"Akupuntur kilo kontrolü için de tercih ediliyor"

Kökeni çok eskilere dayanan Akupuntur uygulamasının faydalarına yönelik açıklamalarda bulunan Medicana Konya Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü'nden Uzm. Dr. Zafer Özer, "Özellikle Türkiye'de ve dünyada son yıllarda en sık kullanıldığı alan kilo kontrolüdür. Akupunktur sonrasında tokluk hissi, susama hissinin artması, metabolizmayı hızlandırıcı etkileri, iştahı azaltması ve yağ yakımını hızlandırması nedeni ile obezite hastaları tarafından çok sevilmektedir" dedi.

Dr. Zafer, Özer, "Akupunkturun sözlükte yazan karşılığı "Çin'de çok eskilerden beri uygulanan, oradan dünyaya yayılan, vücudun belli noktalarına altın iğneler batırma biçiminde yapılan bir sağaltım, iğne ile sağaltım" olarak geçmektedir. Tıpta tanımı ise 'vücuttaki belirli yani özel noktaların uyarılmasını gerektiren, genellikle cilde nüfuz eden bir iğne ile ağrıyı hafifleten ya da çeşitli sağlık durumlarını tedavi etmeye yardımcı olan tamamlayıcı bir tıbbi uygulamadır'. Geçmişten günümüze kadar teknolojinin gelişmesiyle beraber akupuntur uygulamaları da gelişti.  Akupunktur uygulamalarında iğneleme metodu dışında moksa, elektro, lazer, manyetik, masaj ve sono akupunktur yöntemleri de kullanılabilmektedir" diye konuştu.

"BİRÇOK HASTALIĞIN TEDAVİSİNDE KULLANILIYOR"

Akupuntur uygulamasının vücutta belirli noktalara altın,  gümüş ya da çelik iğneler batırılarak uygulandığını söyleyen Uzm. Dr. Özer, "İğneler batırıldığı zaman sinir uçları uyarılır ve uyarı sinir yolları ile omuriliğe, oradan da beyindeki merkezlere ulaşır. Bunun sonucu olarak vücudumuzda çeşitli kimyasal maddeler salgılanır ve dolaşım yoluyla bu maddeler hastalıklı bölgeye ulaşarak etki eder.

Dünya Sağlık Örgüt'üne göre akupuntur birçok hastalığın tedavisinde kullanılıyor. En başta romatizmal hastalıklar ( boyun kireçlenmesi, gonartroz, diz kireçlenmesi, bel ve boyun fıtığı, siyatik, tenisçi dirseği başta olmak üzere tüm tendinitlerde) olmak üzere baş ağrısı ve migren, periferal nöropati, trigeminal nevralji, fasial paraliz (yüzfelci) gibi nörolojik hastalıklar da  en sık kullanıldığı alanlardır. Ayrıca tinnitus, menierre gibi kulak rahatsızlıkları, solunum hastalıklarında, hipertansiyon hipotansiyon tedavisinde, gastrointestinal hastalıkların tedavisinde  de hekimler tarafından oldukça sık kullanılmaktadır" ifadelerini kullandı.

"HAMİLE KADINLARA, KALP PİLİ OLANLARA, KANSER TEDAVİSİ ALAN HASTALARA KULLANILMAZ"

Akupunkturun bu konuda eğitim almış hekim tarafından uygulandığı sürece belirgin ciddi bir yan etkiye yol açmayacağını vurgulayan Uzm. Dr. Zafer Özer, "Özel steril yani tek kullanımlık çelik iğneler hekim tarafından hastaya, hastalığına göre belirlenmiş noktalara batırılarak uygulanır. Yaklaşık 20-40 dakika arasında iğneler vücutta bekletilir. Hekim uygun görürse benzer uygulamayı kulaktan da yapabilir. Yine hekim uygun gördüğü hastalarda kulaktaki belirli noktalara kalıcı iğne tedavisi de uygulayabilir. Akupunktur erken doğum gibi bazı komplikasyonlara yol açabileceğinden hamile kadınlara, kalp pili olanlara, kanser tedavisi alan hastalara kullanılmaz. Kan sulandırıcı kullanan hastalara ise kontrollü bir şekilde uygulanabilmektedir" diye konuştu.