CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dershaneler konusunun CHP'nin de gündeminde olduğunu ve konuya duyarlı olduklarını belirterek, "Öğrencilerimizi dershaneye mecbur kılan eğitim sistemi değişmedikçe bu sistem değişmez. O sistemi değiştirmek için gelin her türlü katkıyı veririz" dedi.
Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Kılıçdaroğlu, konuşması öncesinde DSP ve DYP'den partisine katılan sekiz kişiye CHP rozetlerini taktı. AK Parti iktidarının Türkiye'yi ayrıştırdığını ve kutuplaştırdığını, her zamankinden daha fazla CHP'ye ihtiyaç olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, ülkenin ihtiyacı olan birliği ve temiz siyaseti CHP'nin sağlayabileceğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, vefat eden tiyatro sanatçısı Nejat Uygur ile gazeteci, yazar, araştırmacı Aytunç Altındal'a Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diledi.
Bir toplumun yaşam kalitesini belirleyen temel unsurlardan birinin sanat olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, diktatörlerin egemen olduğu toplumlarda sanatçıların bedel ödediğini kaydetti.
Kılıçdaroğlu, Gezi Parkı olaylarının ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın olaylara destek veren özel tiyatroların ödeneklerini kestiğini iddia ederek, "Benim verdiğim vergiyi sen nasıl kesebilirsin. O tiyatrolara destek verilmesi lazım. Tiyatrolara yardım yapılacak, devletin yardımı. 1980'li yıllardan bu yana hiçbir ayrım yapılmıyor. Ama 'sen beni eleştirirsen, ben keserim'. Yandaş sanat oluşturulmaya çalışılıyor. Tehlikeli olan budur. Yandaş sanat olmaz. Kendisini iktidarın emrine veren sanatçı olmaz. Onlara da sanatçı denmez" diye konuştu.
-"Kendini evinin kralı zannedebilirsin ama ülkenin kralı değilsin"
Konuşmasında, dershanelere ilişkin tartışmalara değinen Kılıçdaroğlu, dershanelerin eğitim sistemi içinde bir sebep değil, sonuç olduğunu vurguladı.
Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Oturmuş karar vermiş beyefendi; 'dershaneler kapanacak'. Kimsin sen? Sen kendini evinin kralı zannedebilirsin ama ülkenin kralı değilsin. Bu ülke sahipsiz değil. Sen kimsin de oturup böyle bir karar veriyorsun? Önce oturup adam gibi düşüneceksin; neden bu dershaneler var? 4 binin üzerinde dershane var. 50 bin öğretmen çalışıyor, diğer çalışanlarla birlikte 100 bin. Oturuyorsun masa başına 'ben bunları kapatacağım' diyorsun. Kimsin sen ' Nereden alıyorsun bu yetkiyi' Dershaneleri kapatacaksan önce adam gibi otur, pedagogları çağır, eğitim sistemini adam gibi masaya yatır. Bu dershanelere neden bu öğrenciler mecbur kalıyorlar? Bu eğitim sisteminin aksayan yönleri ne? Otur bunları bir tartış, konuş bakalım. Çağdaş insan, düşünen insan, toplumda ayrıştırma yaratmayan insan önce bunları düşünür. Dershaneler bir sonuçtur, başlangıç değil ki."
Turgut Özal'ın da dershaneleri kapatmak için bir proje geliştirdiğini, özel eğitim kurumuna dönüşen dershanelerden beş yıl vergi alınmaması uygulamasını gündeme getirdiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, bu dönemde birçok dershanenin özel okula dönüştüğünü, ancak yaşananların, bu eğitim sistemi olduğu sürece dershanelerin de olacağı gerçeğini ortaya çıkardığını söyledi.
Anne ve babaların çocuklarını mecburiyetten dershanelere gönderdiğini belirten Kılıçdaroğlu, kapatılması halinde merdiven altına ineceğini, zengin ailelerin çocuklarının özel derslere yöneleceğini, fakir ailelerin çocuklarının ise büyük sıkıntı çekeceğini söyledi. Kılıçdaroğlu, "Bu konu bizim de gündemimizdedir. Bu konuda hassasız, duyarlıyız. Öğrencilerimizi dershaneye mecbur kılan eğitim sistemi değişmedikçe bu sistem değişmez. O sistemi değiştirmek için gelin her türlü katkıyı veririz" diye konuştu.
