CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener'in parti kurmasına ilişkin, "Siyaseti olumlu etkilemesini beklerim. Meral Hanım, arkadaşları siyasete bir düzey getirirler. Bir kadının genel başkan olması, bizim siyasi kültürümüz açısından da çok önemlidir. Ben, siyasi tarihimiz açısından önemli olduğunu düşünüyorum. Kurmaya çalıştığı alanda bugün bir boşluk var. O boşluğu eğer doldurabilirse, Türkiye bugün içinde bulunduğu girdaptan kurtulabilir." dedi.
Kılıçdaroğlu, NTV'de katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
"HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 'Adalet Kurultayına destek verin.' çağrısında bulundu. Bu iktidar partisi tarafından eleştiri konusu oldu. Bu konuda ne demek istersiniz?" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Niye eleştiriliyor? Onlar bu ülkenin insanı değil mi? Ben, insanlarım arasında hiçbir ayrım yapmam, doğu, güney, kuzey, batı yapmam. 80 milyonun benim başımın üstünde yeri vardır. 80 milyonun içinde Kürt kökenli vatandaşlarım da var, onların da benim başımın üstünde yeri var. Yani onlar 'adalet' demeyecek mi? Hayatımda bu kadar insanlık düşmanı bir söylem duymadım." yanıtını verdi.
"Bu ülkenin bütün insanlarını kucaklamamız lazım. Ötekileştirirseniz, düşmanlaştırırsınız. Sarayda oturan zatın stratejisi bu." diyen Kılıçdaroğlu, bir araya gelinmesi gerektiğinin altını çizdi.
"Kurultaya katılacak bazı kişilerin PKK bağlantısının olabileceğinin" hatırlatıldığı Kılıçdaroğlu, "Varsa gitsin tutuklasın. Benim tutuklama hakkım var mı? Yok. Yetkim var mı? O da yok. Bir PKK'lı gelirse, bu devletin güvenlik gücü, istihbarat örgütü var, gelir yakalar. Alnında mı yazıyor birinin PKK'lı mı veya başka bir örgütten olduğu? Ben bilmem. Adalet yürüyüşünde de dediler 'Vay efendim PKK'lılar geldi.' Dünya kadar polis vardı orada. PKK'lı geydiyse gitsin, tutuklasınlar arkadaş." karşılığını verdi.
Kurultayda bir parti bayrağının olmayacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, suçlu biri gelirse sivil polislerin yakalayabileceğini söyledi. Kılıçdaroğlu, adalet yürüyüşü sırasında vatandaşı tahrik edenleri ayıkladıklarını ifade etti.
Çanakkale'de yapacakları Adalet Kurultayı'ndan beklentisinin sorulduğu Kılıçdaroğlu, kurultayda, eğitimde, yargıda, devlette, yaşamda adaletin nasıl olması gerektiğinin konuşulacağını kaydetti. Kılıçdaroğlu, "Bir taşeron işçisi kadro sözü verildiği halde kadro alamamışsa, sığınacağı en temel kavram adalettir. Bir buğday üreticisi çiftçi, dünyanın en pahalı mazotunu kullanıyor ve ona hala 'Geçen yılın fiyatlarından ürün alacağım.' deniyorsa, onun da sığınacağı sözcük adalettir." dedi.
Kılıçdaroğlu, iktidarın "faizlerin yüksekliğinden" şikayet ettiğini anımsatarak, "AK Parti 15 yılda hiçbir Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin ödemediği kadar dışarıdan bir avuç faiz lobicisine dünyanın en yüksek faizini ödedi. 15 yılda ödenen faiz nedir biliyor musunuz yurt dışına? 142 milyar dolar. Faiz lobisine çalışan bir hükümet. Bu ülkeyi kim yönetiyor, Fransızlar mı, Japonlar mı yönetiyor? Siz yönetiyorsunuz. Faiz yüksekse düşür kardeşim. Şikayet ediyorsun. Şikayet ediyorsan koltuktan ayrılacaksın. Faizi düşüren adam gelecek oraya." diye konuştu.
