TBMM FETÖ'nün Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu üyesi, CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, komisyonun taslak raporunu, "aklama, saklama, siyasi ayağı gizleme raporu" olduğunu ileri sürdü.
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimini araştırmak amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu'nun CHP'li üyeleri İstanbul Milletvekilleri Aykut Erdoğdu, Sezgin Tanrıkulu ve Zeynel Emre ile İzmir Milletvekili Aytun Çırak, parlamentoda basın toplantısı düzenledi.
Komisyon Başkanı Reşat Petek'in açıkladığı taslak rapor hakkında değerlendirmelerde bulunan Erdoğdu, Türkiye'nin 15 Temmuz'da karanlık bir darbe girişimine maruz kaldığını anımsattı.
Erdoğdu, darbe araştırma komisyonunun, darbeye direnen dört partinin önergelerinin birleştirilmesiyle kurulduğuna işaret ederek, bugüne kadar hemen hemen bütün araştırma önergelerini reddeden AK Parti'nin, darbe sonrası oluşan kamuoyu baskısıyla gönülsüz olarak komisyon kurulmasını desteklediğini öne sürdü. Erdoğdu, AK Parti'nin kendi komisyon üyelerini geç bildirmesi nedeniyle komisyonun çalışmalarına, darbeden 75 gün sonra başlayabildiğini ifade etti.
Komisyonun AK Parti'li üyelerinin, geçmişte Fetullah Gülen ile yakın ilişkisi ve desteği olan milletvekilleri arasından seçildiğini iddia eden Erdoğdu, bu durumun bir çıkar çatışması yarattığını, komisyonun güvenilirliğine zarar verdiğini savundu.
-"Bilgi kırıntıları dahil rapordan çıkarıldı"
Petek tarafından açıklanan taslak raporun yazım sürecinin, komisyon üyelerinden gizlendiğini, hazırlanan taslak raporun komisyon üyeleriyle müzakere edilmeden basına açıklandığını öne süren Erdoğdu, taslak raporu, "kontrollü darbe girişiminin siyasi ayağını saklama, günahsız kişi ve kurumlara bir iftira" raporu olarak nitelendirdi.
Erdoğdu, raporda, vefat eden ve kendisini savunma ihtimali olmayan Süleyman Demirel, Turgut Özal, Kasım Gülek, Vehbi Koç ve Bülent Ecevit gibi isimlerin hatırasının kirletilmeye çalışıldığını savundu.
Aykut Erdoğdu, taslak raporda darbe girişimiyle ilgili AK Parti'nin siyasi sorumluluğunu ima edebilecek bilgi kırıntılarının dahi çıkarıldığını, darbe girişiminin engellenemez bir doğal afet gibi sunulmaya çalışıldığını, siyasi ve idari sorumlulukların gizlendiğini öne sürdü.
-Cevaplanmayan sorular
"Yarım asırlık örgüt" vurgusuyla sorumluluğun AK Parti öncesi hükümetlere bırakılmaya çalışıldığını iddia eden Erdoğdu, şöyle devam etti:
"2002 öncesi devlete gizlice sızan Gülen cemaatine 2002 yılı sonrası bilinçli olarak devletin teslim edilmesi gizlenmeye çalışılmıştır. Taslak raporda, Gülen cemaatinin yabancı gizli servislerle bağlantısı güçlü bir biçimde vurgulanmış ancak bu bağlantı önceden bilinmiyormuş havası yaratılmıştır. Siyasi yapılanma başlığı altında, iki cümle dışında 2002-2013 yılları arası AKP tarafından devletin cemaate teslim edilmesi ile ilgili tek bir tespite yer verilmemiştir. Raporda, 15 Temmuz gecesi ile ilgili hiçbir önemli bilgiye yer verilmemiş, karanlık hiçbir nokta aydınlatılmamıştır.
Darbe ile ilgili karanlıkta kalan ve taslak raporda cevaplanmayan sorular şunlardır: Türkiye Cumhuriyeti devleti Gülen cemaatine nasıl teslim edildi? Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı, darbe ile ilgili bilgileri Cumhurbaşkanı ve Başbakan'dan sakladı mı? Eğer bu bilgi saklandıysa Hulusi Akar ve Hakan Fidan neden hala görevde tutuluyor? Darbe gecesi düğün gecesine nasıl dönüştü? Derdest edilen kuvvet komutanlarından Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı, bilgi sakladı mı? Darbe, önceden biliniyor muydu? Darbe gecesi can veren ve yaralanan insanlarımız kontrollü bir darbeye kurban mı edildi? 15 Temmuz öğle saatlerinde MİT'e yapılan ihbarla darbe biliniyor olmasına rağmen gerekli önlemler neden alınmadı? Adil Öksüz kim, neden ve nasıl serbest bırakıldı? Darbenin siyasi ayağı kimlerden oluşuyor? Darbe başarılı olsaydı Cumhurbaşkanı kim olacaktı? "
-"Karartılmaya çalışıldı"
Erdoğdu, darbenin karanlık noktaları aydınlatılmadığı gibi daha çok karartılmaya çalışıldığını öne sürdü.
Raporun, "aklama, saklama, siyasi ayağı gizleme raporu" olduğunu ileri süren Erdoğdu, "Meclis tarihine geçmiş kara lekedir. Üstelik cumhuriyet tarihinin en önemli olayıyla ilgili." dedi.
Erdoğdu, görevi ihmal, görevi kötüye kullanma suçlarını tespit etmeleri halinde, hangi isim olursa olsun suç duyurusunda bulunmayı düşündüklerini ancak bütün resmi görmeleri gerektiğini kaydetti.
Sezgin Tanrıkulu, MİT'in komisyona sunduğu raporda, hiçbir yeni bilginin yer almadığını, darbe hazırlığı, darbe girişimi, darbe günü konusunda da hiçbir bilginin bulunmadığını ifade etti. Tanrıkulu, MİT Müsteşarı'nın komisyona gelmemesinin nedenlerinden birinin de bu olabileceğini savundu.
Rapora 5 iş günü içinde yanıt vermelerinin istendiğini ifade eden Tanrıkulu, bunun adaletsiz bir durum olduğunu söyledi.
Aytun Çıray, raporu, tek yanlı, AK Parti'nin bir raporu olarak tanımladıklarını ifade etti. Çıray, Sözcü Gazetesi ile ilgili iddiaların absürt olduğunu, içeride haksız yere yatan gazetecilerin serbest bırakılması gerektiğini ifade etti. Çıray, daha önce yazılacağı söylenen Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümüyle ilgili bölümlerin, raporda bulunmadığını belirtti.
Zeynel Emre, komisyon çalışması sırasında, işin esasıyla ilgili bazı önemli taleplerinin, "soruşturmada gizlilik var, yargıya müdahale olur" diyerek reddedildiğini ancak şimdi çok sayıda iddianamenin ortada olduğunu kaydetti. Emre, raporda, FETÖ'nün siyasi uzantılarına yönelik bilginin bulunmadığını kaydetti.
Son Dakika › Politika › CHP'li Üyeler, Komisyonun Taslak Raporunu Değerlendirdi (2) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?