Özel hastanede doktorsuz doğum skandalı: Bin yıl önce mağaradaki insanlar gibi doğurdu

Ankara'da Nihal Ş. (32) isimli kadın, hamileliğinin 35'inci haftasında 10 Mayıs sabah saatlerinde doğum sancıları başlayınca eşiyle birlikte Çankaya'daki özel hastaneye başvurdu.

ÖZEL HASTANEDE OĞLUNU KENDİ BAŞINA DOĞURDU

İddiaya göre; kadın doğum polikliniği servisinde odaya yatışı yapılan Nihal Ş., aynı gün akşam saatlerinde hastanede nöbetçi hekim bulunmaması nedeniyle kendisi doğum yaptı. Odada erkek bebek dünyaya getiren Nihal Ş.'ye, iddiaya göre ziyaret için hastanede bulunan başka bir hastanede görevli anestezi uzmanı hekim müdahale etti. Bebek ve anne, doğumun ardından hastanede tedaviye alındı.

VADEDİLEN BAŞKA YAŞANAN BAMBAŞKA

Nihal Ş. ve eşi, hastaneden taburcu olduktan sonra hastane hakkında Sağlık Bakanlığı'na şikayette bulunurken, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na da suç duyurusunda bulundu. Avukat tarafından hazırlanarak sunulan suç duyurusu dilekçesinde, müvekkil çifte hastaneye başvurduklarında doğumun kadın doğum uzmanı hekim eşliğinde steril şartlarda ve güncel tıbbi gelişmelere uygun vaziyette gerçekleştirileceğinin belirtildiği kaydetti. Ancak Nihal Ş.'nin hemşire ve çalışanlara doğum yapmaya başladığını belirtmesine rağmen ne nöbetçi hekim müdahalesi yapıldığı ne de doğumhaneye götürülmesine ilişkin bir işlem yapılmadığı belirtildi. Doğum sırasında müvekkile hiçbir sağlık görevlisi tarafından müdahalede bulunulmadığı, doğumun kendiliğinden ve hasta odasında gerçekleştiği belirtildi. Nihal Ş.'nin bu olay nedeniyle ruhsal açıdan ciddi bir buhrana düştüğü, anne ve çocuk sağlığının hiçe sayıldığı ileri sürülerek, sorumluların cezalandırılması talep edildi.

Öte yandan olayla ilgili hastaneden ise açıklama yapılmadı.

"BİN YIL ÖNCE MAĞARADA DOĞUM YAPAN İNSANLAR GİBİ DOĞUM YAPTI"

Ankara'da doğum sancıları nedeniyle özel hastaneye başvuran Nihal Ş.'nin hekim bulunmaması nedeniyle odada kendisinin doğum yaptığı iddiasıyla avukatı Kadir Cem Temtek Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Temtek yaptığı açıklamada şöyle dedi.

"Müvekkil ve eşi doğumun başladığını bir doktorun ya da ebenin müdahale etmesi gerektiğini söylemesine rağmen o gün ya hastanede nöbetçi bir doktorun bulunmaması ya da nöbetçi bir doktor var olmasına rağmen zamanında müdahale etmeme sebebiyle müvekkil hastane odasında aynı bin yıl önce mağarada doğum yapan insanlar gibi doğum yaptı. Ve tesadüfen orada bulunan başka bir hastanede uzman hekim olan ki alanı da kadın doğum olmayan bir hekim ant içtiği hayat kurtarma yeminine mukabelede bulunmuş müdahale etmiş hem çocuğu hem annenin hayatını kurtarmış. 2025 yılı aile yılı olarak ifade edilen bir yıl istikbalde çocuğun, annenin önemine vurgu yapılan bir yılda 21'inci yüzyılda Ankara'nın göbeğinde Çankaya'da bir kadın kendi başına kan içerisinde acı çığlıklar içerisinde doğum yaptı ve hiçbir doktor kontrolü ya da muayenesi ve müdahalesi olmadan; anne ve çocuğu kaybedebilirdik. Orada bulunan misafir bir hekimin müdahalesi ile belki de anne ve çocuğun hayatı kurtuldu. Bununla ilgili hastaneye müracaat ettik. Bu mağduriyetin giderilmesi gerektiğini ifade ettik ki bizim bu başvurumuz olaydan 2 ay sonra. Hastane hiçbir müspet adım atmadı. Hastane yaptığımız başvuruda bize yoğun bakımda yatan çocuğun masraflarını da bizden tahsil edebilecekleri yönünde daha saldırgan tutumlarla bir tavır sergiledi. Bununla ilgili bir hukuk mücadelesi yoluna başladık. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduk. Sağlık Bakanlığı tarafından da bir inceleme yapılacak umut ediyoruz" dedi.

"24 SAAT NÖBETÇİ HEKİM BULUNDUĞU YÖNÜNDE YANILTICI REKLAM YAPIYORLAR"

Avukat Temtek, olay sonrası hastanenin kendilerine; gerçekleşen doğumun doğal doğum olduğunu bu doğumu savunan insanların olduğunu söylediğini belirterek, "Halbuki kendi sosyal medya hesaplarını incelediğimiz zaman 'işte prenses doğum' adı altında acısız sancısız doğumların yapıldığını, hastanelerinde 24 saat boyunca nöbetçi hekim bulunduğu yönünde yanıltıcı reklam ve bilgilendirmeler yapıyorlar. Kendilerini hakkaniyete uygun olmayan bir şekilde savunacaklarını hatta bizim haksız olduğumuzu ifade ettiler. Şu an için anneyle bebeğin sağlığında bir problem yok. Yaşanılan bu hadisenin ileriye dönük etkileri olur mu olmaz mı bunu bilmiyoruz. Tabi buna tıp hekimleri karar verecektir. Yargıya güveniyoruz inanıyoruz ve devletimizin anne ve çocuk sağlığına sahip çıkacağını umuyoruz" ifadelerini kullandı.