1988/89 sezonundaki unutulmaz “Şampiyon Kulüpler Kupası”nda yarı finale giden serüven, Mayıs 2000’deki UEFA Kupası şampiyonluğu, Ağustos 2000’deki Süper Kupa şampiyonluğu, 2000/2001 sezonundaki Şampiyonlar Ligi çeyrek finali... Sarı kırmızılıların seksenli yılların sonunda başlayan başlayan Avrupa’daki başarılı yolculuğu, 2000’li yılların başına dek sürdü.
Bu başarılı dönemin ardından ise 2001-2002 sezonunun ikinci yarısından itibaren bir duraklama devrinden söz etmek mümkün. 2001/02 sezonunda, o dönem iki aşamalı olan grupların - Nantes, Lazio ve PSV’nin rakip olduğu- ilkinden çıkan Galatasaray; Roma, Barcelona ve Liverpool’un bulunduğu zorlu ikinci grupta başarılı olamamıştı.
2002/03’te Lokomotif Moskova, Barcelona ve Club Brugge’lü grupta sonuncu olan temsilcimiz, 2003/04’te ise Juventus, Real Sociedad ve Olympiakos’un rakip olduğu grupta üçüncü olarak UEFA Kupası’nda yoluna devam etmişti. 2006/07’de Bordeaux, Liverpool ve PSV’nin olduğu grupta ise bir kez daha grup sonunculuğu gelmişti.
Galatasaray, 2006/07 sezonundan sonra Devler Ligi’ne tekrar girebilmek için 2012/13 sezonuna kadar beklemeliydi. Fatih Terim’in takımın başındaki üçüncü dönemindeki ilk Avrupa macerası oldukça parlak geçti. Gruptan, Manchester United’ın arkasında ikinci çıkıldı, ikinci turda Schalke 04 engeli aşıldı. Çeyrek finalde Real Madrid’e elenilse dahi, İstanbul’daki rövanş maçındaki geri dönüş, hâlâ tüm Galatasaray taraftarlarının aklında taze.
Cimbom, bir sonraki sezon da Şampiyonlar Ligi gruplarından çıkmayı bildi. Üstelik Real Madrid ve Juventus’un olduğu, zorlu bir gruptan... İkinci turdaki Chelsea eşleşmesi, Galatasaray’ın Avrupa yolculuğunun sonu anlamına geldi.
Burdan sonrasında, deyim yerindeyse, Galatasaray Avrupa’da yoluna tepetaklak devam etti.
2014/15’te Anderlecht, Arsenal ve Borussia Dortmund’un olduğu grupta yalnızca bir puan aldı ve sonuncu oldu Sarı kırmızılılar. O puan da ilk maçta iç sahada oynanan Anderlecht maçında son dakika golüyle kurtarılmıştı. O sezon altı maçta dört gol atan Galatasaray, kalesinde tam 19 gol görüyordu.
Bir sonraki sezon gruplardaki rakipler Astana, Benfica, Atletico Madrid’di. Benfica’yı iç sahada yenen Cimbom, Astana ile hem içeride hem dışarıda berabere kalarak beş puanla grup üçüncüsü oldu. Temsilcimiz, attığı altı gole karşılık 10 gol yedi.
Beşiktaş’ın Süper Lig şampiyonluğu ile geçen iki senede Şampiyonlar Ligi macerasına ara veren Galatasaray, geçtiğimiz sezon ile birlikte Devler Ligi’ne dönüş yaptı. Turnuvanın belki de en kolay grubunda yer aldı Sarı kırmızılılar. Porto, Lokomatif Moskova ve Schalke 04’ün olduğu grupta yalnızca Lokomatif Moskova mağlup edilebildi. Schalke ile içerde oynadığı maçta golsüz berabere kalındı, diğer dört maç ise kaybedildi. Beş gol atan Cimbom, kalesinde sekiz gol gördü ve Moskova’nın önünde üçüncü olarak Avrupa Ligi’ne katılmaya hak kazandı.
Galatasaray, bu sezon ise -geçen sezonun aksine- oldukça zorlu bir gruba düştü. Paris Saint Germain, Real Madrid ve Club Brugge; temsilcimizin rakibi oldular. İlk maçta Brugge deplasmanından golsüz beraberlikle bir puan çıkaran Cimbom, iç sahada sırasıyla PSG ve Real Madrid’e 1-0 kaybederek şimdilik grubun son sırasına yerleşti.
Şampiyonlar Ligi’ndeki son dört sezonu, bu sezon oynanan üç maç da hesaba katılacak olursa, temsilcimiz için kabus gibi geçiyor. Gruptan çıkılan 2013/14 sezonu sonrası Devler Ligi’nde tam 21 maç oynadı Galatasaray. Bu 21 maçta yalnızca iki galibiyet aldılar, beş kez berabere kaldılar ve tam 14 kez mağlup oldular. Söz konusu maçlarda 15 gol atıp tam 40 gol yediler.
İki galibiyet alınan son 21 maçta, Galatasaray’In başında tam beş farklı teknik direktör görev yaptı. Cesare Prandelli ve Hamza Hamzaoğlu beş, Claudio Taffarel ve Mustafa Denizli birer maç takımın başındaydı. Fatih Terim ise, Galatasaray’ın son dokuz Avrupa maçındaki teknik direktörüydü. Bu dokuz maçtan yalnızca bir galibiyet çıkaran Cimbom, iki kez berabere kaldı ve altı kez mağlup oldu; beş gol attı, kalesinde 10 gol gördü.
Son olarak Galatasaray’ın 2010’lu yıllardaki Avrupa karnesine genel bir bakış atmakta fayda var. Zira 2012/13 ve 2013/14 sezonlarını da hesaba katmak, önümüze daha iyi bir karne çıkmasına yol açıyor.
Temsilcimiz, 2012 ve sonrasında tam 40 Şampiyonlar Ligi maçına çıktı. Bu maçlarda dokuz galibiyet ve dokuz beraberlik alındı, 21 kez mağlup olundu. 37 gol atan Cimbom, kalesinde tam 70 gol gördü. Bu 40 maçın 20’sinde teknik direktör, kulüp efsanesi Fatih Terim’di. Terim, Galatasaray’ın başındaki söz konusu 20 Devler Ligi maçında altı galibiyet aldı, dört kez berabere kaldı, 10 kez de mağlup oldu.
Sarı kırmızılıların önünde bu sezon oynayacağı en az üç Şampiyonlar Ligi maçı daha bulunuyor. Real Madrid ve Paris Saint Germain ile deplasmanda ve Club Brugge ile iç sahada oynanacak bu üç maç sonrası karne daha da olumsuz bir hâle mi gelecek yoksa bir nebze olumlu bir hâl mi alacak, hep birlikte göreceğiz.
Hazırlayan: Enes KANBUR
Son Dakika › Spor › Avrupa fatihi idi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?