Bakan Bozdağ, Yozgat'ta "Vefa İftar Programı"nda konuştu: (2)

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, " Türkiye'yi durdurmak isteyenlerin önüne 2002'de Türkiye'yi bataklığa saplayanların karşısına nasıl 'Ak' kadrolar çıktıysa 2023'te de biz böyle birlikte 'ya Allah bismillah' deyip yeniden onların karşısında büyük bir güçle hep beraber durmamız lazım." dedi.

AK Parti Yozgat İl Başkanlığınca Nohutlu Tepesi Belediye Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen "Vefa İftar Programı"na katılan Bozdağ, AK Parti'nin kurulduğu ve iktidara geldiği günden bugüne yaptığı hizmetler ve karşısına çıkan engellemeleri anlattı.

Bozdağ, Allah'ın inanarak hedeflerine yürüyen, samimi, gayret içinde olan bu kadroya büyük başarılar nasip ettiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Bugüne kadar Sayın Cumhurbaşkanımızın girdiği 15 seçim var. 15 seçimin 15'inde de aziz milletimiz, Sayın Cumhurbaşkanımız yönünde tercihini kullanmış ve her defasında ona güç aktarmış, ona yol vermiş, ona dua etmiş, ona destek vermiştir. Şimdi kalkmış, 6'lı masanın altındakiler üstündekiler sağındakiler solundakiler konuşuyor, 'halk Tayyip Bey'i istemiyor' diye. Ben şimdi sorarım, 15 seçim toplam hepsini kazananı mı Türk halkı istemiyor yoksa 15 seçimin 15'ini de kaybedeni mi? Türk halkı istemiyor, sandık ortada, sonuç ortada, hakikat burada. Çok açık, aziz milletimiz her defasında sandıkta kimi istediğini ifade etmiştir. Şimdi birtakım anketlerle sanki seçim kazanılmış da nimet paylaşımı yapılıyormuş havası içinde konuşanları görüyoruz. Ben de onlara sandığı işaret ediyorum. Bak, sandık sizi dün tekzip etti. Bugün de tekzip edecek. Allah'ın izni ile 18 Haziran 2023'te de bu aziz millet sandıkta bir kez daha sizin algı operasyonunuzu boşa çıkaracak."

Türkiye'nin operasyonlara karşı dikkatli olduğunu, Türk halkının yaşanan bunca hadiseden sonra olup bitenleri çok iyi gördüğünü vurgulayan Bozdağ, şunları kaydetti:

"Bugün ABD Başkanı Biden, seçim öncesi 'biz Türkiye'de mücadeleyi açık yapacağız, muhalefete açık destek vereceğiz. Tayyip Erdoğan'dan ve AK Parti'den kurtulmak için ne lazımsa yapacağız. Bu sefer sandıkta yapacağız' diyor. Demek ki başka türlü de bu işlere tevessül ettiler, muvaffak olamadılar. Şimdi dışarıda bunu yapmak isteyenler var. Çünkü Türkiye'nin yürüyüşünü durdurma imkanları yok. Büyük Türkiye'yi durdurmanın tek yolu var. Bu Türkiye'yi büyüten iradeli, cesur, kararlı, azimli, milletin ve devletin hak ve hukuku olduğu zaman dünyayı tanımayan bir Recep Tayyip Erdoğan var. Onu durdurmaktan geçiyor. Onun için de dört bir yandan fitne ve fesat uydurarak yalan, eğri, doğru, birbirine karıştırarak halk ile Cumhurbaşkanımız ve bu kadrolar arasına duvarlar örmeye çalışıyorlar. Bu duvarları beraber yıkacağız. Bunların Türkiye'ye kattığı fazla bir şey yok. Yarın da katacağı bir şey yok."

Bozdağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İstanbul Mushaf'ı yazdırarak dünyaya hediye ettiğini 86 yıl sonra müze olan Ayasofya'yı ibadete açtığını aktardı.

