BDP'li Beştaş'tan Kck Tutukluları Açıklaması

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin, KCK tutuklularının tahliyelerini 'dağa çıkar' gerekçesiyle reddetmesine tepki göstererek, kararın hukuki olmadığını savundu.

Tutukluluk süresinin 5 yıl sınırlandırılmasıyla ilgili yürürlüğe giren yasanın ardından 2009 yılından beri tutuklu bulunan KCK'lıların tahliye talepleri Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 'dağa çıkar' gerekçesiyle reddedilmesine tepki göstermek amacıyla BDP Hukuk İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, Diyarbakır E Tipi Cezaevi önünde basın açıklaması düzenledi. Açıklamasında bugün 12 Mart 1971 darbesinin yıl dönümü olduğunu hatırlatan Beştaş, darbecilerin yargılanması gerektiğini ifade ederek, son günlerde tahliye edilen Ergenekon tutuklularına dikkat çekti. Beştaş, "KCK adı altında tutuklanan arkadaşlarımızın tahliye taleplerinin reddedilmesi, Türkiye'de adaletsizliğin, hukuksuzluğun, çifte standardın adıdır. Bütün bu mekanizma devlet aygıtı tarafından kurgulanmış ve halklara karşı kullanılmaktadır. 12 Mart 1971 darbesinin yıl dönümünde, biz bütün darbelere karşı olduğumuzu, bu darbeleri kınadığımızı bütün darbecilerin yargılanması gerektiğini bir kez daha ifade etmek istiyoruz. Bunu söylerken, Ergenekoncuların, tek tek serbest bırakılmasını da unutmayalım" dedi.

Cezaevinde bulunan hasta tutukluların sorunlarına da değinen Beştaş, hasta tutukluların tahliye edilmesi gerektiğini anlattı. Beştaş, "Hasta tutuklularıyla ilgili söylenmedik söz, yapılmayan eylem, gösterilmeyen tepki kalmadı. Devlet hasta tutukluları öldürmeye karar vermiş. Adli Tıp raporlarına rağmen, kendi talimatı altındaki savcılara hasta tutukluların serbest bırakılmaması için emir veriyor. Hasta tutuklular konusunda Fatih Hilmioğlu ve bazı Ergenekon tutukluları bırakılırken, KCK davasında tutuklu bulunan bir çok arkadaşımız ölüme terk edilmiş bir durumda" diye konuştu.

BDP Genel Başkan Yardımcısı Beştaş, KCK tutuklarının tahliyelerinin reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu öne sürerek, gerekçeli karar tepki gösterdi. Çözüm sürecinin yaşandığı bir dönemde böylesi bir kararın verilmesine hükümetin gereğini yapması gerektiğini belirten Beştaş, "Son çıkan yasanın ardından avukat arkadaşlarımız KCK tutukluların tahliye edilmeleri için başvurdular. Fakat Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi 'dağa çıkabilirler' diyerek, arkadaşlarımızın 4 yıl 11 ay tutukluluk süresine rağmen tahliye taleplerini reddetti. Ergenekon sanıklarının serbest bırakılması kanuna bağlı değildir. Aynı zamanda bu bir tesadüf de değildir. Bunların tahliye edilmesine iktidar karar verdi. Kanunları çıkaran, HSYK'nın yapısını değiştiren iktidardır. Hakim ve savcıları atayan da iktidardır. Bu nedenle Ergenekon tutukluların tahliye edilmesinin kararın iktidar verdi. Aynı şekilde KCK tutukluların serbest bırakılmamasının arkasından da o vardır. Bu kararın tartışılacak bir yönü yoktur. Bu kararın hukukta, vicdanda, etikte hiçbir karşılığı yoktur. Biz bunu tabi ki kabul etmeyeceğiz. Bu hukuksuzluğa karşı direnişimiz devam edecektir. Tutuklu arkadaşlarımızın dağa çıkar gerekçesiyle serbest bırakılmaması, mahkemenin dosyanın tek bir satırını okumadığını ortaya koymuştur. Şuna KCK davasında tutuklu olan Necdet Atalay, Batman Belediye Başkanıdır, Leyla Güven, Viranşehir Belediye Başkanı'dır. Bu isimleri çoğaltabiliriz. Bu arkadaşlarımızın tümü demokratik siyasette karar kılan, siyasal faaliyet yürüten arkadaşlarımızdır. Onları dağı değil, demokratik siyaseti tercih edenlerdir. Bu karar bize şunu söylüyor, o zaman bütün Kürtler dağa çıkabilir, potansiyel suçludur. Kürdistan'ın dört tarafına tel örgüler çekin, kimse dağa çıkmasın. Bu kararın anlamı budur. Çözüm sürecinin devam etmesi gerektiğini belirten iktidar, bu sürecin gereğini yapmak zorundadır" şeklinde konuştu.

Yapılan açıklamanın ardından grup sessizce dağıldı. - DİYARBAKIR