Ankara Ticaret Odası'nın (ATO) iftar programında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Tüm vatandaşlarıma çağrıda bulunuyorum, evinizde yastık altında tuttuğunuz dövizlerinizi, paralarınızı, altınlarınızı bankalara, katılım şirketlerine ve diğer yatırım mecralarına yatırarak lütfen sisteme sokun ve ülkemizin büyümesine hep beraber katkıda bulunun" dedi.
ATO'nun geleneksel olarak şehit aileleri ve gaziler onuruna düzenlediği iftar programı, bu yıl Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleşti. "Bereketin sırrı paylaşmaktır" sloganıyla düzenlenen iftar programında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, son günlerde kurlar ve faizler üzerinden oynanan oyunla Türkiye ekonomisinin bir kez daha sabote edilmeye çalışıldığını belirterek, "Türkiye'nin ne gelirlerinde, ne giderlerinde, ne borçlanmasında, ne borçlarını ödemesinde en küçük bir sıkıntısı yoktur. Tam tersine makro rakamlar açısından baktığımızda Türkiye bırakınız gelişmekte olan ülkeleri, gelişmiş ülkelerin çoğunun dahi ilerisinde bir fotoğrafa sahiptir. Bütçe açığımızdan borç stokumuza, döviz varlığımızın borçları karşılama oranından bankacılık sektörünün sermaye yeterlilik oranına, büyüme rakamlarına kadar ekonomiyle ilgili ne kadar gösterge varsa hepsi de çok iyi bir düzeydedir" ifadelerini kullandı.
Erdoğan, Türkiye'nin ihracatının 36 milyar dolardan ulaştığı 162 milyar dolarla rekor kırdığının altını çizerek, "Turizmle vurmak istediler. Bu yıl hedef inşallah 40 milyon turisti ağırlayacağız. Tüm zamanların rekoruna gidiyoruz" dedi.
"Bunların derdi Erdoğan'ı çökertebilir miyiz ama çökertemeyecekler"
Yakında bu yılın ilk çeyrek büyüme rakamlarının açıklanacağını bildiren Erdoğan, "Ekonomimize bakarak değil, ülkemiz aleyhinde oluşturulan havayı körüklemek için açıklamalar yapan kredi derecelendirme kuruluşları büyüme rakamlarımızı görünce bakalım mahcup olacaklar mı? Bunların derdi ne biliyor musunuz? 24 Haziran. 24 Haziran'da acaba AK Parti'yi çökertebilir miyiz, Erdoğan'ı çökertebilir miyiz? Bütün hesapları bu. Ama çökertemeyecekler, başaramayacaklar. Öyle sipariş üzere kredi derecelendirme kuruluşlarının verdikleri oranlarla bir yere gidemezler" diye konuştu.
"Ekonomimiz daha güçlü bir yükselişe geçecek"
Yunanistan'daki duruma dikkati çeken Erdoğan, "Batmışlar adamlar, bitmişler. Batmış, bitmiş adamların derecesini dört kat yükseltiyor. Bunlar batmış, çökmüşler. Sen oradan onu yükseltmekle kurtarıyor musun? İşte buyur, sokakların hali. Ne haldeler görüyorsunuz. Kur, faiz ve enflasyon sarmalıyla bozulmak istenen ekonomimiz, 24 Haziran'ın ardından yeni ve çok daha güçlü bir yükselişe geçecektir. Onun da müjdesini şimdiden veriyorum" açıklamasını yaptı.
Türkiye'de yatırımları 16 yılda 11 kat artırdıklarını dile getiren Erdoğan, son yıllarda küresel ekonomideki finansal daralmanın etkisiyle uluslararası yatırımlarda bir gerileme yaşandığını söyledi. Erdoğan, "Ancak Türkiye'nin cazibesi öylesine büyük ki küresel düzeydeki sıkıntılara rağmen yatırımları yeniden artırabileceğimize inanıyorum. Seçimlerin hemen ardından bu konuda kolları sıvayacak ve daha çok gayret göstereceğiz" dedi.
Teşvikler konusunda da çok önemli düzenlemeleri zaten hayata geçirdiklerini aktaran Erdoğan, bunları geliştirmekle kalmayacaklarını, doğrudan yatırımcılara hizmet edecek bir yapı kurarak süreci hızlandıracaklarını vurguladı.