Başörtülü kadınların yaşadığı sıkıntılara da değinen Bozdağ, şöyle konuştu:

"Türkiye'de başörtülü kadınların çalışma hakkı da eğitim hakkı da yıllarca ellerinden alındı ve kimse buna mani olamadı. Şimdi soruyorum, Tayyip Bey değil de bu altılı masadakilerden biri cumhurbaşkanı veya Türkiye'nin iktidarında olsaydı bu başörtüsü zulmünü sona erdirilebilir miydi? Kamuda başörtülü subay, hakim, savcı, avukat, doktor görebilir miydik? Pilot görebilir miydik? Üniversitede öğrenci olabilir miydi? Ortaöğretimde olabilir miydin, yapabilirler miydi? Bunlara yürek ister yürek, mangal gibi yürek ister şimdi. Bir başörtülü genç kızımız çıkmış Sayın Kılıçdaroğlu'na başörtüsünü çözdünüz diye teşekkür ediyor. Yahu başörtüsünün baş zalimi bunlar. Kadınları başı açık, başı örtülü diye bunlar ayırdı. CHP başörtü konusunda ses çıkaramadı. Niye çıkaramadı? İradeyi gördü. Milletin desteğini gördü. Parlamentodaki duruşu gördü, karşı dursa engel olamayacağını anladı, sineye çekti. Ama kabullenmiş değil. Şartlar değişse nasıl bir cevap ortaya çıkar, hep beraber göreceğiz."

"Bunlar her şeye karşı"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın birçok projeyi hayata geçirdiğini anlatan Bozdağ, şunları kaydetti:

"Eğer Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan değil de bu masanın etrafındakilerden biri olsaydı Türkiye, Mavi Vatan'da, Doğu Akdeniz'de doğal gaz veya petrol arayabilir miydi? Karadeniz de doğalgaz bulabilir miydi? Suriye'de kurulmak istenen terör koridoruna engel olabilir miydi? Mersin'de nükleer güç santrali kurulabilir miydi? TOGG, yerli otomobili hayata geçirecek adımı atabilir miydi? 2023'te uzaya ilk Türk'ü gönderme kararını alabilir miydi? Alamaz. Bunlar her şeye karşı. Bölünmüş yola karşı, şehir hastanesine karşı, Marmaray'a karşı, hızlı trene karşı, her ile üniversiteye karşı, karşı olmadıkları bir şey yok. Taş üstüne taş koyuyorsun, hepsine karşı duruyorlar. Ne üreteceksiniz? Hiçbir şeyleri yok. Türkiye'ye verecekleri yeni bir şey bunların yok, veremezler de. Ne verecekse yine bu kadro verecektir. Ben onun için de diyorum ki, Türkiye'yi durdurmak isteyenlerin önüne 2002'de Türkiye'yi bataklığa saplayanların karşısına nasıl 'Ak' kadrolar çıktıysa 2023'te de biz böyle birlikte 'ya Allah bismillah' deyip yeniden onların karşısında büyük bir güçle hep beraber durmamız lazım. Türkiye'nin önünü yeniden daha güçlü şekilde biz açacağız. Türkiye şuan da ekonomide bazı alanlarda sıkıntı yaşıyor. Hem Rusya- Ukrayna savaşı hem pandemi hem de başka nedenler eklendiğinden ortada bir sorun var. Ama bu sorunu çözecek, geçmişteki bütün sorunları çözdüğü gibi bunları da çözüp aşacak kadro Tayyip Bey'in kadrosudur. Lider Recep Tayyip Erdoğan'dır. Aziz milletimiz bize güvensin."

"Cumhurbaşkanlığı sistemi operasyonlara kapalı bir sistem"

Muhalefetin koalisyonları övdüğünü dile getiren Bozdağ, daha masada kimin, kimin yanında oturacağı, kimin nasıl fotoğraf çekileceği, kimin yürürken bir adım önde olacağı konularında bile anlaşamadıklarını ifade etti.

