Derince Limanı'nın Özelleştirilmesi

CHP Kocaeli Milletvekilleri Haydar Akar ve Mehmet Hilal Kaplan, Kocaeli Derince Limanı'nın özelleştirilmesini eleştirdi.

Akar ve Kaplan, Liman-İş Sendikası Genel Başkanı Önder Avcı ve sendika temsilcileri ile TBMM Ana bina önünde basın toplantısı düzenlediler.

Limanların madenlerden sonra iş kazalarının en fazla yaşandığı sektör olduğunu işaret eden Akar, özelleştirme sonrasında bu kazaların sayısında artış olduğuna dikkati çekti.

Sanayinin başkenti olarak bilinen Kocaeli'nin 112 kilometrelik sahilinde 2'si devlete ait 43 liman bulunduğunu, ancak kentin bir liman kenti olabilmesi için gerekli altyapı ve şartların oluşturulmadığını kaydetti. Derince Limanı'nın 28 Mayıs'ta yapılacak ihale ile özelleştirileceğini belirten Akar, özelleştirme şartnamesi gereği Derince'de 450 bin metrekarelik bir dolgu alanı yapılacağını bildirdi. Bu durumun bu bölgedeki vatandaşların yaşamını ve çevreyi olumsuz etkileyeceğini savunan Akar, "Bu özelleştirmeye iş kazaları, istihdam, insanların köleleştirilmemesi anlamında dur diyoruz. Engellenmesi yapılmaması gerektiğine inanıyoruz" diye konuştu.

Mehmet Hilal Kaplan da limanın kapasitesinin dolgu alanın yapılmasının ardından neredeyse iki kat artacağına işaret ederek, bunun beraberinde getireceği olumsuzlukların altını çizdi. Özellikle çevre kirliliği konusunun üzerinde önemle durulması gerektiğini vurgulayan Kaplan, "Avrupa ve gelişmiş ülkeler kıyılarını korurken, denizlerin ekosistemini sağlarken biz limanları doldurarak, ekosistemi bozarak, kıyı bütünlüğünü kaybederek, insanların denizle buluşmasını maalesef engelliyoruz" dedi.

Geçmişte benzer olaylarda yetkililerin limanlar yapılırken ya da özelleştirilirken denizin doldurulmasına izin vermeyeceklerini söylediklerini, ancak bu sözlerin tutulmadığını da ifade eden Kaplan, Derince ile ilgili özelleştirme sürecine ve şartnamesine de tepki gösterdi, hukuka aykırı olduğunu savundu.

Liman İş Sendikası Genel Başkanı Avcı ise limanların özelleştirmeye karşı olduklarını belirterek, özelleştirilen limanlarda işçi sağılığı ve güvenliğinden söz edilemeyeceğini ileri sürdü.

Bu arada Mehmet Hilal Kaplan, bir gazetecinin sorusu üzerine üyesi olduğu Türk Sporunda Doping Sorununu Araştırma Komisyonu'nun raporunun açıklandığı dün yapılan toplantıya protesto amaçlı olarak katılmadığını, buna ilişkin daha sonra açıklama yapacağını da söyledi. - TBMM