"Yastık altındakileri sisteme sokun"
Bugüne kadar Türkiye'ye güvenip yatırım yapan hiç kimsenin pişman olmadığına dikkat çeken Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Tüm vatandaşlarıma çağrıda bulunuyorum, evinizde yastık altında tuttuğunuz dövizlerinizi, paralarınızı, altınlarınızı bankalara, katılım şirketlerine ve diğer yatırım mecralarına yatırarak lütfen sisteme sokun ve ülkemizin büyümesine hep beraber katkıda bulunun. Biz varlık barışını bunun için çıkardık. Gel, varlık barışında hem kazan hem ülkeye de kazandır. Maliye Bakanım, 'Vergi de yok' diyor. Önce vergiyi koymuştu, dedik ki sıfırla. Vergi de yok. Gel kazan. Bundan daha güzel bir imkan olur mu? Hem kayıt dışından da kurtuluyorsun. Her şeyi kayıt altına alıyorsun. Dolayısıyla Türkiye'nin kayıt dışı ekonomiyle yürütülmediğini de ispat ediyorsun. Bu adımı atmamız lazım."
Türkiye'nin kaynağa ihtiyacının bulunduğunu ve en büyük kaynağın milletin kendisi, iş adamları, sanayiciler, tüccarlar olduğunu belirten Erdoğan, "Biz, devletiyle sorunlu hiçbir birey kalmasın diye kamuya olan tüm borçları yeniden yapılandırdık. Bir de imar barışını çıkardık. Dün Çevre ve Şehircilik Bakanımız da bununla ilgili güzel açıklamalar yaptı. Gelin imar barışında da hep beraber yerimizi alalım. İmar barışıyla birlikte de halkım çok şeyler kazanacak. Tüm vatandaşlarımızın bu imkanları kullanarak kendisine, geleceğine daha güvenle bakabileceği bir iklim oluşturmasını diliyoruz. İşte bunun için vakit Türkiye vakti. Vakit ekonomi vakti diyoruz" diye konuştu.
ATO yönetimini tebrik etti
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında ATO yönetimini tebrik ederek, "Ankara Ticaret Odası'nın geçtiğimiz Nisan ayında seçilen yönetimini bu vesileyle bir kez daha tebrik ediyorum. Oda yönetiminin aralarında 15 Temmuz gazilerinin de bulunduğu arkadaşlarımızdan oluşuyor olmasından ayrıca memnuniyet duyuyorum" dedi.
Ankara'nın sanayi ve ticarette giderek yükselen bir güç haline geldiğine dikkat çeken Erdoğan, şehrin üretim ve ihracat gücüyle de ekonomide belirleyici hale gelmeye başladığını söyledi. Erdoğan, savunma sanayisi başta olmak üzere yüksek teknoloji gerektiren alanlarda gösterdiği atılımın Ankara'yı çok farklı bir yere doğru götürdüğünü ifade etti.
ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran ise, "Bu cennet vatanın tapusu, şehit ve gazilerimizin canıyla kanıyla mühürlenmiştir" diyerek başladığı konuşmasında, aziz milletin kahraman evlatlarının Malazgirt'ten Mohaç'a, Çanakkale'den Sakarya'ya, Kore'den Kıbrıs'a, terör operasyonlarından 15 Temmuz'a, El Bab'dan Afrin'e tarihin akışını değiştiren pek çok zafere imza attığını anlattı. Dünyanın bir yangın yerine döndüğüne dikkat çeken Baran, "Yangın yerine dönen bu dünyada devletimiz güçlü olmalı, ordumuz güçlü olmalı, maliyemiz güçlü olmalı ve tüm bunlar için ekonomimiz güçlü olmalı. Güçlü ekonomi ve kalkınma için güven ve istikrar olmazsa olmaz. Geçmişte ödediğimiz bedellerle bunu çok iyi öğrendik. Bir ve bütün olmak zorundayız" ifadelerini kullandı.