Bozdağ, Türkiye'nin, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile istikrara kavuştuğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:

"İstikrar, Türkiye'ye çok şey kazandırmıştır. Bu sistem, operasyonlara kapalı bir sistem. Bu sistemin muhafızı, bekçisi, kurucusu, yetki vericisi sadece aziz Türk milletidir. O yüzden bu sistemden kurtulmak istiyorlar. Çünkü bu sistemde istedikleri operasyonu Ankara'da yapamıyorlar. Çünkü sistemin muhafızı aziz Türk milleti. Ankara'da diledikleri gibi operasyon yapamadıkları, istedikleri ortaklıkları, istedikleri paylaşımları yapamadıkları için bu sistemden kurtulmak istiyorlar. Bu sistem Türkiye'ye istikrarı getiriyor. Yüzde 50+1. Kolay değil. O zaman ne oldu? Bak CHP, Saadet'in kapısına gitti. Biz bu değişikliği yapana kadar kimse kimsenin kapısına gelip selam vermiyordu, şimdi gitti. Neden? Bu sistem mecbur ediyor. Toplumu da birbirine yaklaştırıyor. Şimdi bakmayın farklı şekilde değerlendirdiklerine, o yüzden bu sistemi korumak Türkiye'nin yararına ve hayrınadır."

Muhalefetin güçlendirilmiş parlamenter sistemden söz ettiğini aktaran Bozdağ, şunları kaydetti:

"Aslında güçlenen bir şey yok. Hani bir yıkık, viraneyi güçlendiremezsiniz ya yıkılmış zaten, parlamenter sistem dediğin koalisyon, kriz, kaos, darbe, muhtıra, darbe teşebbüsleri ile dolu, milletin geçmişinde yük olan, nice haksızlığın olduğu bir yer, oraya niçin dönecek Türkiye? Hiçbir güçlendirme bunu hayatta tutmaz ama getirdikleri şeye bakın, tamamı eskinin tekrarı, yeni hiçbir şey yok. Orada cumhurbaşkanını kim seçecek, yazmıyor. Çünkü cumhurbaşkanını seçme yetkisini bunlar Türk halkından almak istiyorlar ama yürekleri yetip dürüstçe çıkıp bunu söyleyemiyorlar. Türk halkını cumhurbaşkanı seçmeye ehil ve layık görmüyorlar, 'biz seçeceğiz' diyorlar. Yahu bu millet aldığı hakkı sana verir mi? Parlamenter sisteme döneceğiz, vekil seçeceksiniz, yürütmeyi vekiller seçecek. Türk halkı seçsin kardeşim. Niye rahatsızsınız? Yozgatlılar seçsin, bütün aziz milletimiz seçsin ama bunlar bundan da fevkalade rahatsızlar. Çünkü milletin rızasını sürekli alamayacaklarını biliyorlar. Bu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi esasında milleti ve onun iradesini güçlendiren sistemdir, bundan dolayı da bu milletin iradesini zayıflatmak isteyen herkes de sistem değişikliğini gündeme getiriyor. Onun için bu sistemi ayakta tutmanın da Türkiye'nin geleceği açısından çok çok hayırlı olduğuna ben yürekten inanıyorum. Aziz milletimizin de bu konuda kazandığı hakkı elinden gasbetmek isteyenlere gasbettiremeyeceğine de yürekten inandığımı buradan ifade etmek isterim. Yozgat ve Türkiye'miz daha iyi olacak inşallah. Yozgat için, Türkiye için birlikte daha çok şey yapacağız. Gayretimiz, çabamız Yozgat'ın ve ülkemiz için olacaktır. Bu kadro ile beraber yapacağız, yapmaya da devam edeceğiz. Türkiye'nin egemen ve tam bağımsızlığına hiç kimsenin müdahale etmesine izin vermedik, vermeyeceğiz."

(Bitti)