"Doğalgazı kazıklayarak verdiler"
Kemal Kılıçdaroğlu, doğalgaz'da BOTAŞ'ın zengin olduğunu, vergide bir numarada bulunduğunu belirterek, "İsminin açıklanmasını istemedi. Niçin? Daha iyi ya kazanmışsın. Çünkü vatandaşa doğalgazı kazıklayarak verdiler. Vatandaş öğrenmesin diye... Bunlar adalet istemeyecek mi? İsteyecekler." ifadesini kullandı.
Kurultayda 8 ana konunun olacağını, çok değişik siyasi görüşlerden katılımcıların yer alacağını anlatan Kılıçdaroğlu, çok sayıda küçük çalıştayın da yapılacağını söyledi. Kılıçdaroğlu, CHP'nin programının, seçim bildirgesinin de bu kurultaydan yararlanacağını dile getirerek, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bunun ilk olduğunu kaydetti.
"Meral Akşener ve eski MHP'liler yeni bir parti kurmasının siyaseti nasıl etkileyeceğinin" sorulduğu Kılıçdaroğlu, şu yanıtı verdi:
"Siyaseti olumlu etkilemesini beklerim. Meral Hanım, arkadaşları siyasete bir düzey getirirler. Bir kadının genel başkan olması, bizim siyasi kültürümüz açısından da çok önemlidir. Ramazan sırasında kendisiyle görüşüp, bir akşam yemek yemiştik. Bu hayır bileşenlerini ziyaret etmiştim o dönem. O günlerde bir parti kurma yoktu. Sonradan parti kurmaya karar verdiler. Ben, siyasi tarihimiz açısından önemli olduğunu düşünüyorum. Kurmaya çalıştığı alanda bugün bir boşluk var. O boşluğu eğer doldurabilirse Türkiye bugün içinde bulunduğu girdaptan kurtulabilir. Kendisine başarı dilemek benim görevim. Umarım başarılı bir performans ortaya koyarlar."
"Tamamı belki de idam edilmişti"
"15 Temmuz 'un öne çıkan isimlerinden Özel Kuvvetler Komutanı Zekai Aksakallı, 2. Kolorduya komutan olarak atandı. Bu konuda bir değerlendirme yapmanız mümkün mü?" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Pasif bir göreve atandığı doğru. Özellikle Ortadoğu'da bütün bu olaylar yaşanırken Özel Kuvvetlerin başındaydı. Bunun oradan alınıp pasif bir göreve atanmasının, ordu içinde huzursuzluk yaratacağı açıktır, kabul etmemiz gerekiyor." yanıtını verdi.
Yenikapı'da konuşurken "Kışlaya, adliyeye ve camiye siyaset girmesin." dediğini anımsatan Kılıçdaroğlu, bu üç yerin siyaseti kaldırmacağını ancak şimdi üçünde de siyasetin olduğunu söyledi.
Ergenekon ve Balyoz davalarında komutanların "darbeci" diye içeri alındığını ancak sonrasında bunların kumpas olduğunun ortaya çıktığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"İdam olsaydı, tamamı şu anda belkide idam edilmişti. Peki kumpas çıktıktan sonra bu idam edilenler ne olacaktı? Bu faturayı kim ödeyecekti? O davaların savcısı kimdi? O davaların savcısı hesap verdi mi? Zekeriya Öz kaçtı. İyi de bir başsavcı var. Zekeriye Öz'ü kovalıyoruz, 'Aman yakalayalım da gelsin Türkiye'de hesap soralım.' Zekeriye Öz'e kurşun geçirmez makam arabasını veren adam nerede? Asıl FETÖ'cü o değil mi? Sen kalkacaksın 'Bu davaların savcısıyım.' diyeceksin, Zekeriya Öz'e her türlü desteği vereceksin, kurşun geçirmez arabanı tahsis edeceksin, orduyu darmadağın edeceksin, sonra dönüp diyeceksin ki 'Bu Kılıçdaroğlu FETÖ'cü. ya akıl, mantık ya. Akıl tutulması mı var? Hayatımda böyle bir düzenbazlık görmedim. Emin olun görmedim, tanık da olmadım böyle bir şeye. Böyle bir rezalet de görmedim. Hesap vermesi gereken adam, hesap sormaya kalkıyor. Sen önce bir hesabını ver, ondan sonra gel hesap soralım. Gel karşıma tartışalım. Korkuyorsun, gelmiyorsun. Niye bağırıyorsun kardeşim o zaman, gel. Hangi konuyu istiyorsa, o konuyla gelsin. Çünkü benim hesabını veremeyeceğim hiçbir şey yok."
