Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın yayın organı Gençlik Spor Dergisi'ne açıklamalarda bulunan Çakır, futbolu çok seven, hakemliğe aşık bir çocuk olarak büyüdüğünü, 10 yaşında Kartalspor altyapısında futbol hayatına başladığını ancak 17 yaşında geçirdiği sakatlık nedeniyle futbola ara vermek durumunda kaldığını anlattı.
Babası Serdar Çakır'ın eski bir hakem ve Merkez Hakem Kurulu eski asbaşkanlarından olduğunu hatırlatan Çakır, "Daha hakem değilken onun sayesinde birçok güzel ve özel insanlar tanıdım. Ben futbol mu oynasam, hakemliğe mi başlasam diye tereddütteyken annem bana 'mutlaka sen hakem olmalısın. Ben seni Dünya Kupası'nda görüyorum' demişti. Biz annemizi gayriresmi gözlemci olarak gördük" ifadelerini kullandı.
Basketbol ve masa tenisine de ilgi duyuyor
Çakır, futbol dışında basketbol ve masa tenisine de ilgi duyduğunu dile getirerek, NBA liginin sıkı takipçilerinden olduğunu ve masa tenisi oynamayı çok sevdiğini vurguladı. Turnuvalarda diğer ülke hakemleriyle masa tenisi maçları yaptığını ifade eden Çakır, "Kendi aramızda turnuvalar düzenleriz. Başarılarımız var. Orada da ülkemizi çok güzel temsil ediyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
"Emekli olduğumda genç hakem yetiştireceğim"
Çakır, iyi bir hakem olabilmek için kendini daha ileriye götürmenin peşinde olduğunu belirterek, "Hala öğreniyorum, öğrenmenin yaşı yoktur. Bu iş 45 yaşına kadar yapılıyor. Allah sağlık verdiği sürece bir şeyler öğrenmeye çalışacağım. Örneğin son dünya kupasında dünyanın en iyi hakemleri vardı ama hiç kimse 'ben en iyiyim' demiyordu. Herkes birbirinden bir şeyler öğrenmeye çalışıyordu" görüşünü dile getirdi.
Hakemlikten emekli olduktan sonra farklı duygular içerisinde olacağını söyleyen Çakır, futbol camiasından ayrılmak istemediğini, Türkiye'de, UEFA'da veya FIFA'da görev alıp genç hakem arkadaşları yetiştirmek istediğini vurguladı.
Haftada 15 maç izlediğini ve günde 5 kilometre koştuğunu ifade eden Çakır, genç hakemlere şu önerilerde bulundu:
"Sabretsinler, planlı ve programlı bir şekilde çalışsınlar. Mutlaka başarı gelecektir. Fiziksel olarak fit olmak zorundalar, çok iyi kondisyona sahip olmak zorundalar. Devamlı kural kitabını okumalılar, talimatları ve değişiklikleri takip etmeliler. Bence en önemlisi maç izlemek. Sadece maçı değil, hakemi de izlemeliler."
"Yurt içinde taraf olunuyor"
Çakır, tanınan bir hakem olmasından dolayı hiçbir zaman baskı hissetmediğini belirterek, futbolu bir keyif olarak gördüğünü ve baskının başarıyı etkileyebileceğini kaydetti.
Uluslararası arenada çok iyi maçlar yöneten Türk hakemlerinin, yurt içinde maç yönettiklerinde ise çok fazla tepki aldığını ifade eden Çakır, uluslararası organizasyonlarda yapılan ufak tefek hataların görmezden gelindiğini ancak yurt içinde bir taraf olduğunu, yapılan doğrular da yanlış olarak görüldüğünü vurguladı.
Tüm liglerdeki maçlara aynı ciddiyetle ve sorumlulukla hazırlandığını kaydeden Çakır, "Hakemler olarak saygı görmek istiyoruz. Saygı görmek istiyorsanız önce saygıyı göstereceksiniz. Yönettiğiniz her maç birilerinin finali olabilir. Her maça aynı ciddiyetle hazırlanmak gerekir" ifadesini kullandı.
Çakır, Türkiye ve Avrupa maçları arasında kalite farkı olduğunu dikkat çekerek ancak Türkiye'de futbolun seviyesi, kalitesinin her geçen gün daha ileriye gittiğini vurguladı.
"Allahım bize yardım et"
Çakır, üst düzey bir organizasyonda Türk hakemi 40 yıldır temsil etmediğine dikkat çekerek, kendisinin bir ilki gerçekleştirdiğini, 2 grup maçı 1 yarı final mücadelesinde görev alarak Türk hakemlerinin geldiği noktayı dünyaya gösterdiklerini vurguladı.
Dünya Kupası'nda büyük bir heyecan ve ülkesini temsil etmekten dolayı gururlu olduğunu anlatan Çakır, tanımadığı binlerce insandan iyi dileklerle dolu mesajlar aldığını, maç öncesi tribünlerde Türk bayraklarını gördüklerini kaydetti.
Çakır, yarı final maçında düdüğü çalmadan önce neler düşündüğü ise şöyle anlattı:
"Herkes yerindeydi ben yandan gelecek işareti bekliyordum. Son 10 saniye içerisinde 'Allahım bize yardım et. Bütün Türkiye dualarıyla bizim arkamızda. Çalışmalarımızın karşılığını ver' diye dua ettim."
"Hedefim, bayrağı en yüksek noktada tutmak"
Bundan sonra üst düzey turnuvalarda ve finallerde görev yapmak istediğini de kaydeden Çakır, "Bayrağımızı buralara kadar çıkarttık, bundan sonra ki amacımız buralarda tutmak. Bayrağı genç arkadaşlara teslim ettiğimiz zamanda en yüksek yerde vermek istiyoruz. Önümüzde 2016 Avrupa Şampiyonası var. Benim ve ekibimin en büyük hedefi 2016 Avrupa Şampiyonası'nda yer almak" ifadelerini kullandı.
Dünyada ve Avrupa'daki sözleşmeli hakem uygulamasını değerlendiren Çakır, futbolcuların takımlarıyla sözleşme yaptığı gibi hakemlikte de federasyonlar kendi hakemleriyle sözleşme imzalamaları gerektiğini söyledi. Çakır, TFF'nin bu sisteme geçişle ilgili büyük bir çabası olduğunu ifade ederek, "Bu sadece bizler için değil, genç hakemler adına çok önemli bir adım olacak. Bir daha 40 sene beklemek istemiyorsak bunu yapmak zorundayız" şeklinde görüşlerini aktardı.
Son Dakika › Spor › Annesi İstedi Hakem Oldu | Cüney Çakır'ın İlginç Hayat Hikayesi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?