MHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Tuğrul Türkeş, parti olarak, IŞİD tehdidine karşı Türkiye dışında bir "güvenli bölge" kurulmasını teklif ettiklerini, söz konusu "güvenli bölge"nin NATO veya uluslararası koalisyon himayesinde gerçekleştirilmesi gerektiğini düşündüklerini bildirdi.
Yazılı açıklamasında, Türkiye gündeminin "Ayn el-Arab (Kobani)" meselesiyle işgal edildiğini belirten Türkeş, bu dönemde MHP'nin resmi Ortadoğu politikalarını kamuoyu ile paylaşmak istediklerini ifade etti.
Türkeş, MHP'nin Ortadoğu'daki tüm devletlerin toprak bütünlüğüne, bölünmezliği ile sınır güvenliğine ve Ortadoğu'da barış, huzur ve istikrara hizmet edecek yegane değerlerin demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü ilkeleri olduğuna inandıklarını vurguladı.
Yıldırım Tuğrul Türkeş, MHP'nin, Ortadoğu halklarının radikal ideolojilerin tahakkümünden arındırılmış meşru demokratik taleplerine nispetle duyarlı ve hassas olduğunu vurguladı.
MHP'nin kimin güdümünde olursa olsun, bölgedeki tüm otoriter ve totaliter yaklaşımlara, eğilimlere ve usullere karşı olduğuna dikkati çeken Türkeş, şöyle devam etti:
"Partimiz, komşularımız Irak, Suriye ve İran'ın toprak bütünlüğünden ve birliğinden yanadır. Bu anlamda söz konusu bütünlüğü zedeleyebilecek tüm teşebbüslere ve yapılanmalara muhaliftir. Partimiz, Türkiye'nin milli menfaatlerini doğrudan tehdit eden tüm din, dil, mezhep ve etnik grup temelli terör odaklarıyla mücadele edilmesi gereğine inanır. Partimiz, Irak ve Suriye'de savaşın zulmüne muhatap kalan ve kimliği-aidiyeti ne olursa olsun her insana Türkiye'nin yardım elini uzatmasını doğru ve gerekli görür. Partimiz, savaşın yıkıcılığından kaçan ve Türkiye'ye sığınan insanlara sınır kapılarında yalnızca sıkı bir denetimin ardından (biyometrik verilerin toplanması ve benzeri) ülkeye giriş izni verilmesi taraftarıdır."
-"Partimiz, bölgedeki Türkmen nüfusunun varlığını, güvenliğini, huzurunu ve refahını esas alır"
MHP'nin Irak ve Suriye'yi sarsan savaşın bir uluslararası sorun olduğuna inandığını belirten Türkeş, sorunun uluslararası niteliğinin getirilecek çözümün de uluslararası olması gerekliliğini ortaya koyduğunu ifade etti. Türkeş, bu anlamda sığınmacılar meselesinin mali yükünün Birleşmiş Milletler vasıtası ile paylaşılması gerektiğini savundu.
Türkiye'nin NATO'daki konumunun güçlendirilmesinden yana olduklarını anlatan Türkeş, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Mevcut hükümetin bu sahadaki yanlış adımlarının müttefiklerimizin gayrimeşru ve yasadışı gruplarla diyalog kurmasına vesile olduğu kanaatindedir. Partimiz, IŞİD tehdidine karşı ve farklı sebeplerle Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli'nin 2008'den bu yana ifade ettiği gibi, Türkiye dışında bir 'güvenli bölge' kurulmasını teklif eder. Söz konusu 'güvenli bölge'nin NATO veya uluslararası koalisyon himayesinde gerçekleştirilmesi gerektiğini düşünür. Partimiz, bölgedeki Türkmen nüfusunun varlığını, güvenliğini, huzurunu ve refahını esas alır. Hükümet nezdinde ve basında şu veya bu gruba yönelik ve Türkmenlerin aleyhine olacak şekilde uygulanan 'pozitif ayrımcılığı' kesinlikle reddeder. Türkmen nüfusun yaşadığı sıkıntıları, çektiği çileleri ve uğradığı sistematik zulmü dikkate değer bulmayanlara inat ve ısrarla hatırlatır. Türkmenlere yapılan işkenceyi ve acımasızlığı kendine yapılmış addeder. Türkmen oluşumlar ve kuruluşlarla dayanışmayı daha ileri safhalara taşımayı teklif eder."
-"Partimiz, Filistin halkının özgür ve bağımsız bir devlete olan hakkını sonuna kadar tanır ve savunur"
Türkeş, IŞİD ve "Ayn el-Arab" meselesinden çok ileriye dönük olarak İran'ın nükleer programıyla ilgili endişeler duyduklarını aktararak "Nükleer bir İran'ın bölgedeki dengeleri tehdit edeceğini ve Türkiye'nin uluslararası platformda bu doğrultudaki kaygılarını daha gür bir sesle dillendirmesi gerektiğini düşündüklerini" bildirdi.
"Hükümetin 'İhvan' endeksli ideolojik bir dış politika yürütmesini doğru bulmadıklarını" belirten Türkeş, şunları kaydetti:
"Esas olan, Türkiye'nin milli menfaatleri ve evrensel insan hakları ile demokratik ilkeler doğrultusunda bir siyaset izlenmesidir. Partimiz, Filistin halkının özgür ve bağımsız bir devlete olan hakkını sonuna kadar tanır ve savunur. Gazze'nin, Ramallah'ın aktif savunmasının İsrail ve Mısır ile ilişkilerimizin normalleştirilmesinden geçtiğine inanır. Bu kapsamda, her ne kadar belirgin anlaşmazlıklarımız olsa da hem İsrail hem de Mısır Büyükelçilerimizin görev yerlerine dönmeleri gerektiğini düşünür. Partimiz, Türkiye'nin günlük meselelerle değil, uzun vadeli ve gerçekçi bir stratejinin kurulması ile ilgili devlet aklının çalıştırılmasının lüzumuna inanır. Partimiz, Ortadoğu'daki Türk dış politikasının evvela içerideki tüm Türk vatandaşlarının ve kamu düzeninin selametine odaklanması gerektiğine inanır. Her yerde ve her zaman birinci öncelik toplumun güvenliğidir. Milliyetçi Hareket Partisi'nin Ortadoğu siyasetinin ilkelerini ve içeriğini merak eden tüm kesimlere saygıyla duyurulur." - Ankara
Son Dakika › Politika › MHP Genel Başkan Yardımcısı Türkeş Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?