-"İki elim yakanızda olacak"
Kılıçdaroğlu, iktidarın açıklamaları dinlendiğinde Türkiye'nin güllük gülistanlık göründüğünü, oysa ülkenin birçok sıkıntıyla mücadele ettiğini ileri sürdü.
Eğitim sisteminin büyük bir trajedi yaşadığını, 300 bin öğretmenin atama beklediğini belirten Kılıçdaroğlu, Milli Eğitim Bakanlığı'nın öğretmen ihtiyacının ise 140 bin olduğunu söyledi. Büyük kentlerde matematik, Türkçe gibi temel derslerin öğretmeni bulunmayan okullar olduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, "Bu çocuklar dershaneye gitmeyip de ne yapsınlar?" diye sordu.
Kılıçdaroğlu 4+4+4 sistemi sonrasında 5 yaşındaki çocuğunu okula göndermek istemeyen ailelerin doktor raporu aldımak zorunda kaldığını anlatan Kılıçdaroğlu, "Bu diktatör kalktı, bu raporu alan çocuklar için 'sizin çocuğunuz gerizekalıdır' suçlamasını yaptı. Bu kadar ağır bir suçlama. Annelere, bütün kadınlara sesleniyorum; sizin çocuğunuza bu kadar ağır bir suçlama yapan birisine oy verirseniz iki elim yakanızda olacak" dedi.
-"Vatandaşın bankalara olan borçları, 322,2 milyar lira"
Konuşmasında ülkedeki ekonomik duruma ilişkin rakamlar da veren Kılıçdaroğlu, 2013 yılı Ekim ayı itibariyle vatandaşların bankalara olan borçlarının 322,2 milyar liraya ulaştığını söyledi. 2002 yılına göre borcun 49 kat arttığını aktaran Kılıçdaroğlu, "Vatandaşa sesleniyorum; senin gelirin 2002'den bu yana 49 kat arttıysa koşa koşa git oyunu AKP'ye ver. Hiçbir zaman seni eleştirmeyeceğim. Ama borcun 49 kat artarken gelirin 49 kat artmıyorsa oturup düşüneceksin" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, 2012 yılında bankalara borcunu ödeyemeyen vatandaş sayısının yaklaşık 3 milyon olduğunu belirterek, icra dairelerindeki ekonomik krizin yaşandığı 2002 yılında 10 milyon, 2012 yılında ise 21 milyondan fazla dosya bulunduğunu söyledi. "Bunlar törenle icra dairesi açtılar. İnsan biraz utanır" diyen Kılıçdaroğlu, TÜİK rakamlarına göre Türkiye nüfusunun yüzde 63'ünün yoksulluk ve maddi yoksunluk içinde olduğunu bildirdi. TÜİK'in yaşam standardına yönelik bazı araştırmalarının sonuçlarını aktaran Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"AKP iktidarı son 10 yılda ne kadar para harcadı? 1 trilyon 600 milyar dolar para harcadı. Bütün cumhuriyet hükümetlerinin harcadığı paradan daha fazlasını harcadı. Vatandaş şu soruyu kendisine sormayacak mı? Bu paralar nereye gidiyor? Ben vergi veriyorsam birileri bunun hesabını bana vermeli. Yoksulluğu, borçları, icra dairelerini söyledim, bu para nereye gitti? Yırtık ayakkabı ile siyasete girip dünyanın en zengin başbakanlarından birisin. Bu halk sormalı, benim ödediğim vergileri sen nereye harcadın? Birileri köşeyi dönüyor, altıncı gemicik sahibi olanlar da var bu ülkede. İşte senin vergin oralara gidiyor. Senin paran oralara gidiyor. Birileri köşeyi dönüyor, bedelini sen ödüyorsun. gözü kapalı gidip AKP'ye oy vermeyeceksin. Vatandaşsan sorgulayacaksın."
- TBMM
Son Dakika › Politika › CHP TBMM Grup Toplantısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?