Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, "Tehdit ve şantajla bu ülkede oy almaya çalışanların kim olduğunu herkes biliyor. Kim PKK'ya yakın duruyorsa, PKK'nın talimatlarından başka bir şey yapamıyorsa, PKK'nın talimatlarına göre siyaset yapıyorsa tehdit ve şantajla oy alanlar onlardır." dedi.
TBMM Genel Kurulu, Başkanvekili Ahmet Aydın başkanlığında toplandı.
AK Parti İstanbul Milletvekili Osman Boyraz, son yıllardaki enerji yatırımları hakkında yaptığı gündem dışı konuşmada enerjinin; dünyanın, hayatın, güvenliğin ve ekonominin can suyu olduğuna işaret etti.
AK Parti iktidarları döneminde yapılan hizmetlerin saymakla bitmeyeceğini ifade eden Boyraz, enerji alanında yapılanları anlattı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı bir konuşmadan yola çıkılarak, sanal alemden umutlar besleyen, sandıktan umudunu kesen bir kitle ile karşı karşıya kaldıklarını belirten Boyraz, şöyle devam etti:
"(Tamam) diye ifade edilen bir 'trend topic' oluşturmaya çalışıyorlar. 'Tamam'ı 1994 yılında İstanbul'da çöp dağlarının yığınla olduğu, hava kirliliğinin olduğu, insanların çöp dağlarının patlamasıyla ölmesi sonucunda, 'Ne Kesici ne Livaneli ne Dalan, İstanbul'a nasıl da yakışıyor Recep Tayyip Erdoğan.' diyerek 'tamam inşallah' afişlerini astık. Şimdi ne diyoruz? Milletimize parmak sallayıp ders vermek isteyenlere, 'Hadi oradan.' demeye devam diyoruz. 'Devam' diyoruz inşallah. Bu aziz milletimizin değerlerine hakaret eden, onlara tepeden bakan, gönüllerini kıranlara 'Hadi oradan, devam.' diyoruz ve 'devam' diyeceğiz inşallah.
Bu millet ile birlikte yol yürümek istemeyenlere, vesayet odakları karşısında milletimize diz çöktürmek isteyenlere dur demek için 'devam' diyoruz. Ne Karamollağolu ne Akşener ne İnce, sandıklar açılınca göreceksiniz millet oy verince. 24 Haziran akşamında sandıklar açılınca umutlar yeniden yeşerecek, Recep Tayyip Erdoğan ile devam diyoruz, devam olsun inşallah."
HDP Adıyaman Milletvekili Behçet Yıldırım, Adıyaman'ın Samsat ilçesinin sorunlarına ilişkin yaptığı gündem dışı konuşmada, Samsat'ta iki depremin meydana geldiğini, halkın tedirgin olduğunu ve yaşanan depremlerin yaralarının sarılmadığını ileri sürdü.
Yıldırım'ın, "Tehditlerle, şantajlarla referandumda yüzde 90'ın üzerinde oy aldınız." sözü ise tartışmalara neden oldu.
"Gerçekler gün gibi ortada"
Yıldırım'a hükümet adına cevap veren Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, Yıldırım'ın gerçekleri saptırmaya çalıştığını, ancak gerçeklerin gün gibi ortada olduğunu vurguladı. Akdağ, "Kendisi Samsat'tan bahsederken Samsatlı kardeşlerimizin yüzde 90'ın üzerinde AK Parti'ye oy verdiğini itiraf etmek zorunda kaldı. Aslında bu yüzde 90 da değil, yüzde 94." dedi.
Samsat'ta önceki yıl ve bu yıl üst üste depremler olduğunu hatırlatan Akdağ, depremlerin büyük olmadığını, ancak binaların depreme dayanıklı olmaması nedeniyle tahribat meydana geldiğini söyledi.
Birinci depremle ilgili ihaleleri tamamladıklarını anlatan Akdağ, Samsat'ta 400'ün üzerinde afet konutu inşaatına başladıklarını, bu sene sonu itibarıyla bunları teslim edeceklerini, 400 civarında konutun inşaatına yakın zamanda başlayarak, onları da gelecek 6-8 ay içerisinde teslim edeceklerini belirtti.
Samsat'ta iş yerleri hasar görenlerin de hiç endişe etmemesini isteyen Akdağ, en kısa zamanda iş yerleri açısından da tahribatı giderecek adımları atacaklarını ifade etti.
"Terör örgütünün kafası ezildi"
Akdağ, HDP'li Yıldırım'ın "referandumda tehdit ve şantajla oy alındığından bahsettiğini" anımsatarak, şöyle devam etti:
" Türkiye'de tehdit ve şantaj ile oy alınma durumları oldu. 7 Haziran'dan önce buna ben kendi ilimden de şahit oldum. Güneydoğu ağırlıklı olmak üzere Doğu Anadolu'da da maalesef zalim bir terör örgütünün, PKK'nın halkın üzerindeki baskısı sebebiyle, tehdit ve şantajla vatandaşı korkutarak oy alma durum oldu. Hatta öyle şeyler oldu ki mesela Erzurum'un bir ilçesinde neredeyse oy kullanabilecek vatandaştan daha fazla sayıda oy kullanma durumu bile oldu. 7 Haziran'da ciddi sıkıntılarımız vardı. Elbette ki hükümetimiz, PKK terör örgütüyle mücadele ediyor.
