MB Para Politikalarını KMTSO'da Konuştu

Konferansa TBMM Başkan Vekili Nevzat Pakdil, Kahramanmaraş Valisi Mehmet Niyazi Tanılır, Kahramanmaraş Belediye Başkanı Mustafa Poyraz, Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Şahin Balcıoğlu, Merkez Bankası Başkan yardımcıları ve kurulu üyeleri, iş adamları çok sayıda yerel ve ulusal basın mensuplarıyla davetliler katıldı.

Toplantının açılış konuşmasını yapan Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası (KMTSO) Başkanı Mehmet Balduk, Kahramanmaraş hakkında genel bir bilgilendirme yaptı. Başkan Balduk, Kahramanmaraş'ta özellikle son dönemdeki ciddi gelişmeleri anlattı ve şöyle konuştu; "2009 yılında ihracat % 23 düşmüşken Kahramanmaraş'ta % 11,5 arttı. 2010 yılı İlk 8 aylık verilere göre ihracatta %19,2 artış var. Sanayide enerji tüketiminde % 10 artış var.

İstihdam rakamlarına göre ise 2008'e göre % 10, 2009'a göre de % 4,2 artış var. Bunların temel nedeni Kahramanmaraş'ta özellikle 20054 sonrası çok önemli yatırımlar yapıldı. Teknolojik seviye yükseldi. Teknolojide eskiyen bazı makineler yurt dışına gönderildi yerine yenileri geldi. Hala da teknolojik yenilemeler devam ediyor.

Özellikle tekstil sektöründe ve son dönemde de demir-çelik mutfak eşyası sektöründe teknolojisi en iyi dünya ölçülerine göre teknolojisi en yeni makineler Kahramanmaraş'ta Dünya'da %30, Türkiye'de %50 oranında olurken bu oran Kahramanmaraş'ta % 80 seviyelerinde yani Kahramanmaraş'ın teknolojisi çok yeni ve üst seviyede yer alıyor. 2008 kürsel kriz öncesi İstanbul Çerkezköy, Çorlu, Bursa gibi yerlerde tekstil sektöründe teknolojisi eskiyen makineler fabrikalar kapandı.

Bazısı yurt dışına satıldı makineleri ama Kahramanmaraş'ta özellikle 2009'un mayıs ayından bu yana bütün fabrikalar ful çalışıyor. Batıdaki kapanan fabrikalardan boşalan pazarı biz dolduruyoruz. Teknolojinin etkisi var. Kahramanmaraş'ta Öz sermaye yüksek onun etkisi var. Faizleri düşürdünüz onun etkisi var. Kurlar istenilen seviyede olmasa da daha öncekine göre normale yakın bir seviyeye geldi onunda etkisi var.

Biz yıllarca buradan seslendik. Üretmeden tüketmenin sonu fakirliktir dedik. Son dönemde küresel krizle beraber yönetilen tüzel piyasaların sanal pembe ortamı çökünce Yunanistan gibi ülkeleri gördük"dedi.

Bizler Kahramanmaraş'ta üretmeyi, yeni yatırım yapmayı, istihdam yaratmaya devam ediyoruz. Çalışıyoruz diyen Başkan Balduk; "Beyanlarınızı da okuyoruz. Tabi size kanunla verilmiş bir yetki var. Fiyat istikrarı. Bundan sonra genç nüfusu olan bir ülkede siyasi istikrar sağlanmışken, ekonomik istikrar sağlanmışken ki burada fiyat istikrarına bizlerde çok önem veriyoruz. Fiyat istikrarı olmadan Türkiye büyüyemez zenginleşemez bu doğru.

Bunu yaparken de genç nüfusu, talep kar nüfusu da düşünerek merkez bankasının kanunun kendine verilmiş yetkilerinde bir düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Fiyat istikrarının yanında üretimi istihdamı ve ihracatı da düşünen bir kurum haline gelmesi gerekir. Bunun içinde karar alıcıların bazı kanunlarda değişiklik yapması gerekiyor. Siz tabi iyi niyetle ülke menfaatine öne alarak yapacaklarını söylüyorsunuz.

