Erdoğan: BDP ile Ortak Adım Atabiliriz

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan , Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve Slovakya'yı kapsayan resmi gezisinin dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını cevapladı.

İşte Bugün Gazetesi Genel Yayın Yönetmenin kaleminden anayasa çalışmalarından yargı paketine, İmralıçözüm sürecinden Suriye meselesine dair önemli açıklamalar...

Erdoğan, "BDP ile anayasal değişiklik yapmaya sayımız yetmiyor. Ama 330'u yakalamak adına anlaşabilirsek müşterek adım atabiliriz" dedi.

4. yargı paketi ile ilgili takvim var mı?

Bu hafta olmazsa bile önümüzdeki hafta bana arkadaşlar sunum yapacaklar. Bu sunumu aldıktan sonra artık takvimi belirleyeceğiz.

Yargıda değişiklik pakete girebilir

Anayasa uzlaşma komisyonuna verilen AK Parti'nin teklifi, 4'üncü yargı paketine de girecek mi?

Onların tamamı daha önce yaptığımız çalışmanın bir ürünü. Taslakta var. Aksilik olması halinde onlar şüphesiz hazırlığımızın içinde olduğu için onlar aynen gidecek. O zaman tabii grubumuzun teklifi olarak gelecek.

Anayasa Uzlaşma Komisyonu'namarta kadar süre verdiniz...

O süre tabii başkanın süresi. Ama bizim de düşüncemiz, biz bir tarih belirlemedik ama böyle ilânihaye, sınırsız olmaz. Eğer böyle sınırsız, ilânihaye olacak olursa, o bu işi sulandırmadır. Biz böyle bir şeyi yapmak istemiyoruz anlamına gelir. Yapacaksak takvimi belirleyelim, şu ayınsonunda bu iş bitecek. Uzun vadeli bir işe biz gelemeyiz.

Liderlere açık çağrı yapıyorum

Uzlaşma Komisyonu'ndan sonuç çıkmazsa, liderlere çağrı düşünür müsünüz?

Onu sürekli yapıyorum zaten. Ne diyorum; diyorum ki "Anayasayı değiştirme gücüne sahip olacağımız herhangi bir parti veya partilerle biz bunu parlamentoda yaparız." Biz bunu söylüyoruz. CHP kabul ederse yapabiliriz, MHP yaparsa kabul edebiliriz. Ama şu andaki görüntü öyle bir sinyal vermiyor.

Şu andaki Komisyon çalışmalarını daha da verimli hale getirmek için son bir şans tanımak adına böyle bir çağrınız olacak mı?

Bu işi yapanlar zaten üçer kişilik heyetler. Her şeye vukufiyeti olanlar onlar. Biz de Meclis Başkanı da böyle bir davet yapacak olsa diyeceğiz ki zaten siz bu arkadaşlarla yaptınız. Bizimle bir şey yapmanın da bir anlamı yok.

330 için müşterek adım atabiliriz

Meclis aritmetiğini sayarken BDP ismini geçirmediniz. BDP de dahilmi bu çağrınız?

Şimdi BDP ile anayasal değişiklik yapmaya sayımız yetmiyor. Ama geçen gün söyledim, referandum noktasında yani 330'u yakalamak adına anlaşabilirsek onlarla da müşterek adım atabiliriz.

CHP darbelerin hep arkasında

CHP'li vekilin "Eskiden ihtilal olurdu, şimdi yapacak komutan kalmadı" sözü için ne diyorsunuz?

Zaten bunların her zamanki beklentileri bu. Onun için yani bu ülkenin tarihinde darbelerin arkasında başka zihniyet aramaya gerek yok. Her zaman CHP zihniyeti bunların arkasında olmuş. Ya hazırlık safhasında bulunmuş veya nokta konulduktan sonra acaba bize ne düşüyor diye destek başlamış.

MİT Müsteşarım gitmiş olabilir

İmralı'ya gidecek ikinci BDP heyeti için takvim nasıl işleyecek?

Arkadaşlarla görüşeceğiz. Görüşmeye göre bu arada belki MİT Müsteşarım gitmiş olabilir. Ondan bilgileri alacağız, nedir ne değildir. Ona göre de dediğim gibi temel yaklaşımlarımız var.

Dağ ile kucaklaşanlara bir kere yol veremeyiz, oraya gidin diyemeyiz. İki, söylemlerinde tabanı kışkırtacak bu tür söylemlere sahip olanlara da sıcak bakmamız mümkün değil. Ama aklıselimin sahip olduğu ve oradan döndükten sonra da verdiği mesajlarla bu çözüm sürecine katkıda bulunabilecek olanlara Adalet Bakanlığımızın bu konuda olumlu yaklaşımı söz konusudur.

AMERiKA'NIN DAHLiNE RAĞMEN KUZEK IRAK'A DESTEK OLURUZ

Talabani'den haber alabiliyor musunuz?

Ağır olduğunu sadece biliyoruz. Ağır olduğunu da söylüyorlar olmadığını da söylüyorlar.