Şükürler olsun ki bu mücadele, son iki sene içerisinde 35 yılla kıyaslanmayacak biçimde büyük bir muvaffakiyetle sonuçlandı. Terör örgütünün hani beli kırıldı deriz ya, beli kırılmakla kalmadı kafası ezildi. Ben, Kürt kardeşlerimizin yoğunluklu yaşadığı illere, ilçelere gittiğimde vatandaşlarımızın terör örgütüne karşı başarılı mücadeleden ziyadesiyle memnun olduklarını, üstlerinden PKK terör örgütünün baskısının kalktığını da görüyorum. Hiç merak etmeyin, Allah'ın izniyle 24 Haziran'da da PKK'nın vatandaşımızın üzerinde hiçbir baskısı olmadan, özgürce oylarını kullanabilecekleri bir ortamı AK Parti hükümetimiz sağlamış durumdadır. Bu çok önemlidir. Tehdit ve şantajla bu ülkede oy almaya çalışanların kim olduğunu herkes biliyor. Kim PKK'ya yakın duruyorsa, PKK'nın talimatlarından başka bir şey yapamıyorsa, PKK'nın talimatlarına göre siyaset yapıyorsa tehdit ve şantajla oy alanlar onlardır. Biz milletimizle gönül bağı kurduğumuz için 81 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşına hizmet ettiğimiz için 12 seçimdir, şimdi 13. seçimde Allah'ın izniyle bir kere daha Cumhur İttifakı ile ipi en önde göğüsleyeceğiz."
Tütün konusuyla ilgili de konuşmaların olduğunu dile getiren Akdağ, varlıklarına varlık katmaya çalışan "tütün baronlarının" olduğunu söyledi. Tütün üreten üreticileri korumaya devam edeceklerinin altını çizen Akdağ, Hükümet olarak "tütün baronlarına" da asla fırsat vermeyeceklerini söyledi.
Yeniden söz alan Yıldırım, "Kaos olmazsa siz hiçbir şeysiniz." demesi üzerine TBMM Başkanvekili Aydın, Adıyaman ve Adıyamanlılara haksızlık etmeyelim. Adıyaman bu memleketin huzur şehridir. Huzurun başkenti olan bir şehirle, Adıyamanlılarla ilgili terörle özdeşleştiren bu çıkışlarınızı külliyen reddediyorum. Halk, size 7 Haziran'da o kararı verirken iyiydi de 1 Kasım'da bu sonucu verirken mi kötüydü?" dedi.
"Sizin, kesinlikle Kürtlerle bir ilginiz yok"
Söz alan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş'ın, "Kürtlüğünüzden gocunuyorsunuz." sözüne AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı tepki gösterdi.
Halkın özgür karakterine karşı daha dikkatli bir dil kullanmak gerektiğini belirten Bostancı, "Baskı uygulamak terör örgütlerinin yöntemidir. Devletin de görevi onların hakkından gelmektir. Türkiye Cumhuriyeti bu anlamda görevini gayet başarılı bir şekilde yaptı, yapmaya da devam edecek. Burada vahim bir şey var. Sayın Beştaş, buradan söylenen bir söz üzerine 'Kürtlüğünüzden gocunuyorsunuz.' diyor. Bu Kürtlük algınız biraz tuhaf değil mi? 'Herkesten oy alacağız." diyorsunuz, 'Kürtlerin iradesini temsil ediyoruz.' diyorsunuz. Herkesten oy alınca herkesin iradesini temsil etmeniz gerekmiyor mu? Üstelik Kürtlüğü de kendi siyasal anlayışınız istikametinde çok özel bir şekilde tanımlıyorsunuz. Sizin kesinlikle Kürtlerle bir ilginiz yok." dedi.
Tartışmaların uzaması üzerine Aydın, birleşime ara verdi.
Verilen arada da Başbakan Yardımcısı Akdağ ve AK Parti ile HDP milletvekilleri arasında sözlü tartışma devam etti.
Aranın ardından CHP Uşak Milletvekili Özkan Yalım da gündem dışı konuşmasında nakliyecilerin ve taksicilerin sorunlarına değindi.
Akaryakıt ücretlerinin yüksekliği ve diğer giderler nedeniyle esnafın sorunlarının giderek arttığını ileri süren Yalım, konuşması sırasında üzerinde "Tamam" yazan bir pankart da çıkardı.
Yalım, nakliyeci esnafının sorunları nedeniyle araçlarını artık kullanamadıklarını ileri sürerek, bir çanta içinde getirdiği araç anahtarlarını kürsünün önüne döktü.
Meclis Başkanvekili Ahmet Aydın, Yalım'dan konuşması sonrasında anahtarları kendisinin toplamasını rica etti. Yalım da anahtarları kendi topladı.
Son Dakika › Politika › TBMM Genel Kurulu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?