Zafer Haftası törenlerini eleştiren AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ürün, "Bu kadar tören, bu kadar tören, bu kadar tören. Nereye kadar? Ömrümüz boyunca bunları mı yapacağız?" dedi.
AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanlığı'nın 44'üncü İl Danışma Meclisi toplantısı, Yeni Belediye Sosyal Tesisleri'nde gerçekleşti. Toplantıya, AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ürün, Afyonkarahisar Belediye Başkanı AK Partili Burhanettin Çoban, AK Parti İl Başkanı Mehmet Zeybek, İl Genel Meclisi Başkanı Salih Sel ile parti üyeleri katıldı.
ZAFER HAFTASI YORDU
Danışma Meclisi'nde konuşan Milletvekili Halil Ürün, Zafer Haftası dolayısıyla Afyonkarahisar'daki yoğun tören programını eleştirdi. AK Parti teşkilatının başkan seviyesindeki üyelerinin Zafer Haftası nedeniyle fevkalade yorulduğunu belirten Ürün, "Belediye başkanımız, il başkanımız, il genel meclisi başkanımız, törenden törene koştuk. Bunlar da inşallah bir kısım gelişmelere vesile olacak önümüzdeki yıllarda. Her gün gelişmeye devam ediyor. Değişim ve gelişim, hayatın kendisinde var. Törenler konusunda da inşallah önümüzdeki yıllarda müsbet gelişmeler olabilir. Bu kadar tören, bu kadar tören, bu kadar tören. Nereye kadar? Ömrümüz boyunca bunları mı yapacağız? Kısmen düzelmeler var, ama inşallah ileride daha da düzelecek törenler konusu." diye konuştu.
'MUHTAR BİLE OLAMAZ' MANŞETİ
2001 yılında AK Parti kurulurken büyük zorluklarla karşılaştıklarını, ancak tüm zorlukları birlik, beraberlik ve iyi niyetle aştıklarını aktaran Ürün, basın kuruluşlarının yayınladığı haberlere de gönderme yaptı. 2001 yılında bütün ilçelerde, belde teşkilatlarında çok ciddi sıkıntı çektiklerini, 'AK Parti'nin önü kapalı' eleştirisinin dile getirildiğini, bazı gazetelerde Başbakan Erdoğan hakkında 'Muhtar bile olamaz' diye manşet atıldığını kaydeden Halil Ürün, şöyle konuştu:
"Ve yine en çok seyredilen günlük magazin televizyonları, her gün bizim aleyhimize konuşuyorlardı. Çok satan gazeteler, bizim aleyhimize konuşuyorlardı. Sadece 2001'de başlamamışlardı ki konuşmaya. Sayın genel başkanımızın 1994'te İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne aday olduğumuz günlerden başlamışlardı. Habire aleyhinde yazıyorlardı, habire aleyhinde yazıyorlardı. Medya, sayın Başbakan'a şu cümleyi kurdurdu: Biz bugünlere manşetlerle mücadele ederek, manşetlere rağmen geldik."
MANŞETLER SEÇİMİ ETKİLİYOR
Gazetelere atılan manşetlerin seçim dönemlerinde etkili olduğunu öne süren Ürün, buna örnek olarak da 1999 yılındaki genel seçimlerde Demokratik Sol Parti'nin yüzde 21 oy almasını gösterdi. Ürün, "Peki manşetler hiç mi etkilemiyor bu toplumu? Öyle bir etkiliyor, öyle bir etkiliyor ki maalesef. İnsan etkilenen ve etkileyen bir varlıktır. Arka arkaya sürekli görüntüler yayınladığınız zaman televizyonlardan, gazetelerden, manşetlerden aynı yönde çakışan fikirler ifade ettiğiniz zaman insanlar etkileniyor. Ben bu medyanın en büyük etkinliğini 1999 seçimlerinde gördüm. 1999 seçimlerinde, hiç alakasız bir parti, Demokratik Sol Parti, yüzde 21 oy aldı medyanın etkisiyle. Bir sonraki seçimde yüzde 1 bile alabildi. Medya seçimleri böyle manipüle edebiliyor. Bir kısım insanlar, 'Muhtar bile olamaz' derken niyetlerini söylüyor. Onlar istiyorlar ki bu millete hizmet edecek kişiler, muhtar bile olamasın. Bir de bu milletin gerçek fertleri var" diye konuştu.
'AYAK KOKUSUNDAN BELEDİYEYE GİREMİYORDUK'
AK Parti İl Danışma Meclisi'nde belediye başkanları adına konuşan Emirdağ Belediye Başkanı Cengiz Pala ise AK Parti'den önceki belediyecilik anlayışını ilginç bir şekilde anlattı. Pala, şöyle konuştu:
"Bizden önceki yıllarda sanki Afyon bizim ilimiz değil, Emirdağ Afyon'un ilçesi değildi. Biz çok garip kalmıştık. İnanın ben belediye başkanı olarak seçildiğimde belediye binasına emin olun ayak kokusundan giremiyorduk. Teksas kapısı gibi kapıyı tepikle açıyoruz. Belediye birimlerinin içerisinde doğru dürüst adam ve mevki yoktu." - Afyonkarahisar
Son Dakika › Politika › Ak Partili Milletvekili: Bu Kadar Tören Nereye Kadar! - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?