TBMM Genel Kurulu'nda, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç hakkındaki gensorunun görüşmelerinde söz alan muhalefet milletvekilleri, dopingle mücadelede yetersiz kalındığını ifade etti.
CHP Trabzon Milletvekili Volkan Canalioğlu, önerge sahibi olarak yaptığı konuşmada, dünyada dopingli sporcuların yüzde 1,5 iken, Türkiye'de bunun yüzde 15'e yaklaştığını belirterek, Türk sporunun tarihinde görülmemiş biçimde doping olaylarıyla sarsıldığını söyledi. 2012 yılında 25 olan dopingli sporcu sayısının bu yılın ilk 6 ayında 120'ye yükseldiğini anlatan Canalioğlu, ilk sırada atletizm, ikinci sırada halterin geldiğini kaydetti.
Bakan Kılıç dönemindeki doping olaylarındaki artışın dikkat çekici olduğunu ifade eden Canalioğlu, Akdeniz oyunları, Kırkpınar güreşleri ve son olarak Cumhurbaşkanlığı bisiklet yarışında doping vakalarının görüldüğünü belirtti.
Canalioğlu, ödül yönetmeliğine dikati çekerek, "Ödüllerin cazibesi Sanayi Bakanı Nihat Ergün'ün bile dikkatini çekmiş, 'o kadar altın kazansam, bir daha olimpiyatlara katılmam' eleştirisinde bulunmuştur. Ödül sistemi bu kadar cazip kılınırken, dopingle mücadeleye bu kadar bütçe ayrılmıyor. Hükümet bu konuda yetersiz kalmıştır. Vakaların karşısında Bakan seyirci kalıyor. 2020 Olimpiyatlarını bunun sonucu olarak kaybettik. Dopingde Bakan ve Hükümet sınıfta kaldı" dedi.
-"Başkasına ne diyeceksiniz?"
BDP grubu adına söz alan Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, gençlik ve sporla ilgili sorunların gerektiği gibi tartışılamadığını belirterek, Türkiye'nin son yıllarda spor alanında ciddi sansasyonlar yaşadığını; önce şike, sonra doping iddialarının ülkenin dış dünyadaki itibarını zedelediğini savundu.
Türkiye'nin sahip olduğu genç nüfusa yönelik master planı olmadığını, spor tesislerinin yüzde 20 verimle çalıştığını anlatan Tan, geniş kitlelerin spor yapmasını sağlayacak organizasyon ve çalışma yapılmadığını ileri sürdü. Tan, Türkiye'nin önünde iki önemli skandalın şike ve doping olduğunu ifade ederek, şike konusunda spor kulüplerinin cezalandırıldığını, Türkiye'nin suçunun sabitlendiğini savundu.
Tan, Türkiye'nin en eski kurumu olan ve 652. kez gerçekleştirilen Kırkpınar güreşlerinde altın kemer alan sporcunun doping aldığının tespit edildiğinin altını çizerek, "Biz böyle bir kurumun namusuna sahip olamıyorsunuz. Aynı şekilde Mersin'de Akdeniz Oyunları'nda halterde 8 sporcumuz doping yaptığından dolayı cezalandırıldı. Dünyayı çağırdınız olimpiyatta, kendi sporcularınıza sahip olamıyorsanız başkasına ne diyeceksiniz? Topyekun sporun sorunlarıyla ilgili bir Meclis Araştırması açılsın. Kürt sorununu, Aleviliği, Diyanet İşleri Başkanlığı'nı, siyasi konuları tartışamıyoruz. Hiç olmazsa sporu tartışalım. En azından gençliğimizi, geleceğimizi kurtaralım" dedi.
-"Bakanlık keşmekeşin içindedir"-
MHP Grubu adına Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak, AK Parti grubunu işaret ederek, "İnanıyorum ki bu gensoru sonucu Bakan, 'ben bu görevi yapamıyorum' deyip siz milletvekillerini kurtaracaktır. Bakanlıkta birşey yapılmıyor demeyeceğim. Ama kaynaklar yerinde ve etkin kullanılıyor mu, yoksa çarçur edilip, birilerine peşkeş mi çekiliyor? Bakan, kaynakları hercümerç etmektedir. Bakan'a gönderdiğimiz bilgi ve belgeler, Teftiş Kurulu'nda işleme alınmıyor" diye konuştu.
Türkiye'deki sistemin hataları ve eksikliklerinden yararlananların kollanıp korunduğunu ileri süren Uzunırmak, şunları söyledi:
"İddialara, mahkeme kararlarına rağmen federasyon yönetimleri korunup kollanıyorsa, soruşturma açılmıyorsa, soruşturmalar saptırılıyorsa, şikayetçiler baskı altına alınıyor, disiplin soruşturmasına uğratılıyorsa; bu bakanlık artık dayanılamaz işkence haline gelmiştir. Buradan kurtulmak lazım. Sayın Bakan, antrenör Mustafa Gürsoy size ihbarlarda bulundu, ses kayıtlarını dinletti. Bunlara rağmen Bakan, zamanında teftişi harekete geçirmedi. Antrenör basın toplantısı düzenledikten sonra bile harekete geçirilmedi. Biz konuyu burada gündeme getirdikten sonra Teftiş Kurulu Başkanı, buradan çıktı, antrenörü tehdit etti, 'Bakan'a şu gün bilgi verdim diyeceksin' dedi.
Türkiye bütün alanlarda skandallarla anılan ülke olduğu gibi Bali'de tekvando yarışlarında yine bir skandala imza atmıştır. Türkiye yarışlara katılacak sporcuların listesini bildirmiştir. Elif Soytürk Akın yarışmacı olarak bildirilmiş, kuralara katılmıştır, daha sonra bu sporcuyla ilgili yarışmaya bir gün kala boyun fıtığı tespit edilmiş, doktor raporu alınarak yarışmalardan men edilmiş, yerine Elif Aybüke Yılmaz katılmışır. Kuralarda ve skorbordlarda Elif Soytürk Akın'ın adı geçmektedir. İkisinin de adı Elif...Sporcuların seçimi, bir takım takım taleplerle, rüşvete dayalı mı yapılıyor? Cumhuriyet tarihinin en büyük ödülleri verilmiştir. Kaynakları israf ediyorsanız, bana Türk sporunu doğru yönettiğinizi söyleyemezsiniz. Türk sporu doğru yönetilememektedir. Spor Bakanlığı keşmekeşin içindedir. Şikeden, dopinge, sporda skandallara varıncaya kadar gelinen nokta sporun yönetilemediğidir. Yapılması gereken görevden ayrılmanızdır. " - TBMM
Son Dakika › Politika › CHP'nin Bakan Kılıç Hakkında Verdiği Gensoru Önergesi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?