Uludağ Üniversite'sinde Hizmetler Durdu

Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi'nde, sözleşmeli olarak görev yapan sağlık personelinin büyük bölümünün, Sağlık Bakanlığı'nın yeni açtığı kadrolara geçmesi nedeniyle hizmette sıkıntılar yaşandığı bildirildi.

Tıp Fakültesi Dekanlığı, Bursa'da yayınlanan gazetelere ilan vererek personel sıkıntısı nedeniyle anjiyo laboratuvarında pace-maker (kalbe pil takılması) dışındaki hizmetlere ara verildiğini duyururken, hastanenin algoloji ve çocuk beyin cerrahi ünitelerinin de kapatılacağı, yatak sayısının yüzde 10-15 azaltılacağı öğrenildi.

Duyuruda, hastanenin kardiyoloji bölümündeki anjiyo laboratuvarında sözleşmeli olarak çalışan 5 teknisyenden 4'ünün, bakanlığın açtığı kadrolara atanmaları nedeniyle görevlerinden ayrıldıkları kaydedildi. Ayrılan teknisyenlerin yerine 4 Nisanda kabul edilen 5620 sayılı kanunun 2. maddesi gereğince yeni teknisyenlerin görevlendirilmelerinin mümkün olmadığına işaret edilen duyuruda, “Bu nedenle anjiyo laboratuvarında sunulan pace-maker dışındaki hizmetlere 27 Haziran tarihinden itibaren geçici olarak ara verilmek zorunda kalınmıştır” denildi.

“İNANILMAZ BİR DARBE YEDİK”

UÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Yurtkuran, üniversite hastanelerinde sözleşmeli çalışan deneyimli sağlık personelinin çoğunun, bakanlığın açtığı kadrolara geçmek üzere istifa etmesi yüzünden sıkıntı yaşandığını söyledi.

Bakanlığın, yeni açtığı kadrolara başvuran kişilere döner sermaye ödemesi yapılacağını duyurduğunu, bunun da üniversitede sözleşmeli çalışırken döner sermayeden yararlanamayan personel için cazip olduğunu belirten Yurtkuran, şöyle konuştu:

“Personel, bizden aldığının neredeyse iki katı maaş alacağı için bakanlığa kaçarken, üniversitelere yeni eleman alma hakkı tanınmadı, yeni kadrolardan görevlendirme de yapılmadı. Sadece bizden değil bütün tıp fakültesi hastanelerinden süratle sözleşmeli personel boşalıyor. Kendi yağımızla zar zor kavrulurken inanılmaz bir darbe yedik, çok kötü duruma düştük. Bu nedenle hastaneyi küçültüyoruz. Servislerdeki yatak sayılarını ve ameliyathane sayısını azaltarak bu fırtınayı kazasız geçirmeye çalışacağız.”

Yurtkuran, Sağlık Bakanlığı'na bu hafta içinde iki yazı göndererek “Çok kötü durumda olduklarını, uygulamanın tıp fakültelerine ciddi darbe vurduğunu” anlattığını ve bakanlığa geçen personele tanınan hakların üniversitede çalışan sözleşmeli personele de tanınmasını talep ettiğini vurguladı.

Hizmetine geçici olarak ara veren anjiyo bölümüne diğer bölümlerden personel takviye ettiklerini belirten Yurtkuran, atanan personelin eğitimini bir ay içinde tamamlayarak yeniden anjiyo hizmeti vermeyi planladıklarını vurguladı.

“ACİL ÖNLEM ALINMALI”

UÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Kayıhan Pala da bakanlığın açıktan atama yoluyla 30 binin üzerinde sağlık personeline istihdam imkanı yaratmasının çok olumlu bir gelişme olduğunu, ancak bu konuda üniversite hastanelerine karşı bir ayrımcılık yapıldığını öne sürdü.

Sözleşmeli çalışan 53 personelin bakanlığa geçtiğini, özel hastanelere geçenlerle birlikte sayının 70'i bulduğunu ifade eden Pala, “Özel hastaneler de kendi personeli bakanlığa geçince, ihtiyaçlarını bizdeki deneyimli sözleşmeli personeli alarak gidermeye çalışıyor. Bu alanda ciddi bir piyasa oluştu. Bu yüzden zaten çok kısıtlı sağlık insan gücüyle yürüttüğümüz hizmetler yürütülemez duruma geldi. Bakanlık acil olarak önlem almak zorunda” dedi.

Pala, personel sıkıntısı yüzünden anjiyo dışında algoloji ünitesini ve çocuk beyin cerrahi ünitesinin yataklı birimini kapatacaklarını, müdahale zorunluluğunda çocuk hastaların beyin cerrahi kliniğine yatırılacağını anlattı. Hastane genelinde yatak sayısını da yüzde 10-15 arasında azaltacaklarını dile getiren Pala, şunları söyledi:

“Giden personelin yerine yeni personel alamayınca hasta kabulünde sıkıntılar yaşamaya başladık. Düşünsenize; kalp krizi geçirip hastanemizin acil servisine başvuran bir hastaya anjiyo ünitesi kapalı olduğu için hizmet veremeyeceğiz. Bu, vicdani anlamda insanı sıkıntıya sokan bir uygulama ama mecburuz. Mevcut personelle nitelikli hizmet sunmamız mümkün değil. Yaşam bazı sorunları kaldıramaz. Bütün karar vericileri bu konuda acil önlem almaya, toplumun sağlığına duyarlı olmaya davet ediyoruz.”