"Seçime epey vaktimiz var"
"Sen devleti yöneteceksin, devletin ipini çekeceksin, kozmik odayı bir terör örgütüne teslim edeceksin, en mahrem bilgileri ve belgeyi götürüp onlara teslim edeceksin, kalkacaksın Enis Berberoğlu'nu casus diye suçlayacaksın. Akıl, mantık, din, iman, vicdan var. Böyle bir rezalet olabilir mi?" diye soran Kılıçdaroğlu, yargının bağımsız olmadığını savundu.
İktidarın, Adil Öksüz'ün niye serbest bırakıldığı konusunda tıkandığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Orada koro halinde bağırıyorlar, 'Kılıçdaroğlu FETÖ'cü." FETÖ'nün en imamını kim serbest bıraktı? Kim telefonlarla konuşmasına izin verdi? Kim GPS cihazını tekrar ona iade etti? ve bu adam ayrıldıktan sonra neden izlenmedi? Bunun FETÖ'nün imamı olduğu 15 Temmuz'dan önce hazırlanan iddianamelerde var. Bu sorularımın hiçbirine cevap alamıyorum. Onun için diyorum gelsin, şöyle ben bu soruları soruyum, milletin önünde bir cevap versin bakalım." dedi.
"Cumhurbaşkanlığına aday olup olmayacağının" sorulduğu Kılıçdaroğlu, "Cumhurbaşkanlığı seçimine epey vaktimiz var. CHP olarak elbette bir aday çıkaracağız ama bugünden 'ben adayım' demek kadar yanlış bir şey yok." yanıtını verdi. Kılıçdaroğlu, şunları ifade etti:
"Cumhurbaşkanı adayımızın parlamenter demokratik sistemi savunması, seçildikten sonra Türkiye'de 80 milyonu kucaklayacak yeni bir anayasa, sağlıklı çalışan Siyasal Partiler Yasası çıkarma sözü vermesi, yüzde 10 seçim barajını kaldırması, milli iradenin Meclis'e tam yansımasını sağlaması, devlette saydamlığı savunması, 'Her kuruşun hesabını vatandaşına veren bir devlet anlayışını getireceğim.' demesi lazım. Bu niteliklere sahip kişi çıkacak bizden. Bu nitelikler sahip parti içinden de dışından da pek çok insanımız var. Sonuçta belli niteliklere sahip olan, toplumun güven duyduğu insanlar olması lazım. Belki bir ekip olarak çıkacaktır, 'Ben başkanım, yardımcılarım da bunlar' diye çıkacaktır. Ama bu, bugünden netleştirilmesi gereken bir tablo değil, zamanımız var."
"Benim cumhurbaşkanım değil"
"Cumhurbaşkanı adayının tanınması için süre gerekeceğinin" hatırlatıldığı Kılıçdaroğlu, "Hiç meraklanmasınlar, tanınmış bir kişi çıkacak. Toplumun sevdiği, saydığı, güven duyduğu, 80 milyonu kucaklayan, vatandaşları arasında ayrım yapmayan, gerçekten de cumhurun başkanı olacak niteliklere sahip olan, yaşantısıyla mütevazi olan, kibirli olmayan, vatandaşına küfretmeyen, kızmayan, dövmeyen, yumruklamayan, tarihine saygılı olan bir insan çıkacaktır. Bizim aradığımız cumhurbaşkanının nitelikleri budur." karşılığını verdi.
"Parlamenter sisteme dönüş de vaatlerden biri mi olacak? Bunu dezavantaj olarak değerlendirenler var." denilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, "Hayır, dezavantaj değil. Tam tersine, yaşayan bir devlet, yaşantısını sürekli kılmak istiyorsa, devleti bir kişiye teslim edemezsiniz. Bir kişiye teslim ettiğiniz zaman, bir kişi her şeyde söz ve karar sahibi olursa devleti yıkarsınız onunla beraber." ifadesini kullandı.
