28 Şubat döneminde Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir'in imzasıyla ordudan ihraç edilen Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) Başkanı ve 28 Şubat Platformu Başkanı, aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi'nin yardımcısı emekli Albay Arif Çelenk, mahkemenin verdiği kararın Türkiye Cumhuriyeti açısından 'kutsal' olduğunu savundu.
Tarihe 'post-modern darbe' olarak geçen 28 Şubat dönemine ilişkin davadan çıkan karar 28 Şubat mağdurlarını memnun etmese de 'bir darbe girişimine karşı karar alınması' onlara teselli oldu.
"Yargı '28 Şubat bir ihtilaldir' hükmünü verdi"
28 Şubat 1997'deki tarihi Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında alınan ve "Etkisi bin yıl sürecek" denilen kararın ardından yaşanan süreçle ilgili olarak yargı hükmünü değerlendiren Arif Çelenk, "Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yargı ilk defa önemli bir konuya imza attı. Bu yönüyle dünkü dava Türkiye Cumhuriyeti açısından çok kutsal ve çok önemlidir. Yargının '28 Şubat bir ihtilaldir' hükmünü vermesi açısından kutsaldır" dedi.
28 Şubat döneminin 70 milyon insanın tamamen psikolojik baskı altına alındığı, post modern olarak adlandırılan dış eksenli bir darbe olduğunu belirten Arif Çelenk, "1960 dahil Türkiye birazcık rota kaydırdığında hemen dizayn edilme yolu seçilirken 28 Şubat'ta ilk defa TSK sivilleri kullanarak Türk milletinin kahir ekseriyeti mağdur edilmiştir. YAŞzedeler, YÖKzedeler, MEBzedeler ortaya çıktığı gibi yaşı 70'e merdiven dayamış teyzeler hastanelere alınmamış, kamusal alan adı altında yaşlı insanlarımız kamu dairelerinden uzaklaştırılmıştır" diye konuştu.
"Daha beşli çetelere sıra gelecek"
Arif Çelenk, şöyle konuştu:
"Bu davadan sadece 21'inin Batı Çalışma Grubu (BÇG) adına suçlu görülmesi millet vicdanında gerekli karşılığı bulmamıştır. Bu yönüyle bakıldığında üzücü olarak değerlendirebiliriz. Ama her halükarda Türk siyasi tarihi açısından, Türkiye Cumhuriyeti mevcut yasalarına göre Türk yargısı tarafından, Türk milleti adına karar veren mahkeme 28 Şubat'ı darbe olarak tescil ettirmiştir. İnşallah bundan sonra BÇG'nin dışında sürecin devamı gelecek ve çatı davasında onun üstüne inşa edilecek beşli çeteler, iş adamları, üniversiteler, cumhuriyet yürüyüşleri, vilayetlerde kraldan daha çok kralcı kesilen milli eğitim müdürleri, valilikler de bu sürece dahil edilirse işin ilahi boyutu saklı kalmak şartıyla bin yıldan daha uzun sürecek denilen o süreç belki bin gün bile sürmeden dünyadaki karşılığını bulacaktır."
"Karar her şeye rağmen tesellimizdir"
103 sanıktan aralarında dönemin Genelkurmay Başkanı Ragıp Karadayı, Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir, Genelkurmay Harekat Başkanı Çetin Doğan ve eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz'ün de bulunduğu 21'i müebbet hapis cezası alan sanıkların yaş ve sağlık sorunları sebebiyle salıverilmesini değerlendiren Çelenk, "Yaşları bahane edilerek adli kontrol şartıyla salıverilmelerini kamuoyu yanlış anlamasın. İstinaf mahkemeleri olsun, temyiz safhası olsun netleştikten sonraki sürece kadar bağlayıcı olması kamuoyunu yaralamıştır. Yargı sürecinden sonra cezayı alacak olmaları tesellimizdir" diye konuştu.
" Tansu Çiller, Şevket Kazan'dan, Meral Akşener'den daha dik duruş sergiledi"
Arif Çelenk, açıklamalarına şöyle devam etti:
"Erbakan hükümetinde Erbakan hükümetinin bir temsilcisi ola Şevket Kazan '28 Şubat bir darbe değildir' şeklinde ifade vermişti. Şevket Kazan'a rağmen yargı 28 Şubat'ı darbe olarak ifade etti. Şevket Kazan'ın bugün bu süreci nasıl değerlendireceğini merak ediyorum. 28 Şubat'ta dik duruşuyla hepimizin gönlünde sevgi kuran dönemin İçişleri Bakanı Meral Akşener davaya geldiğinde 'darbe değil' demişti. Bugün yeni bir parti başkanı olarak bunu öngöremeyen ve dış güçlerin baskısıyla etki altında kalan Meral Akşener'in bugünkü durumunu merak ediyorum. O gün Erbakan'la Refahyol hükümetini kuran, o gün dış güçlerin etkisiyle partisinin büyük bir kısmının istifa etmesine rağmen asla geri adım atmayan dönemin Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller davaya geldiğinde '28 Şubat bir ihtilaldi' diyerek öyle bir dik duruş sergilemiştir ki belki de mahkemenin kaderindeki en büyük rolü oynayan birisidir."
"28 Şubat olmasaydı bugün 'süper güç'tük"
Çelenk, Türk Silahlı Kuvvetlerinin 28 Şubat'ta milletin dini değerlerine savaş açmak yerine milletin Çanakkale ruhuyla hareket etmesi halinde Türkiye'nin bugün sadece Afrin'i değil 15 Temmuz'u da yaşayacak duruma gelmeyeceğini de kaydederek, "28 Şubat olmasaydı bugün bölgesel güç yerine süper güç olmaya aday ülkelerden biriydik" ifadelerini kullandı. - ORDU
Son Dakika › Politika › Emekli Albay Arif Çelenk: '28 Şubat Kararı Kutsal, Sıra Beşli Çetelerde' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?