TBMM İnsan Haklarını inceleme Komisyonu bünyesinde kurulan ve Tunceli'nin Hozat ilçesindeki vatandaşların fişlenmesi iddialarını araştırmak üzere kurulan alt komisyon, olayı araştıran İçişleri Bakanlığı yetkililerini dinledi.
Hozat ilçesinde vatandaşların istihbarat birimlerince yasa dışı olarak fişlendikleri iddialarını araştırmak üzere oluşturulan Alt Komisyon AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner başkanlığında toplandı. Komisyon üyeleri toplantıda, konuyu inceleyen İçişleri Bakanlığı yetkililerinden, Teftiş Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Uysal ve İçişleri Bakanlığı Müfettişi Hüseyin Güleç'i dinledi.
Başmüfettiş Mustafa Uysal, Polis Vazife Selayet Kanunu'nun ek 7'nci maddesine göre polis ve jandarma istihbaratının devletin güvenliğini sağlamak bakımından, adli makamlardan izin almak suretiyle kişiler hakkında kayıt tutabildiğini söyledi. Uysal, adli makamlardan izin alınmadan toplanan yasa dışı kayıtların Türk Ceza Kanunu'nun 135. Maddesine göre suç olduğunu ve sorumluların 6 aydan 3 yıla kadar hapisle yargılanacağını belirten Uysal, bu konuda adli soruşturmanın Hozat Savcılığı tarafından yapıldığını bildirdi.
Bu konuda İçişleri Bakanlığı'nın sadece disiplin soruşturması yapabildiğini, bunun için de Savcılıktan bilirkişi raporunun beklendiğini bildiren Uysal, "Ek 7'nci maddeye göre yetkili makamlardan izin almadan bir şahsın kaydını tutan kişiler hakkında TCK'nın 135. maddesine göre suç işlemiş oluyor ve bu suçlar Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Usulü Kanuna girmiyor. Savcı direkt soruşturma yapıyor. Biz bu konuda disiplin soruşturması yapıyoruz. Bizim müfettişlerimiz de, öncelikle 'disipline aykırı bir husus var mı, polis disiplin tüzüğünde ve jandarma disiplin mevzuatındaki hususlara aykırı durum var mı' diye bakıyor" dedi.
Uysal, İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin ilçe kaymakamı, intihar ettiği söylenen Emniyet Amiri ve Jandarma Komutanı'nın, daha sonra disiplin soruşturmasında kullanılmak üzere ifadelerini aldığını da belirterek, disiplin soruşturması için savcılıktan bilirkişi raporunu beklediklerini söyledi.
"SAVCILIK, BİGLİSAYARDA BİYOGRAFİ KAYDI BULMUŞ"
Uysal, fişleme iddialarının basında yer almasının ardından Hozat Savcılığının Polis Vazife Selayet Kanunun ek 7'nci maddesindeki yetkiye dayanarak, Kaymakamlık, Emniyet ve Jandarma bilgisayarlarına el koyup araştırdığını ifade ederek, "Terörle Mücadele, Güvenlik ve Genel Bilgi Toplama bürolarının ortak kullandığı odadaki bir bilgisayara bağlı bulunan bir harici bellek içinde varlığı daha önceden bilinmeyip, yapılan detaylı incelemede belirlenen bilgisayar - Güven-F klasörü içinde Biyografi-2 başlıklı bir bilgi tespit edilmiş, Savcının verdiği bilgiye göre bu harici bellekte böyle bir 'biyografi kaydı' diye bir kayda rastlanmış. Savcı bunu araştıracak. Acaba diğer hard disklerde de var mı diye.
Ama bilirkişiler raporunu vermeden ayrıntılı bir şey söylemek doğru değil" diye konuştu.
"FİŞLERDE, YASAL İZİN YOK"
Komisyon üyelerinin sorusu üzerine, şahıslara ait yasal hazırlanan fişlerde adli makamlara ait izinlerin de yer alması gerektiğini vurgulayan Uysal, yasal izinlerin bulunmadığı kayıtların yasadışı tutulmuş kayıt sayılacağını söyledi. Bunun üzerine CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, savcılık dosyasında incelediği fişlerde, yetkili makamlara ait bir iznin yer almadığını söyledi.
"İNTİHAR EDEN EMNİYET AMİRİ, AÇIĞA ALINMAMIŞTI"
Uysal, Hozat Emniyet Amiri Çağlar Şan'ın, fişleme iddialarının ortaya çıkmasından bir süre sonra intihar etmesi ile ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Bu konunun adli bir konu olduğunu ve soruşturmanın savcılık tarafından yürütüldüğünü belirten Uysal, Şan'ın konuyla ilgili ifadesinin Perşembe günü alındığını, Cumartesi günü ise intiharın gerçekleştiğini söyledi. Fişlemelerin 2007-2008 yıllarında yapıldığını, ancak emniyet amirinin 2012 Ağustos ayında Hozat'ta göreve başladığını belirten Uysal, basında yer aldığı gibi Şan'ın açığa alınması ya da açığa alınmasının teklif edilmesinin de söz konusu olmadığını söyledi.
Daha önce Hozat'ta kaymakamlık yapmış olan Kemal Çeber'in, olayı incelemek üzere mülkiye müfettişi olarak ilçeye gönderilmesinin etik olup olmadığına ilişkin bir soru üzerine ise Uysal, fişleme olayının 2007-2008 yıllarında olduğunu, Çeber'in ise Hozat'ta 1999-2001 yıllarında kaymakamlık yaptığını, bu yüzden görevlendirilmesinde sakınca görülmediğini söyledi.
"BUNA CESARET EDECEK KAMU GÖREVLİSİNİN ÇOK CESUR OLMASI GEREKİR"
Mülkiye Müfettişi Güleç ise, istihbarat birimlerinin özel izin olmadan, şahıslar hakkında istediği bilgiyi toplayamayacağını belirterek, bunun TCK'ya göre suç olduğunu yineledi. Güleç, "Buna cesaret edecek kamu görevlisinin çok cesur olması gerekir" dedi.
BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü ise, Hozat dışındaki ilçelerde hatta illerde de bu tür fişlemelerin yapıldığı konusunda şüpheleri olduğunu belirterek, bu konunun daha derin bir şekilde araştırılması gerektiğini söyledi. - ANKARA
Son Dakika › Politika › Hozat'taki Fişleme İddiaları TBMM Gündeminde - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?