Maliki'nin Türkiye karşıtı açıklamaları çok sert. Ahmet Bey'in açıklamaları da...

Maliki'den o tür bir mesaj açıklama çıkınca, dedim ona ben karşılık vermeyeyim. Ahmet Bey versin. Ahmet Bey'in ona karşılığı oldu.

Kuzey Irak ile bir petrol ve doğalgaz anlaşması paketinden söz ediliyor. Bir gelişme olacak mı?

Merkezi yönetim orada her şeyi kendi kontrolünde tutmak istiyor. Bize de bu noktada "Eğer Kuzey Irak yerel yönetimi yasal kapsamda hareket ederse, biz her şeyi yapabiliriz" diyor.

Benzin istiyorsa benzin veririz, mazotsa mazot veririz. Bu noktada bizim bir şeyimiz yok, Amerika'nın dahline rağmen. Amerika diyor ki "Yanlış yapıyorsunuz". Biz de diyoruz ki, "Hayır. Irak anayasasında bu mevcut". Çünkü şu anda Kuzey Irak'ın yüzde 18'lik tasarruf yetkisi var." Bu tasarruf yetkisini de istediği ülke ile kullanır. Biz de komşusuyuz. Böyle bir ihtiyacı var. Bu ihtiyacını gidermede biz de komşusu olarak yardımcı oluyoruz. Biz de bunun karşılığında petrol vesaire bu tür alımı yapıyoruz.

Muhalifler PYD'yi sıkıştırmaya başladı

Suriye muhalefeti lideri Muaz El Hatip, Suriye'de çözüm için görüşmelere açık olduğunu söyledi. Mümkün mü?

Suriye'de Muaz El Hatip'in yapmış olduğu açıklama saptırılmıştır. Muaz El Hatip, Beşar Esad'ın bir defa olmadığı bir iktidarla biz görüşürüz diyor. Beşşar Esed'in olduğu değil. Onlar bunu saptırıp Beşşar Esed'le görüşme şekline işi getiriyorlar. Kesinlikle Beşşar Esed'i Muaz El Hatip kabul etmiyor, "Görüşmeyiz" diyor. Böyle bir şey olamaz. Ama rejimin diğer kalıntılarıyla masaya oturma olabilir. Ki bu Cenevre görüşmelerinin de bir tezahürüdür. Cenevre'de Beşşar'sız olabilecek isimlerle muhalefetin sunabileceği isim listesi geçiş dönemini onlarla yönetebiliriz dediler. Cenevre'de varılan noktaydı. Hatta buna Ruslar da olumlu baktılar. Daha sonra bu saptırıldı.Buna bir kere muhalif güçler evet demiyor.

PYD ile ilgili gelişmeler...

PYD olayına gelince PYD rahatsız. Niye? Çünkü muhalif güçler PYD'yi sıkıştırmaya başladı. Burada özellikle Kamışlı, Haseke'ye doğru PYD'nin çok ciddi bir sıkıntısı var. PYD öyle çok çok rahat değil. O süreci de muhalif güçler gayet iyi sürdürüyorlar. Hava hâkimiyeti noktasında rejim zayıflamakta. Tabii hava hâkimiyeti yok denilmez var. Tabii bu hava hâkimiyetini nereye kadar kullanacak onu bilemeyiz. Hava hâkimiyeti nereye kadar geçerli o da ayrı bir konu.

BEŞŞAR ESED GiDiCiDiR

Türkiye müttefikleri ikna için öncülük yapsın deniyor...

Biz müttefikleri ikna için böyle bir tura girerken bizim ta başından beri ilk düşüncemiz BM, Arap Ligi, İKÖ, Rusya, Çin... Bunlarla görüşmeler yaptık. Ama arzu edilen neticeyi alamadık. Hâlâ Arap Ligi bile bu işe tam manasıyla gerekli desteği vermiyor.

BM Güvenlik Gücüne yazık ki son Doha Toplantısı'na kadar böyle bir adım bile atmadı. Şimdi Doha Toplantısı'nda da donörler olarak kimlerin ne kadar para verdiği ortada. Körfez; Suudi Arabistan, onlardan para çıktı. 1.3 milyar dolar deniyor, bunu aklımda kaldığı kadarıyla 600 milyon dolarını zaten Suudi Arabistan ile Katar taahhüt etti.

600 MİLYON DOLARDAN FAZLA HARCAMA YAPTIK

Ama tüm bunlara rağmen yine söylüyorum Beşşar gidicidir, kalıcı değildir. Şu anda bütün imkânlarıyla muhalif güçler çalışmalarına devam ediyorlar. Doha olayından sonra onlara verilecek katkı, verilecek güç daha da artarak devam edecektir. Biz şu anda insani noktadaki desteğimizi sürdürüyoruz. Açık kapı politikamız devam edecek. Şu ana kadar yaptığımız harcama 600 milyon doları aşmıştır. Bundan sonraki süreçte de yine kamplara, evlere alma vesaire bunlar da yine devam edecek.