TBMM Başkanı Cemil Çiçek, TBMM Genel Kurulu'nun dört eski bakanın yargılanmasına karar vermesi halinde Yüce Divan'da açık ve aleni yargılama yapılacağını belirterek, "Toplumun önünden kaçırılan bir şey olmaz" dedi.
NTV'nin canlı yayınında gündemdeki konuları değerlendiren Çiçek, dört eski bakan hakkındaki Meclis Soruşturma Komisyonu haberlerine yayın yasağıyla ilgili kişisel görüş belirtemeyeceğini söyledi.
Soruşturma sonucunda bir grubun istemediği yönde karar çıkması halinde "Meclis Başkanı müdahale etti" denilebileceğine dikkati çeken Çiçek, "Ben böyle bir sorumluluğu alamam, almam, yasalara göre de almamamız gerekiyor" diye konuştu. Çiçek, tersi bir durum olması halinde de işin alakası ve dahli olmayan kişilerin üzerinde kalacağını belirtti.
Dört eski bakan hakkındaki soruşturma ve geçmişteki devam eden davalarla ilgili açıklama yapmadığını anlatan Çiçek, şunları söyledi:
"Benim hukuka saygım var. Ne yapıyorsa ilgili makamlar yapacak. Bunun denetimi de kendi içinde hukuk yoluyla bellidir. Savcı hata yapıyorsa itiraz mercii bellidir, hakim yanlış karar veriyorsa temyiz yolları var. Türkiye'de mekanizma eksik değil. Her şeyin kararını ben vereceksem, siyasetçiler verecekse o makamlara gerek yok. Balyoz, Ergenekon soruşturması yaşadık, hala devam ediyor. Neydik ne olduk, nereden başladık nereye geldik, ne söylendi, ne tartışmalar yapıldı, şimdi hangi noktaya geldik. Hiç olmazsa ben, müdebbir siyasetçi olarak her önüme gelen konuda konuşmayayım."
Çiçek, Soruşturma Komisyonu'nun görev süresinin 27 Aralık'ta biteceğini ve Genel Kurul'un da raporu görüşerek karara bağlayacağını ifade ederek, "Elbette bu işlerin daha sonra değerlendirmesi yapılacaktır. Hukuki engeller ortadan kalktıktan sonra bunlarla ilgili bir değerlendirme ben de yapacağım. Benim de hakkım var" dedi.
"Rapor Genel Kurul'da açık tartışılacak"
Meclis'in geçmişten bugüne 100'ün üzerinde soruşturma yaptığını dile getiren Çiçek, hepsinde aynı usulün uygulandığını, kimine yayın yasağı konulmuş, kimine konulmamış olabileceğini belirtti. Çiçek, komisyonun kararlarını kendisinin aldığını, hiçbir yere danışmadığını, hiçbir yerden talimat almadığını, yazışmaları doğrudan yaptığını ve cevapların da komisyona geldiğini kaydetti.
Komisyonun raporunun Genel Kurul'daki tartışmalarının açık olacağını, oylamasının gizli yapılacağını anlatan Çiçek, gizli oy yönteminin milletvekillerine partilerin etki etmemesi ve kendi vicdanlarıyla baş başa kalarak karar vermesi için getirildiğini söyledi.
Yüce Divan'da yargılama yönünde karar çıkması halinde, aksine karar verilmediği sürece Anayasa Mahkemesi'nde açık ve aleni yargılama yapılacağının altını çizen Çiçek, "Toplumun önünden kaçırılan bir şey olmaz. Birden fazla süreç var, birden fazla makam bu işin içine giriyor" diye konuştu.
Çiçek, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın takipsizlik kararıyla bakanlar hakkında Soruşturma Komisyonu kurulmasının çelişki olup olmadığının sorulması üzerine, takipsizlik kararına itiraz hakkı olduğuna ve kararın kesinleşmediğine işaret etti.
Alevi açılımı ve Dersim tartışması
Çiçek, Alevi açılımı ve Dersim konusunda özür tartışmalarıyla ilgili olarak, bu konu ve her konunun parlamentoda ele alınması gerektiğini, aksi halde parlamentoların varlık sebebini izah edemeyeceklerini belirtti.
Bu konuların usulü ve yöntemi iyi belirlenerek parlamentoda konuşulmasının önemine değinen Çiçek, "Bunlar toplumun temel meseleleridir. Bunlar parlamentoda konuşulmayacak da başka yerde konuşulacaksa çözüm noktasında parlamento desteği, ortaya koyacağı görüşler gözardı edilecekse ya eksik olur ya yanlış olur ya da varlık sebebimiz tartışmaya açılır" diye konuştu.
Çiçek, Dersim konusunda en az 20 milletvekilinin Meclis araştırması ya da aynı sayıda milletvekilinin genel görüşme isteyebileceğini söyledi. Bu konunun kanun görüşmelerinde milletvekilleri tarafından dile getirildiğini ifade eden Çiçek, "Derli toplu konuşmak ve sonuca bağlamak açısından Meclis araştırması ya da genel görüşme yöntemlerinden biriyle konuşulması, bütünlük içinde ele almak bakımından faydalı olabilir" dedi.