"Bereketin sırrı paylaşmaktır"
ATO'nun geleneksel iftarının sloganına gönderme yapan Baran, "Hırsları uğruna mazlum milletlerin acı çekmesine, kadınların, çocukların ölümüne; günahsız insanların evsiz, yurtsuz kalmasına sebep olan zalimlerin aksine bizler, hak ve adalet ilkelerini sonuna kadar gözetmekle mükellefiz. İnsanımızın refah düzeyini yükseltmek için önümüze koyduğumuz her bir hedefi, dostluğa, kardeşliğe, açılan bir kapı olarak görüyoruz. Bu hedefler için gece gündüz çalışıyoruz. Biz, bereketin sırrının paylaşmak olduğuna inanıyoruz" dedi.
Baran, iş dünyası olarak en büyük hedeflerinin her alanda güçlü Türkiye için çalışarak istiklali ve istikbali korumak olduğunu söyledi. Baran, "Bizi kardeş kılan, millet yapan değerlere bağlı kalarak, elbirliği ve gönül birliğiyle verdiğimiz mücadele devletimizi, milletimizi, vatanımızı güçlü kılacak. Bayrağımız, sonsuza kadar dalgalanacak. İş dünyası olarak, ekonomik faaliyetlerimizin hareket noktası, bu kadim medeniyet mirasının gösterdiği istikamettir. Döktüğümüz alın terinin en büyük hedefi, istiklalimizi ve istikbalimizi korumaktır" açıklamasını yaptı.
"Ekonomik cephede yükselmeyi devam ettirmek için her türlü fedakarlığı yapmaya hazırız"
Ankara Ticaret Odası olarak ekonomik ve toplumsal kalkınma için devlet-millet bütünlüğünü her zaman gözettiklerini aktaran Baran, şunları söyledi:
"Yerli ve milli üretimi çok ama çok önemsiyoruz. Üyelerimiz ve paydaşlarımızla oluşturduğumuz katılımcı yönetim anlayışıyla istihdamı, ihracatı, katma değeri artırmak, teknolojiyi geliştirmek için çalışıyoruz. Türkiye'nin, bölgesinde yükselen bir güç olarak, dünya siyasetinde kazandığı etkin rolün farkındayız. Biz de Ankara Ticaret Odası olarak, ekonomik cephede yükselmeyi devam ettirmek için üstümüze düşen her türlü fedakarlığı yapmaya hazırız."
Ankara Ticaret Odası'nın Nisan ayında rekor katılımla demokratik esaslara ve şeffaflık ilkesine bağlı kalarak gerçekleştirdiği seçimlerde meclisin yüzde 60 oranında değişip gençleştiğini bildiren Baran, "Ankara için canla başla çalışan arkadaşlarımız, nöbet değişimini gerçekleştirdi. Bugün meclisimizde 15 Temmuz gazilerimiz var. Ankara Ticaret Odası, çoğulcu anlayışıyla, iradesini hiçbir yapıya teslim etmeden, memleket ve millet sevdasıyla, Ankara'nın ve Türkiye'nin kalkınması için çalışıyor. Bu topraklarda, binlerce yıllık geçmişi olan medeniyetimizi ve kardeşliğimizi koruyacağız. Çanakkale ruhunu gelecek nesillere aktarmak için çalışıyoruz" açıklamasını yaptı.
"Karmaşa planlayanların tezgahını bozmalıyız"
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da, İslam aleminin zor bir Ramazan yaşadığını, çatışmaların ve terör olaylarının herkesin yüreğini burktuğunu ifade etti. Müslümanların basiret ve feraset sahibi olduklarının altını çizen Hisarcıklıoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Öyleyse karmaşa planlayanların tezgahını bozmalı, kaos tacirlerinin heveslerini kursaklarında bırakmalıyız. Bizler iş dünyası olarak, istikrarın kıymetini, bugünlerde daha iyi anlıyor ve takdir ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın, ülkemizde birliği öne çıkaran, istikrarı koruyan adımlarını çok önemli görüyorum."
Özel sektör-devlet işbirliğiyle pek çok sorunu aştıklarını anlatan Hisarcıklıoğlu, "Şu an yine bazı malum çevreler, Türkiye ekonomisini zor duruma düşürmek istiyor. Bunlara karşı içeride safları sık tutmalıyız. Güveni ve istikrarı muhafaza etmeliyiz. İnşallah 24 Haziran'dan sonra da devletimizle yoğun bir şekilde ve yine birlikte çalışacak, sorunları aşacağız" diye konuştu.
Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara Ticaret Odası'nın Çanakkale'ye gönderdiği öğrenciler arasında Ankara il Milli Eğitim Müdürlüğü'nün "Çanakkale'de Can Vererek Can Verenler" temalı resim yarışması ile "Çanakkale'den Ankara'ya Bir Nefes" başlığı altında düzenlenen "Fotoğraftan Hikayeye Çanakkale" temalı hikaye yazma yarışmasında dereceye giren öğrencilere hediyelerini verdi.
Resim yarışmasında birincilik ödülünü Mukaddes Sema Küçük, ikincilik ödülünü Fatma Reyhan Yücel, üçüncülük ödülünü Yavuzcan Karayulak aldı. Hikaye yarışmasında birincilik ödülüne Didem Bahtiyar, ikincilik ödülüne Rabia Asil, üçüncülük ödülüne Sude Ayvacı layık görüldü. Erdoğan, dereceye giren öğrencilere verilen ödüler arasındaki skala farkına dikkati çekerek, "Gürsel bu olmadı, hepsini eşit yapacaktın. Çanakkale'ye gitmişler" diye uyardı ve ödülleri eşitleme sözünü ATO Başkanı Baran'dan aldı.
Ardından ATO Başkanı Gürsel Baran, "Çanakkale'de Can Vererek Can Verenler" temalı resim yarışmasında birincilik ödülü alan eseri eser sahibi Keçiören Hun Ortaokulu 8. Sınıf öğrencisi Mukaddes Sena Küçük ile birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hediye olarak takdim etti. ATO'nun düzenlediği iftar programında akşam ezanı ve kuran tilaveti Hacı Bayram-ı Veli Camii emekli imamı Abdülkadir Şehitoğlu tarafından okundu. Asitane İlahi Topluluğu'nun Türk tasavvuf müziğinden oluşan konser verdiği iftarda, ATO'nun Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile birlikte hazırladığı yerli ve milli üretime dikkat çeken "Yerli ve Milli" filmi gösterildi. Ardından Çanakkale Zaferi'nin öneminin yerinde öğrenmesi için 14 yılda 35 bin öğrenciyi Çanakkale'ye gönderen ATO'nun bu yıl düzenlediği seyahati konu alan film izletildi. ATO'nun Ramazan ayına özel olarak hazırlattığı filmde ise Ankara'nın ekonomik alanda gelişimi ATO Başkanı Baran'ın mesajı ile birlikte sunuldu. Gecede şehit ve gazilerin isminin ekranda gösterildiği ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Mücella Pakdemir'in "Şehit Geliyor" isimli şiirini seslendirdiği film en çok dikkat çekenler arasında yer aldı.
İftar yemeği sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan'ın masasına 15 Temmuz'da şehit düşen 17 yaşındaki Uhud Kadir Işık'ın annesi Naciye Kaynak Işık ve babası Mehmet Işık, Kıbrıs gazisi Reşat Gül ve eşi Nurdan Gül ve 15 Temmuz gazisi aynı zamanda ATO Yönetim Kurulu Üyesi Adem Ali Yılmaz ve eşi Fatma Betül Yılmaz oturdu.
ATO'nun şehit aileleri ve gazileri onuruna düzenlediği iftar yemeğine yaklaşık 3 bin kişi katıldı. ATO Başkanı Gürsel Baran ile ATO Meclis Başkanı Mustafa Deryal'in ev sahipliği yaptığı iftara, Maliye Bakanı Naci Ağbal, Ankara Valisi Ercan Topaca, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken, Türk Sanayici ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Erol Bilecik, Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜMSİAD) Başkanı Yaşar Doğan, Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Mithat Yenigün, Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, Ankara Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Faik Yavuz, Elginkan Vakfı ve Elginkan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Gaye Akçen, AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Lütfiye Selva Çam katıldı. ATO'nun iş dünyası, şehit aileleri, gaziler ve yetim çocuklarını bir araya getiren iftarında, ATO Meclis ve Komite Üyeleri ile ATO çalışanları da aileleriyle birlikte bulundu. - ANKARA
Son Dakika › Politika › Cumhurbaşkanı Erdoğan ATO'nun İftarına Katıldı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?