Üç yaşındaki Anirudh hastane yatağında halsiz yatıyor, ellerine çok sayıda hortum bağlanmış.
Küçük çocuğun çekilen son videosunda annesi ona çaresizce yemek yedirmeye çalışırken iyileştiği zaman oynayacağı oyunları anlatıyor.
Anirudh bundan üç gün sonra hastanede yaşamını yitirdi.
Ölümünden önceki 14 gün boyunca ishali ve kusması devam etti ve idrara çıkamadı.
Ailesi semptomların çocuğa öksürük şurubu içirdikten sonra başladığını söylüyor. Hindistan'ın kuzeyindeki Ramnagar kentinde yaşayan aile, şurubu çocuğun ateş ve göğüs ağrısını kesmesi umuduyla buradaki bir eczaneden almış.
Hastanedeki doktorlar Anirudh'un böbreklerinin hasar gördüğünü söyledi. Normalde böbrekler tarafından süzülen kretinin atık maddesinin kanındaki oranı olması gerekenden fazlaydı.
Aile ölümün öksürük şurubundan kaynaklandığını söylüyor. İlaç kontrol testlerine göre şurup yüksek düzeyde dietilen glikol içeriyor. Bu toksik bileşen böbrek yetmezliği ve ölüme neden olabiliyor.
BBC'ye konuşan annesi Veena Kumari, " Çocuk çok acı çekti, yemek yiyemedi, gözlerini açamadı, yüzü ve vücudu su topladı." diyor.
Aralık 2019 ve Ocak 2020 arasında Ramnagar'da şurubu içtiği iddia edilen en az 12 çocuk yaşamını yitirdi. Aktivistler sayının daha yüksek olabileceğini savunuyor.
İlacın üreticisi Digital Vision şirketinin sahibi Parshottam Goyal, şuruplarının ölümlerle bağlantısını reddediyor.
BBC'ye konuşan Goyal, "Neden birilerinin çocuklarını öldürmek isteyelim? Kendi çocuklarımız da var. Zehir değil, ilaç üretiyoruz" diyor.
Ramnagar'daki trajedi, Gambia ve Özbekistan'da çocuk ölümlerinin Hint yapımı öksürük şuruplarıyla ilişkilendirilmesinden sonra yeniden gündeme geldi.
Aileler benzer semptomların görülmesi üzerine adalet aramaya karar verdi.
Hindistan dünyanın en büyük muadil ilaç ihracatçılarından biri olarak gelişmekte olan ülkelerin ilaç ihtiyaçlarının çoğunluğunu karşılıyor.
Ölüm olaylarıysa Hindistan'daki sanayinin kalite standartlarının sorgulanmasına neden oldu.
Hint sağlık aktivistleri büyüyen sanayide üretim ve denetim süreçlerindeki ihmallerle ilgili uzun zamandır uyarıda buluyor.
Bu alanda çalışan uzmanlar tarafından yazılan Gerçek Hapı isimli kitapta dietil glikol zehirlenmelerinin kez 1972'de kayda geçtiği ve 15 çocuğun öldüğü söyleniyor.
O günden beri Hindistan'daki çeşitli eyaletlerde "kitlesel zehirlenme vakaları" devam etti. Öyle ki vakaların tam sayısı bilinemiyor.
Yazarlar ilaçlardaki ham maddelerin ya da son karışımın firmalar tarafından sevkiyatından önce test edilmediğini iddia ediyor.
Ancak Hindistan'daki yetkililer Ramnagar'dakilerin münferit vakalar olduğunu iddia ediyor.
Hindistan İlaç İhracatını Teşvik Konseyi Genel Müdürü Udaya Bhaskar, "Birkaç partideki hatalara dayanarak, Hindistan'daki tüm ilaç sanayisinin iyi durumda olmadığını söyleyemezsiniz" diyor.
Hintli yetkililer, Gambiya'da çocuk ölümleriyle bağlantılı dört öksürük şurubunun ülkedeki düzenlemelere uygun üretildiğini söyledi; Dünya Sağlık Örgütü ise buna itiraz etti. Ancak ürünlerinin Özbekistan'da ölümlere yol açtığı iddia edilen firmanın üretim lisansı iptal edildi.
Ayrıca öksürük şurubu üreticilerinin ürünlerini ihraç etmeden önce numuneleri test ettirmeleri zorunlu hale getirildi.
Ramnagar davasında polisin, şurubu satan eczacı ve Digital Vision'ın üç yetkilisi de dahil olmak üzere beş kişi hakkında dava açması iki yıl sürdü; dava yerel mahkemede görülüyor.
Üst düzey bir polis memuru BBC'nin röportaj talebine yanıt vermedi.
Digital Vision'ın Ramnagar'daki üretim birimi 2020'de altı ay süreyle kapatıldı, ancak mahkemenin faaliyete geçmesine izin vermesinin ardından yeniden açıldı.
Veliler, çocuklarının ölümünden sorumlu olanlar hakkında işlem yapılmasını istediklerini söylüyor.
Üç yaşındaki oğlu İrfan'ın şurubu içtikten 10 gün sonra hayatını kaybettiğini söyleyen Murfa Biwi, "Adalet istiyoruz. Katillerin cezalandırılmasını istiyoruz" diyor.
Ebeveynlere mücadelelerinde yardım eden Jammu'dan aktivist Sukesh Khajuria, "Kurbanlar sebepsiz yere öldü. Üretici ve ilaç kontrol memurları görevlerini yerine getirmediler" ifadelerini kullanıyor.
Eğer hükümet yetkilileri işlerini yapsaydı, "Gambiya'da hiç ölüm olmayacaktı" diye ekliyor.
Ancak ilaç denetimcileri adaleti sağlamak için çok çalıştıklarında ısrar ediyor.
İlaç denetçisi Lotika Khajuria BBC'ye, Ramnagar'da toplanan öksürük şurubu örneklerinin "yüzde 34'ten fazla dietilen glikol" içerdiğini söyledi.
Ölümleri araştıran çocuk Ddktoru Bhavneet Bharati liderliğindeki uzmanlardan oluşan bir ekip de aynı sonuca ulaştı.
Bharati, "Toksinler öncelikli olarak böbreklerini iflas ettirdi; bazı vakalarda beyin, karaciğer, akciğer gibi birden fazla organ etkilendi. Bazıları solunum cihazına bağlanmak zorunda kaldı. Bazıları öldü, bazıları ise ciddi sakatlıklar geçirdi" diyor.
Hayatta kalanlardan biri de 15 aylıkken öksürük şurubunu içen Pawan Kumar'dı. Üç ay hastanede kaldı ve halen tedavi görüyor.
Babası Shambhu Ram, "Görme ve dinleme kapasitesi önemli ölçüde azaldı; yüksek tansiyonu var" diyor.
Aileler, çocuklarının tedavisi için devletten maddi yardım talep ediyor.
Son Dakika › Sağlık › Hint üretimi öksürük şurubu nedeniyle çocuklarını kaybeden aileler adalet istiyor - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?