KADINLARIN en sık yakalandığı kanser türlerinin başında gelen meme kanserinin teşhisiyle ilgili Akdeniz Üniversitesi'nden Doç. Dr. Hamza Feza Carlak, ABD, Avrupa ve Türkiye'den patent aldığı bir yöntem geliştirdi. Yapay zeka ve yüksek çözünürlüklü termal kameralar kullanılan sistemde; kanser şüphesi bulunan dokuya verilen elektrik akımıyla ısınan hücreler arasında sağlıklı hücreyle kanserli hücre cildin 9 milimetre altından tespit edilebiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) bağlı Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı'nın (IARC) son yayımladığı ve 2022 yılı verilerini paylaşan raporda yaklaşık 19,97 milyon yeni kanser vakasının kaydedildiği dikkati çekti. 10,31 milyonu erkeklerde, 9,66 milyonu kadınlarda görülen kanser vakalarında erkeklerde en fazla akciğer, prostat, kolorektal, mide ve karaciğer kanseri tespit edilirken, kadınlarda en çok meme kanseri ve rahim kanseri vakaları görüldü. 2018- 2022 döneminde 53,5 milyon kanser vakası kaydedilirken, 2022'de 9,7 milyondan fazla kişinin kanser nedeniyle yaşamını yitirdiğine dikkat çekildi. Kadınlarda meme kanserinin erken teşhisle tedavisinin mümkün olduğunu belirten uzmanlar, erken teşhis yöntemleri üzerine çalışmalar geliştiriyor.
'TÜMÖRÜ CİLDİN 9 MİLİMETRE ALTINDAN TESPİT EDEBİLİYORUZ'
Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Hamza Feza Carlak, tıp alanında mühendislik çalışmalarına ağırlık veriyor. Doç. Dr. Carlak, özellikle meme kanserinin teşhis ve tedavisi için geliştirdiği yöntemle kanserli hücreyi termal kamerayla cilt altından tespit edebiliyor. Yapay zekadan da destek alınan çalışma için yüksek çözünürlüklü özel yazılımlı termal kamera kullanıldı. Patenti de alınan çalışmanın temelde kanserli hücrenin bulunduğu düşünülen bölgeye verilen elektrik akımıyla kanserli hücre ile sağlıklı hücre arasındaki ısı farkını tespit etmeye yönelik olduğunu anlatan Doç. Dr. Carlak, "Vücudun elektrik iletkenliğini de kullanarak kanserli ve sağlıklı dokuları birbirinden ayırabiliyoruz. Kanserli dokunun meme üzerinde oluşturduğu sıcaklık farkı sağlıklı dokuya göre daha yüksek olacağından 3 milimetreküplük tümörü cildin 9 milimetre altından tespit edebiliyoruz. Tümör dokunun daha büyük olması halinde de daha derinlerden tespit edebiliyoruz" diye konuştu.
'VÜCUDA OLUMSUZ BİR ETKİSİ YOK'
Mamografinin şu an en yaygın yöntem olarak kullanıldığını ancak bu yöntemde vücuda zararlı x-Ray ışınlarının uygulandığını kaydeden Doç. Dr. Carlak, kendi geliştirdiği cihazla ilgili şu bilgiyi verdi: "Vücuda olumsuz bir etkisi yok. Çok mobil bir cihaz. Hızlı şekilde görüntü veren bir sistem. Kısa sürede bizim bu görüntülemeyi yapmamız mümkün. Maliyeti de düşük. Hastaların daha erken evrelerde tümör tespiti yapılabiliyor" dedi.
Cihazın ABD, Avrupa ve Türkiye'den patenlerinin de alındığını anlatan Doç. Dr. Hamza Feza Carlak, "Artık ticarileşme aşamasına geçtik. Çeşitli firma ve yatırımcılarla görüşmelerimiz sürüyor" diye konuştu.
Son Dakika › Sağlık › Akdeniz Üniversitesi'nden Meme Kanseri Teşhisinde Devrim Niteliğinde Yöntem - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?