"Salı günleri dokuz doğuruyoruz"
Cemil Çiçek, 2011'den sonra siyasetin sert geçtiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Salı günü grup toplantılarında üslubun sertliğine bakın. Sizi temin ederim, milletvekilleriyle tek tek konuştuğumuzda herkes salı günkü grup toplantılarının üslubundan, yapılış tarzından şikayetçi. Partilerimizin karşısına emniyet gücü çıkaramayız. Grup toplantıları, siyasi partilerimizin iç yönetmeliklerine aykırıdır. Bunu yazdım, söyledim, defaatle toplantı yaptık ama herkes bildiğini okudu. Toplantılar miting meydanlarına döndü, sloganlar atılıyor. Partilerin iç yönetmeliklerine göre, aslında grup toplantılarına milletvekilleri ve parti üst düzey yöneticileri dışında kimse giremez. Grup toplantılarının asli unsuru milletvekili, yemin ederek söylüyorum, oturacak yer bulamıyor. Profesyonel ziyaretçiler oluştu. Milletvekillerimiz bunlardan şikayetçi."
Çiçek, salı günleri Meclis'teki dar bir alanda 12 bin kişi bulunduğuna dikkati çekerek, "Disiplini sağlamak ve adli bir olayın meydana gelmemesi için canımız çıkıyor, dokuz doğuruyoruz" diye konuştu.
Parlamentoda grup toplantı salonlarının önüne polis koyamayacaklarını belirten Çiçek, "O zaman milletvekiliyle, partilerle polisi karşı karşıya getirmiş oluyoruz. Bu anlaşılması çok mu zor bir şey mi ki bu gerçeği kavrayacağız? Sizi temin ederim, grup toplantılarına milletvekilleri ve parti üst yöneticileri dışında kimse gelmese beşinci viteste gidiyorsak, bu anında ikinci vitese, birinci vitese düşer. Burası son senelerde içinden çıkılmaz hale geldi" dedi. Çiçek, siyasilerin birbirini kırmadan ve hakaret etmeden de aynı şeyleri söyleme imkanı olduğunu ifade ederek, "Aynı şeyi çok daha düzgün üslupla söyleme imkanı var" diye konuştu.
"Müzakere takvimi alma onurunda Baykal da hissedar"
Siyasi partiler arasında geçmiş dönemlerde olmadığı kadar mesafe olduğunu belirten Çiçek, geçmişte cumhurbaşkanlarının siyasi parti genel başkanlarıyla toplantılar yaptığını hatırlattı. Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu dönem böyle bir imkan olmadı. Sayın cumhurbaşkanlarının davetine herkes icabet etmedi. İkili görüşme oldu, birlikte görüşmeler olmadı. Parti başkanlarımızın karşılıklı ziyaretleri olmadı. Mesela bir parti genel başkanı, eşini yanına alıp bir başka parti genel başkanının evine çay içmeye gitse kıyamet mi kopar? Benim evime gelsinler, başım üstüne. Bu kadar husumet içinde siyaset doğru oluyor mu? Çat kapı yapmasa bile, 'bu akşam size çay içmeye geliyoruz' dese. Hanımını ya da arkadaşlarını yanına alsa veya tek başına 'geliyoruz' dese ne çıkar? Aynı şeyi yabancı ülke devlet adamlarıyla yapıyoruz da kendi aramızda yapsak ne değişir? İnsani değerleri ve ilişkileri öne çıkararak siyaset yapsak, çok mu uçuk laf ettim bilmiyorum.
Ben bunun geçmişte faydasını gördüm. 2002'de AB süreci başladı. Aday ülkeyiz, müzakere tarihi verecekler. Verhaugen geldi, 'Birbuçuk, iki ay içinde şu 6 kanunun çıkması lazım' dedi. Mümkün değil. Yapamayacağımızı düşünerek, kabadayılık yaptılar. O dönem AK Parti ve CHP var ve iyi ilişkiler var. Kaç kere Sayın Baykal'ı ziyarete gittim, evine gittik eski Cumhurbaşkanımızla. Hüsnü kabul gösterdi. Eğer o gün müzakere tarihini aldıysak, iki parti arasındaki bahar havasıdır, insani ilişkidir. Müzakere tarihi almanın getirdiği bir onur varsa iki parti ve o günkü yöneticiler bunda hissedardır. Bu ilişkileri böyle götürebilsek, bugün karşılaştığımız sorunların önemli kısmını ne tartışma konusu ne sorun yaparız. Bahar havasına ihtiyaç var, ilanihaye kış. Böyle bir kış kutuplarda bile yok. Dört senedir bu parlamentoda güneşli hava göremedik. Özeleştiri olarak söylüyorum. Benim hesabıma ne düşüyorsa herkes bana yüklesin ama bu, tek başına bir kişinin çözeceği konu değil."
3 dönem sonrası
TBMM Başkanı Çiçek, AK Parti'deki 3 dönem milletvekili seçilme kuralını doğru bulduğunu daha önce de söylediğini belirterek, siyasetin parlamentodan ibaret olmadığını söyledi.
Siyasete devam etme kararı verenlerin parti genel merkezinde ya da düşünce kuruluşlarında çalışabileceğini dile getiren Çiçek, "Artık yeter noktasına geldim. Bu işlerde kararı çok çabuk veririm. Son ana kadar da görevimi en iyi şekilde yapmanın gayreti içinde olurum" diye konuştu.
- TBMM
Son Dakika › Politika › TBMM Başkanı Çiçek Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?