Bizde ülke menfaatiyle ilgili doğru orantılı olarak düşündüklerimizi böyle olursa daha iyi olur diyoruz. Netice kaybederek değil de birbirimi anlayarak bu sorunları çözeriz. Verimliliği yükseltin diyorsunuz bizler verimliliği yükselttik bu sayede Kahramanmaraş olarak ayakta kalıyoruz. Bizim verimlilik alanında yapacağımız bir şey kalmadı. Bizim temel sorunumuz yüksek faizdi ama bunu da bitirdiniz.

Dünyaya göre hala yüksek ama enflasyona baktığımız zamanda reel faiz yok gibi görünüyor. Yüksek faizin temel maliyet unsurlarından biri olduğuna da inanıyoruz. Siz önümüzdeki süreçte dövizin rezervlerini arttır sakta kur ihracatçının istediği seviyeye gelmeyebilir demiştiniz. Olsun ama bizce denemekte fayda olduğuna inanıyoruz. Hatta belki biraz daha faiz indirimi olabilir mi diye düşünüyoruz. Umarım bu toplantı Kahramanmaraş ve ülkemiz için verimli ve faydalı olur"diye konuştu.

Daha sonra kürsüye gelerek Kahramanmaraş Sanayi ve Ticaret Odası'nın tertip ettiği Para Politikaları konulu konferansta Türkiye ekonomisini değerlendiren Durmuş Yılmaz, fiyat istikrarının önemine işaret ederken, "Fiyat istikrarı yenmez içilmez. Yenilen içilen mobilyadır tüketilen mobilyadır çoraptır gömlektir elbisedir. Refah bunlarla ortaya çıkar. Ancak fiyat istikrarı bunlarla ortaya çıkıyor.

Fiyat istikrarı olmanda bunlar olmuyor. Dolayısıyla fiyat istikrarının içerisinde bütün bunlar var. İstihdam da var büyüme de var ihracat da var her şey var. Tarlayı ne kadar ekime hazır ederseniz daha fazla ürün alırsınız. MB'nin yaptığı budur. Tarlayı nadas etmek, ekime hazırlamak ve sizin daha iyi bir ürün almanız için bir ortam hazırlamaktır.

Türkiye'nin güçlü bir büyümenin ardından toparlanma eğilimine girdiğini vurgulayarak, "İkinci çeyrek itibariyle ekonomimiz kriz öncesi seviyesinin üzerine çıkmıştır. Rakamlar bize Türkiye'nin krizden çıktığına işaret etmektedir"ifadelerini kullandı.

Küresel krizdeki 2009'un ortalarında başlayan toparlanma eğiliminin 2010 yılının ilk yarısında devam ettiğinin altını çizen Yılmaz, şu saptamalarda bulundu: "Yılın ikinci yarısında bozulan risk göstergeleri gelişmiş ülkelerdeki iktisadi verilere göre beklentilerin daha iyi gelmesi sonucunda bir miktar toparlamıştır. Küresel ekonomideki toparlanma sinyallerine rağmen gelişmiş ülkelerin bankacılık sistemlerine ilişkin yüksek işsizlik oranlarıyla kamu maliyesine ilişkin belirsizlikler risk iştahını azaltmaktadır.

Gelişmiş ülkelerdeki bankalarla ilgili sorun şudur. Şuanda biliyorsunuz Uluslararası Ödemeler Bankası'nda bankaların sermaye yeterlilik oranları ile ilgili birtakım düzenlemeler yapıldı ve açıklandı. Burada ortaya konan sermaye yeterlilik -yüzde 8- rakamı değişmedi. Peki değişen nedir? 8'in kompozisyonu değişti. Dış taleplere bakacak olursak küresel ekonomideki toparlanmaya ilişkin belirsizlikler Türkiye'yi olumsuz etkileme riski taşıyor.

İhracatımızın önemli bir kısmını AB gibi krizden göreli olarak en fazla etkilenen ülkelere yönelik olması ve ihraç ürünlerimizin küresel ekonominin bölgesel hareketlere duyarlı olması kriz süresince Türkiye'nin krizden dış ticaret kanalıyla etkilenmesine neden oluyor"diye konuştu.