylikdüzü'nde bir kafede maktulle buluşacaktık. Alkollü şekilde dediği kafeye gittim. Masaya yumruklar vuruyor beni kızımı kaçırmakla tehdit ediyordu. Tabancayı yanıma aldığımı hatırlamıyorum. Maktule ne şekilde kaç kere ateş ettiğimi de hatırlamıyorum. Olaydan sonra kardeşimin haberi olmadan onun kimliğini alarak olaydan iki ay kaçtım."
Sanık avukatı, Cengiz E.'nin akıl sağlığının incelenmesi için adli tıp kurumuna sevkini talep etti. Mahkeme, sanığın ceza ehliyetinin bulunup bulunmadığının tespit edilmesi için
Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.
Sizin düşünceleriniz neler ?