Doktor Çiftin Dikkati, Bebeklerini Sağlığına Kavuşturdu (1)

DUYGU YENER - İkizlerinden birinin kafasındaki şekil bozukluğunu erken fark eden ve çevresindekilerin "düz yatırın geçer" önerilerini dikkate almayan doktor çiftin gereken ameliyatı zamanında yaptırması sayesinde bebekleri sağlıklı bir yaşam sürebilecek.

Uzman doktorlar Aslı ve Hakan Öcal çiftinin, kafa kemikleri arasındaki yapısal boşlukların erken kapanması sonucu ortaya çıkan "kraniostenoz" rahatsızlığıyla dünyaya gelen bebekleri Uygur Berk, hastalığının erken fark edilmesi sayesinde sağlığına kavuştu.

Anne ürolog doktor Aslı Öcal, yaşadıklarını AA muhabirine anlattı. 9 yaşında bir erkek çocuğu annesi olan Öcal, ikiz bebeklerinden Uygur Berk'in kafa şeklindeki değişikliği doğumunun hemen ardından fark ettiklerini belirterek, "Berk'in kafasının ön ve arkası uzundu. Doktor arkadaşlarımızla da görüştüğümüzde, bunun normal bir süreç olduğu söylendi. Daha sonra Berk'in başındaki açık olması gereken eklemlerin bir kısmının kapalı olduğunu öğrendik. Berk bu sayede yaklaşık 2,5 aylıkken ameliyat olmak durumunda kaldı." dedi.

Etraflarındakilerin "düz yatırın geçer" önerisinde bulunduğunu anlatan Öcal, "Kafa şeklini düzeltmek için 'bandaj yapabilirsin, yan ya da düz yatır' dediler. İlerleyen dönemde kafa şekli rahatsız etmeye başladı. Bu konuda uzman bir doktora başvurduk. Doktorumuz bize çocuğun kafasının büyümesi için açık olması gereken eklemlerin kapalı olmasıyla ilişkili olduğunu söyledi." ifadelerini kullandı.

Bebeğin küçük olması nedeniyle ameliyat konusunda tereddüt ettiklerini ifade eden Öcal, doktorların, ameliyat olmaması halinde bebekte fonksiyonel bozukluk, körlük, beyin gelişiminde gerillik görülebileceğini söylemesi üzerine ameliyat kararı verdiklerini anlattı.

Anestezi uzmanı baba ameliyata girdi

Eşi Hakan Öcal'ın anestezi uzmanı olarak görev yaptığı hastanede bebeğinin 2,5 aylıkken ameliyat olduğunu aktaran anne Öcal, "Eşim oğlumun ameliyat ekibine dahil oldu. Kraniostenoz ameliyatları çok özen ve dikkat gerektiren ameliyatlar. Çok kanamalı ve uzun süren ameliyatlardır. İlk etapta hepimizin doktor olmasının gerektirdiği soğukkanlılık oluyor. İşimizi bitirdikten sonra hepimiz anne baba olduğumuzu anlıyoruz. Eşim de ameliyattayken çok soğukkanlı, sakin davrandı, ameliyat bittikten sonra baba olduğunu hatırladı. O noktada biraz üzülmeye başladı." diye konuştu.

"Erişkin biri bu ameliyatı olsa toparlanması zor olurdu." diyen anne Öcal, ameliyat sonrasında bebeğin bir süre sabit yattığını ve kafasını çevirmemesi için dikkat ettiklerini söyledi.

Ameliyattan kısa bir süre sonra bebeğinin normal beslenmeye başladığını ve yoğun bakım sürecini hızla atlattıklarını dile getiren Öcal, ameliyattan iki hafta sonra bebeğin normal hayatına geri döndüğünü belirtti.

"Beyni sıkışıklıktan kurtarırken şeklini de düzelttik"

Ameliyatı gerçekleştiren beyin cerrahı Prof. Dr. Pınar Özışık, kafa kemiklerinin erken kapanması olarak bilinen "kraniosinostoz" hastalığının 2 bin canlı doğumda bir görüldüğünü kaydederek, "Bir kısmı diğer hastalıklarla birlikte olabiliyor, kafa kemiklerinin erken kapanmasına 'sendromik kraniostenoz' diyoruz." dedi.

Berk bebeğin tek bir kemik aralığında kapanma olduğunu anlatan Özışık, "Anne ve babanın kendileri de doktor olduğu için eğitimleri var, ne olduğunu biliyorlar. Bebeğin beynini sıkışıklıktan kurtarırken amacımız şekil bozukluğunu da düzeltmekti. Bebek büyüyecek, sosyal yaşamı var ve küçük yaşta okul hayatında ortaya çıkabilecek değişiklikleri de göz önünde bulundurmak gerekiyor. Normalde bebeklerde kafa kemikleri 4 yaş civarında tam olarak kapanıyor. Beynin büyümesine yer açmak için bu ameliyatı gerçekleştirdik. Alnındaki şişlik fazla olduğu için açık ameliyatla düzelttik." değerlendirmesini yaptı.

"Kafatasını yeniden inşa ettik"

Ameliyat ekibinde yer alan Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Gökhan Tunçbilek de, beyin cerrahisi ile ortak bir çalışma alanında olduklarını belirterek, bu gibi durumda olan çocuklarda sadece şekil bozukluğu sorunu olmadığını aynı zamanda kafatasının uygunsuz gelişmesine bağlı beyin sıvısında dolaşım problemlerinin de oluştuğunu söyledi.

Tunçbilek, "Yapılan çeşitli çalışmalar bu çocukların ameliyat olabilirlerse duygusal zeka, okul başarısının daha iyi olduğunu ortaya koyuyor. Görsel aşamayı düzeltmemiz mümkün, etkilenen bölgenin kemiklerinin çıkarılması gerekiyor. Ameliyat bittiği anda çocuğun kafatası düzelmiş oluyor. Beynin üzerine binen basınç azalmış oluyor ve beynin rahatlıkla büyüyebileceği bir alan yaratmış oluyoruz. Elde ettiğimiz kemikleri yeniden şekillendirerek kafatasına yeniden inşa ettik." diye konuştu.