Adayın açıklanması konusunda bütün ayrıntıların düşünülmesi gerektiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adayının dünyayla da barışık olması gerektiğinin altını çizdi.
Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanının partili değil, tarafsız olmasını istediklerini belirterek, "Şu anda Erdoğan cumhurbaşkanı değil aslında, kendi partisinin genel başkanı. Dolayısıyla cumhurbaşkanlığını yasal zorunluk olarak kullanıyor, orada oturuyor. Ama şahsen benim cumhurbaşkanım değil. Neden? Tarafsız değil. Sabah, akşam beni eleştiren bir kişi benim cumhurbaşkanım olabilir mi? Sabah, akşam vatandaşına hakaret eden bir kişi o vatandaşın cumhurbaşkanı olabilir mi? Olmaz." dedi.
"Cambazın biri düştü"
Türkiye'nin şu anda darbe yönetimiyle yönetildiğini ifade ederek, el konulan radyo ve televizyonların iktidar yandaşlarına verildiğini iddia etti.
Cumhurbaşkanı adayının bütün vatandaşları kucaklamasının önemine işaret eden Kılıçdaroğlu, Suriye'ye barış getirilerek, Suriyelilerin ülkelerine gönderilmesi gerektiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, "Bu ülkenin insanı üçüncü sınıf vatandaş, Suriyeli birinci sınıf vatandaş. Örnek mi? Hastalandınız, hastaneye gittiniz para ödersiniz. Suriyeli gidince para ödemez." diye konuştu.
"MİT tırları konusunda FETÖ ile aynı söylemi dile getirdiğiniz yönünde eleştiriler var." denilmesi üzerine Kılıçdaroğlu, "MİT tırlarında ne vardı? Silah vardı. FETÖ 'silah' diyor, 'Bu, silah değil baklava' mı diyeceğiz? Böyle saçma şey olur mu? Ben şunu asla söylemedim; 'Ne istediniz de vermedik.' Ben söylemedim. Onlar ne istedilerse, bunlar verdiler." karşılığını verdi.
"Veren belli, devleti bunlara parsel parsel satanlar da belli, şimdi kalkmışlar koro halinde, bütün havuz medyası hepsi beraber 'Kılıçdaroğlu FETÖ'nün ağzıyla konuşuyor.' Ne dedim ben, FETÖ'nün ağzıyla? 2010 referandumunda 'mezarda yatanları da kaldırın, bunlar da evet oyu versinler' mi dedim?" diye soran Kılıçdaroğlu, "Aynı menzile giden paralel yapıyı söyleyen ben değilim, onlar. Sonra ne oldu? Kavga ettiler. Bir ipte iki cambaz vardı, cambazın biri düştü, diğer cambaz ipte duruyor hala." ifadesini kullandı.
"Tiyatro sözü, tiyatroculara haksızlık"
Antalya Milletvekili Mustafa Akaydın'ın darbe girişimi için 'tiyatro' açıklamasının" hatırlatıldığı Kılıçdaroğlu, biri halkın, diğeri sarayın olmak üzere iki 15 Temmuzun olduğunu belirtti.
Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz'u fırsata çevirenlerin parlamenter demokratik sistemi yok ettiğini, buna karşı olduklarını anlatarak, "Öbür 15 Temmuz'da en ufak bir şüphemiz yok. FETÖ yaptı evet." dedi.
Akaydın'ın "tiyatro" sözünün, tiyatroculara haksızlık olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz öncesinde yayımlanan bir iddianamede, FETÖ'nün darbe yapabileceğinin söylendiğini ancak önlem alınmadığını kaydetti. Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz'un bütün ayrıntılarının açığa kavuşturulmasını istediğini ifade ederek, "Halkın 15 Temmuz'un fırsata dönüştürüp, 20 Temmuz'da darbe yapanları affetmeyeceğiz." diye konuştu.
(Sürecek)
Son Dakika › Politika › CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: (2) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?