BDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken, HSYK düzenlemesine ilişkin, "HSYK, yargının bağımsızlığını savunan, adalet dağıtan tarafsız konumunu gözetleyen bir kurum olmaktan çıkmıştır; siyasi perspeftikleri içeren açıklamalar yapmaktan da çekinmemiştir" dedi.
'10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü' dolayısıyla TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Bengi Yıldız ile birlikte Parlamento Muhabirleri Derneğini (PMD) ziyaret eden BDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken, "Güncel olarak yaşamış olduğunuz bütün sıkıntıları biliyoruz. Bunların aşılması konusunda parti olarak elimizden gelen çabayı gösteriyoruz. Bunu göstermeye de devam edeceğiz. Tutuklu gazetecilerin, basının üzerinde baskıların olduğu bir dönem. Bundan bir yıl önce yaptığımız görüşmede, çalışan gazetecilerin iş güvenliği, sendikal örgütlenme açısından olumlu geçmesini temenni etmiştik. Aradan geçen bir yılda ülkemizde çok olumlu bir mesafe katedilmedi. Bunun kabul edilemez bir tablo olduğunu tekrar ifade ediyoruz. Düşünce, ifade ve örgütlenme özgürlüğü temelinde demokratik siyasetin önünün açılması için bir anayasal düzenlemenin ve bunu destekleyecek anayasal düzenlemelerin hızla hayata geçmesi gerektiğini düşünüyoruz" dedi.
Yapılacak yasal düzenlemelerle cezaevlerinde bulunan bütün gazeteci arkadaşların özgürlüklerine kavuşmaları ve çalışmaya dönmeleri gerektiğini ifade ettiklerini belirten Baluken, ortak bir tepkiyle bütün gazetecilerin duyarlı bir yaklaşım içinde olması gerektiğini ifade etmek gerektiğini ifade etti. Çalışma koşullarının ağırlığıyla ilgili çok güncel sorunlar olduğunu anlatan Baluken, toplumsal olaylarda gazetecilerin en ağır baskılara maruz kalmaya başladığını dile getirdi.
Baluken, basın çalışanlarının örgütlenme hakkıyla ilgili sıkıntıların yaşandığını belirterek, "Gün geçmiyor ki kendi işini yaptığı için kaçırılan ve rehin alınan meslektaşlarınızın dramıyla karşılaşmayalım. Hükümet çevrelerinde, siyaset ve sivil toplumda bu durumu kanıksayan bir yaklaşımla karşı karşıya olduğunu ifade ediyoruz. Önümüzdeki dönemde de bu konuda hem bizlere hem de sizlere çok önemli görevler düştüğünü ifade ediyoruz. Basın emekçilerinin toplu sözleşme ve sendikal örgütlenme hakkı ile ilgili çok ciddi sıkıntılar var. Sendikalı örgütlü mücadele etmek bir gazetecinin iş sözleşmesinin feshine gidecek bir durumu beraberinde getiriyor" diye konuştu.
"Basın çalışanlarının özlük haklarıyla, çalışma koşullarıyla, iş güvenliğiyle ilgili kaygı yaşamalarını kabul edilemez olarak görüyoruz" diyen Baluken, "Biz, özellikle özlük hakları, iş güvenliği ve sendikal örgütlenmeyle ilgili bir an önce parlamento tarafından ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Bu konuda sizlerle dayanışma içerisinde olduğumuzu tekrar ifade etmek istiyoruz. Hala bu ülkede katledilmiş gazeteci arkadaşlarımızın faillerinin ortaya çıkarılmasında bile çok büyük yol katedilmedi. Yürütmenin, yargının, yasamanın işlevi neyse özgür medyanın gücünün ve rolünün ülke demokrasisi açısından da aynı düzeyde olduğunu hep ifade ettik. Dileriz ki düşüncesini ifade ettiği için cezaevinde bulunan gazetecilerin özgürleştiği, can güvenliği kaygısı yaşamadığınız günleri inşallah birlikte görürüz" ifadelerini kullandı.
"KUVVETLER AYRILIĞI HİÇE SAYILIYOR"
HSYK düzenlemesine ilişkin değerlendirmede bulunan Baluken, ülkede son haftalarda yaşanan gelişmeleri kaygıyla izlediklerini belirterek, "Kuvvetler ayrılığının hiçe sayıldığı bir dönemden geçiyoruz. Yapılan düzenlemelerin tamamını iktidar çelişkisinin karşılıklı hamlesi olarak görüyoruz. Kuvvetler ayrılığını gerçek anlamda harekete geçirmekten çok, yargı kurumundan gelen hamlelerin kendi iktidarını sağlamaya yönelik bazı çabalarıyla karşı karşıyayız. Son HSYK ile ilgili yapılan düzenlemeyi de bu çerçevede ele alıyoruz. Tarafsız, yargıyı adaleti sağlayacak bir kurum, mekanizma haline getirmekten çok kendi vesayeti altına almaya çalışan karşılıklı iki gücün çatışması şekliyle karşı karşıyayız. Hükümetin, yargının bütün kurumlarını kendine bağlama hamlesini çok tehlikeli buluyoruz. Yargının sürekli açıklamalar yapmasını da kabul edilemez buluyoruz" şeklinde konuştu.
Baluken, konuşmasında şunları kaydetti:
"Hükümetin yüksek yargıyla, HSYK'yla ilgili çalışması konusunda gerek siyasi partilerle, gerek STK'lar gerekse akademik çevrelerle tartışması, bağımsız yargıyı tesis edecek şekilde ele alması gerektiğini düşünüyoruz. Adalet Bakanlığının yetkili olduğu bir düzenlemeyle ele alınmasını kabul edilemez buluyoruz. HSYK'nın şu anki ortaya çıkan durumu da son derece vahimdir. HSYK, yargının bağımsızlığını savunan, adalet dağıtan tarafsız konumunu gözeten bir kurum olmaktan çıkmıştır. Paralel bir örgütlenmenin mevcudiyetini hakim kıldığı, siyasi perspektifleri içeren açıklamalar yapmaktan da çekinmemiştir. BDP olarak bu durumdan çıkmanın son derece net olduğunu aktardık. Mevcut Anayasa'nın mutlaka değişmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu kriz ortamında bunun güçlü hamleleri yapacağımıza inanıyoruz. Demokratik, sivil ve özgürlükçü bir anayasayla ilgili tüm siyasi partilerin bir araya gelerek ciddi çalışmalar yapması gerekir. Demokratik siyasetin önünü açacak, ülkenin demokratikleşmesine fırsat tanıyacak yasal düzenlemeler yapılmalı. Çıkışın da hızla yargının bağımsızlığını sağlayacak yeni özgürlükçü sivil bir anayasadan geçtiğine inanıyoruz." - ANKARA
Son Dakika › Politika › Baluken'den 'Hsyk Düzenlemesi'ne İlişkin Açıklama - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?